MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Davacı vekili, müvekkilinin sayaç okuma işlerini ihale yoluyla davalı şirkete verdiğini, davalının bünyesinde sayaç okuma elamanı olarak çalışırken iş akdi sonlandırılan dava dışı işçi ... ...'ın, işçilik alacaklarının tahsili için İş Mahkemesi'nde açtığı davanın kısmen kabulüne karar verilmesi üzerine, müvekkili ve davalı hakkında ilamlı icra takibi başlattığını, müvekkilinin takip borcu 13.682,10 TL'nin 5.326,65 TL'sini icra dosyasına, kalan 8.355,45 TL'sini alacaklı vekilinin hesabına ödediğini, ödenen bedelden davalının sorumlu olduğunu ileri sürerek, 13.682,10 TL'nin ödeme tarihinden itibaren değişen oranlarda avans faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; dava dışı işçi ... tarafından davacı ve davalı aleyhine ...11. İş Mahkemesi'nin 2007/923 E. sayılı dosyasında açılan tazminat davasında, davanın kısmen kabulüne karar verildiği, alacaklı ...'ın davacı ve davalı aleyhine ilamlı icra takibi yaptığı, davacı tarafından 13.682,10 TL ödeme yapıldığı, davacının ödediği miktarı asıl işveren olan davalıdan rücuen tahsil etmekte haklı olduğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile 13.682,10 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.Dava, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydıyla ödenen bedelin rucüan tahsili talebine ilişkindir. Mahkemece davanın kabulü ile alacağa dava tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmesine karar verilmiştir. Dava dışı işçi tarafından alacağın tahsili amacıyla iş mahkemesinde açılan davada, davacı ve davalı birlikte taraf olduğundan talep edilen bedelin davacı tarafından ödendiği tarihte davalının temerrüdünün gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Tarafların tacir olduğu gözetildiğinde davacı tarafça avans faizi talep edilebilir. Bu durumda davacının ödeme tarihi belirlenerek hüküm altına alınan alacağa ödeme tarihinden itibaren avans faize hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 17.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.