MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Vek. Av. ...Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vekili Av. ... ile davacı vekili Av. ...'ın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, davalının fatura konusu hizmeti satın aldığını, faturaların işlenip bedellerinin ödenmediğini, icra takibi başlattıklarını, borçlunun haksız ve kötüniyetli olarak itiraz ettiğini, müvekkiline ait ticari defterlerin, diğer tutanakların, tanık beyanlarının ve başkaca delillerin incelenmesi neticesinde alacaklarının bulunduğunu ileri sürerek, itirazın kaldırılarak takibin devamına ve icra inkâr tazminatı ödemesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, icra dosyası ile yapılan takipte müvekkilinin borcunun bulunmadığını, yapılan ticari ilişki sonucu alınan hizmet karşılıklarının tamamının ödendiğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamı değerlendirildiğinde, davalın??n ödemeyi kanıtlamak açısından tediye fişleri ve 4 adet çek sunduğu, tediye fişlerinin ve ilgili çeklerin fatura ilişkisine dayanan borcu ödemek için verildiği anlaşılamadığından ödeme iddiası kanıtlanamadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabul kısmen reddine, .... sayılı takip dosyasına yapılan itirazın kısmen iptali ile, takibin asıl alacak açısından 51.468,89 TL üzerinden devamına, faize yapılan itirazın kaldırılması talebinin reddine, alacak likit olduğundan asıl alacak üzerinden % 20 oranında icra inkâr tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiştir.Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne dair karar verilmiş ise de, hüküm eksik inceleme ve hatalı değerlendirmeye dayalıdır. Kabul edilen miktar davacı tarafın incelenen ticari defterlerine dayalı olarak belirtilmiş ise de hükme esas alınan işbu defterin kapanış tasdikinin yapılmadığı, bu halde davacı lehine delil oluşturmayıp ancak aleyhine delil oluşturduğu yasa hükmü gereğidir. Diğer yandan, davalı tarafça bir kısım tediye fişleri ve çekler sunularak söz konusu alacağın ödendiği ileri sürülmesine rağmen bilirkişi tarafından yeterli inceleme yapılmamış sadece bu ödemenin alacağa esas teşkil eden faturalardan bağlantısının kurulamadığı bildirilmiştir. .../...S.2Oysa ki sunulan belgelerle yapıldığı anlaşılan işbu ödemelerin fatura borcuna yönelik ödemeler olmaması durumunda, ticari ilişki ve borçla ilgili olarak yapılıp yapılmadığı hususu gerekirse davacı tarafa açıklatmak suretiyle belirlenmeli, tek başına davacı tarafın usule uygun olmayan ticari defterlerine itibar edilmeyerek, gerektiğinde yeni bilirkişi kurulundan davalı tarafın itirazları karşılanmak suretiyle alınacak yeni bilirkişi raporu çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA, 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine, peşin alınan harcın istek halinde davalıya iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 18.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.