MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi.Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Davacı vekili, müvekkilleri ile davalı arasında hizmet alımı sözleşmesi düzenlendiğini, davalı tarafça müvekkilinin hak edişlerinden hazine tarafından karşılanacak 5 puanlık indirimin müvekkilinin hakedişinden kesilerek hizmet bedelinin eksik ödenmiş olduğunu ileri sürerek, 19.534,09 TL alacağın kesintilerin yapıldığı tarihten itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, kesinti yapılmasının yasaya ve taraflar arasındaki sözleşmeye uygun olduğunu, davacının yapılan kesintilere süresinde itiraz etmediğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; dava dosyasında, davacı şirketten yapılan kesintinin miktarı ve sebebi ile ilgili taraflar arasında bir ihtilaf bulunmadığı, davacının hak edişlerinden kesinti yapılmasının yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile 19534,09 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, davacının faiz başlagıcına ilişkin talebinin reddine karar verilmiştir.Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.1-6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 4/1. maddesi "Her iki tarafında ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır", 5/1. maddesinde ise "Aksine hüküm bulunmadıkça dava olunan şeyin değerine bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesinin tüm ticari davalara bakmakla görevlidir" hükümlerini içerir. Tarafların tacir olduğu konusunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Bu nedenle uyuşmazlığın tacirler arasındaki hizmet sözleşmesinden kaynaklandığı ve çözümünde ticaret mahkemesinin görevli olduğu gözetilerek, HMK'nın 114/1-c, 115/2. maddesi uyarınca davanın, mahkemenin görevine ilişkin dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmesi gerekirken, uyuşmazlığın esası hakkında hüküm tesis edilmesi doğru olmamıştır. 2-Bozma nedenine göre, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, hükmün BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.