Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4432 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 6561 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi.Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Davacı vekili, müvekkili şirket ile davalı şirket arasında otel temizlik işlerinin yapılması hususunda 29/06/2009 yürürlük tarihli sözleşme imzalandığını, ancak işbu sözleşmenin ta ancak davalı şirket tarafından personel tarafların anlaşarak temizlik personeli teminine dönüştürüldüğünü, müvekkili şirket tarafından davalıya personel temin edildiğini ve bu temin sebebiyle 5 adet fatura düzenlendiğini, davalı tarafından 02/11/2009 ve 13/11/2009 tarihli fatura bedellerinin ödememesi üzerine fatura bedellerinin tahsili için ... 19.İcra Müdürlüğü'nün 2010/155 Esas sayılı takip dosyasıyla davalı aleyhine icra takibi başlattıklarını, takibin davalının itirazı nedeniyle durduğunu ileri sürerek, davalı borçlunun haksız olan itirazının iptaline, asıl alacağın %40'ı üzerinden hesaplanacak icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, taraflar arasındaki 29/06/2009 başlangıç tarihli sözleşme konusu işin başlangıcından itibaren uzun bir zaman geçmesine rağmen davacı tarafça ancak % 32'lik kısmının bitirilebildiğini, taraflar arasındaki sözleşmenin 8.md. gereği ... 20. Noterliği'nin 28/10/2009 tarih, 21517 yevmiye no'lu ihtarnamesi ile müvekkili tarafından feshedildiğini, davacı tarafından tanzim olunan 02/11/2009 tarihli faturanın da davacıya iade edildiğini, yaptırdıkları tespit bilirkişi raporuna göre davacı tarafça taahhüt edilen işin geneline göre %31,11'inin yapıldığını, karşılığının KDV hariç 9.886.76.TL olduğunun tespit edildiğini, davacı şirkete borçlu olmadıklarını savunarak, davanın reddi ile asıl alacağın %40'ı üzerinden hesaplanacak kötüniyet tazminatının davacıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; taraflar arasında imzalanan 26/06/2009 tarihli sözleşme ve tarafların işbu sözleşmeyi tadil eden tutanaklarına göre davalıya ait sözleşme konusu yerde davacının temizlik hizmetlerini yapacağının kabul edildiği, yaptırılan tespit ile davacının yaptığı hizmet bedelinin KDV dahil tutarı 17.580,86.TL, davacı ödemelerinin ise 18.464,25TL olduğu dikkate alındığında davacının davalıdan herhangi bir alacağının bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.Dava, taraflar arasındaki hizmet sözleşmesinden kaynaklanan alacakla ilgili başlatılan takibe yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece alınan bilirkişi raporu yeterli incelemeyi kapsamamaktadır. Davacı iddiasında davaya konu faturalar ile ilgili hizmet verdiğini, hizmet karşılığında mevcut faturaların tanzim edildiğini ve bu iddiasını da bilirkişi raporunda esas alınan 13.10.2009 tarihinden sonraki döneme dayandırdığını iddia etmiş ve bu nedenle hizmet verdiğine ilişkin olarak davalının kayıtlarının süre yönünden de incelenmesi gerektiğini belirterek bilirkişi raporuna itiraz etmiş olmasına rağmen, mahkemece rapora yapılan itirazlar dikkate alınmadan ve alınan ek bilirkişi raporunda da bu hususa değinilmediği görülmesine rağmen karar verilmiştir. Davalı taraf sözleşmeyi feshettiğini belirtmiş ise de, fesih ihbarnamesinin davacı tarafa tebliğ edildiğine dair dosyada delil veya belge bulunmamaktadır. Bu durumda davalı taraf kayıtları da incelenmek suretiyle, davacı tarafın fatura kapsamında belirtilen süre ile ilgili davalı tarafa hizmet verip vermediği, vermiş ise süresinin ve bedelinin ne olduğunun tespit edilmesi için açık, anlaşılır, denetime elverişli ve davacı tarafın rapora itirazlarını karşılayacak şekilde dayanakları da gösterilmek suretiyle bilirkişiden ek rapor alınarak oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı bilirkişi raporu esas alınarak yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.