Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4068 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 1381 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Ankara 13. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 24/09/2013NUMARASI : 2011/45-2013/522Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı N. K. ile davacı vekili Av. .. gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - KARAR -Davacı vekili, müvekkili yüklenici ile davalı arsa sahibi arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince tüm edimlerini yerine getirmesine rağmen kendisine verilmesi gereken 2 no'lu bağımsız bölümün ve 1 no'lu bağımsız bölümdeki 1/3 hissenin verilmediğini ileri sürerek, bu bağımsız bölümlerdeki davalı adına kayıtlı hissenin tapu iptal ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacı yüklenicinin inşaatı süresinde bitirmediğini, eksik ve ayıplı işler bulunduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına, taraflar arasındaki sözleşmeye göre; davaya konu 2 no'lu bağımsız bölümün tamamının, 1 no'lu dairenin %70 hissesinin yükleniciye, geriye kalan %30 hissenin ise arsa sahiplerine ait olacağının kararlaştırıldığı, yüklenicinin tüm edimlerini yerine getirerek 24.06.2010 tarihinde yapı kullanım izin belgesinin alındığı ve sözleşme gereği kendi hissesine düşen taşınmazın adına tescilini talep etmekte haklı olduğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile 1 ve 2 no'lu bağımsız bölümlerde davalı adına kayıtlı bulunan 1/3 hisselerin tapu kayıtlarının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiştir.Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.Dava, taraflar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca, hak edildiği ileri sürülen iki adet bağımsız bölümdeki payın tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir.Dosya kapsamından, davalı arsa sahibince Ankara 5. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 2009/131 esas sayılı dosyasında gecikmeden doğan tazminatın, eksik ve kusurlu işler bedelinin tahsili istemiyle dava açıldığı anlaşılmıştır. Bu durumda, belirtilen dava dosyasının eldeki davayı doğrudan etkileyeceği dikkate alınarak öncelikle, 6100 sayılı HMK'nın 166. maddesi uyarınca bu dava dosyası ile birleştirilmesi düşünülmelidir. Öte yandan, Ankara 4. Asliye Hukuk mahkemesi’nin 2006/458 esas sayılı dosyasında yüklenici tarafından diğer alacak kalemleri yanında dava konusu 1 no'lu bağımsız bölümün davalı adına kayıtlı hissesinin iptali için açtığı davanın 1 no'lu bağımsız bölüm yönünden reddine karar verildiği ancak kararın henüz kesinleşmediği ve davalı tarafından bu bağımsız bölüm yönünden derdestlik ilk itirazında bulunulduğu anlaşıldığından, bu dava dosyasının kesinleşmesinin beklenilmesi gerekirken, bu husus üzerinde durulmadan yazılı şekilde karar verilmesi de usul veya yasaya aykırı olmuştur. 2)Bozma nedenine göre, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.