Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4063 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 8793 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Davacı vekili, müvekkili şirketin davalının 2009, 2010 ve 2011 yıllarında yapmış olduğu ihalede genel hizmet alımı işini üstlendiğini, işin devamı sırasında SGK primlerinin % 5 indirimli olarak ödendiğini, yapılan indirimin SGK prim yükümlülüğünü zamanında ve eksiksiz yerine getiren özel sektör işverenlerine sağlanmış destek olduğunu ileri sürerek, 12.216,30 TL'nin her bir kesintinin yapıldığı tarihten itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte kendilerine ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; 5510 sayılı kanun uyarınca yapılan ve hazinece karşılanan indirimin istihkaklardan kesilmek sureti ile geri alınmasının hukuka aykırı olduğunu, hak edişlerde görünen kesinti miktarının 13.367,54TL olduğu, bu dava ile talep edilen miktarın 12.216,30 TL olduğu gerekçesiyle, taleple bağlı kalınarak davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2) Mahkemece, hüküm altına alınan alacakla ilgili kararın gerekçe kısmında ''kesinti tarihleri''nden itibaren faiz yürütüleceği belirtilmesine rağmen hüküm yerinde hem ''dava'' hem de ''kesintinin yapıldığı tarihler''den itibaren faiz yürütülmesine karar verilmiştir. Mahkemenin kesinti tarihlerinden itibaren faiz yürütülmesine ilişkin kararı, kabul edilse dahi, kesinti tarihlerinin karar yerinde tam olarak belirtilmeyerek HMK'nın 297. maddesine aykırı surette infazda tereddüt yaratacak şekilde, çelişkili hüküm kurulması doğru olmamıştır.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 29.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.