Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3895 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 4081 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Davacı vekili, müvekkili ile davacı arasında 08.02.2005 ve 27.03.2006 tarihlerinde götürü bedel hizmet alım sözleşmeleri imzalandığını, bu sözleşmelere ait damga vergisinin tek nüsha üzerinden hesaplanarak davalıdan tahsil edildiğini ancak sözleşmelerin çoğaltılarak kullanılması nedeniyle 488 sayılı Damga Vergisi Kanunun'nun 5. maddesi gereğince her nüsha için ayrı ayrı damga vergisi ödenmesi gerektiğini, bu verginin müvekkili tarafından 6111 sayılı Kanun kapsamında peşin olarak ödendiğini, ödenen damga vergisinin tahsili amacıyla .... İcra Müdürlüğü'nün 2011/14684 sayılı dosyası ile yapılan takibin haksız itiraz sonucu durduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline ve icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep ve dava istemiştir.Davalı vekili, müvekkilinin sözleşme gereğince üzerine düşen damga vergisi yükümlülüğünü yerine getirdiğini, sözleşmenin 1 asıl 6 adet örnek olmak üzere 7 adet düzenlendiğini, düzenlenen nüshaların iç yazışmalarda kullanılması nedeniyle damga vergisine tabi olmadığını, bu nedenle müvekkili haber edilmeksizin ödenen damga vergisinden müvekkilinin sorumlu olmayacağını savunarak, davanın reddini istemşitir.Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; takip konusu alacağın davalının hak edişlerinden mahsup edilmek suretiyle tahsil edilmiş olması nedeniyle davanın konusuz kalmış olduğu ve davacının, davalıya haber vermeksizin ve itiraz imkanı tanınmaksızın ödenmiş olduğu damga vergisi nedeniyle davalıdan talepte bulunma hakkının bulunmadığı, dolayısıyla da açılan davanın haksız olması gerekçesiyle davacının inkâr tazminatı, yargılama gideri ile tazminat isteminin de reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Uyuşmazlık, taraflar arasında imzalanan 27.03.2006 tarihli noterde düzenlenen sözleşme ile ilgili ödenmeyen 6 nüshanın damga vergi bedeline ilişkindir. Sözleşmenin 8. maddesi uyarınca bu tür vergilerin davalı yüklenici tarafından ödeneceği yazılıdır. 488 sayılı Damga Vergisi Kanunu'nun 5. maddesi gereğince nüshalardan damga vergisi alınması gerekmektedir. Davalı tarafça 1. nüshanın çekişmesiz olarak ödendiği anlaşıldığından, diğer nüshaların da yüklenici davalı tarfından ödenmesinin gerektiği ve ödenecek olan miktarında Damga Vergisi Kanunu'na göre hesaplanması mümkün olduğundan likid niteliktedir. Ayrıca; alacak, yüklenici tarfından ödenmemesi nedeniyle takibe konulduğundan, İİK'nın 67. maddesi uyarınca belirlenecek miktar üzerinden takibin yapıldığı tarih itibariyle %40 oranında icra-inkâr tazminatının davacı lehine belirlenmesi ve dava sırasında borcun ödenmesi nedeniyle dava her ne kadar konusuz kalmış ise de, davalı taraf davanın açılmasına sebebiyet verdiğinden yargılama masraflarının ve ücreti vekaletin de buna göre belirlenmesi gerektiği halde yanılgılı gerekçeyle, hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlere, davacı vekilinin temyiz itirazlarınız kabulü ile, hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.