MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla)Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinin tespiti davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında 15.03.2013 tarihli kooperatif hisse devir sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin 44.000,00 TL ödemesi karşılığında, davalının, ...ndeki C3/8 sayılı dükkanda bulunan hissesini devrettiğini, devir bedelinin davalıya peşin ödenmesine rağmen davalının devirden kaçındığını ileri sürerek, sözleşmenin aynen ifası ile kooperatif hissesinin müvekkili adına tescilini, sözleşmenin ifası imkansız hale gelmişse şimdilik 44.000,00 TL bedelin tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, yapılan hisse devri sözleşmesinden caydıklarını, ödenen bedelin iadesine hazır olduklarını savunmuştur.Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; taraflar arasında kooperatif hisse devir sözleşmesi imzalandığı, sözleşmeyle, davalının ...'ndeki (C3/8) hak ve hissesinin tamamının bütün aktif ve pasifleriyle birlikte davacıya 44.000,00 TL bedel karşılığında devredildiği, kooperatif kayıtlarına göre davalının kooperatif üyeliğinin devam ettiği, davacının kooperatife üyelik için resmi bir müracaatta bulunmadığı, dolayısıyla herhangi bir üyelik değişikliği işleminin de yapılmadığı, kooperatif hisse devir sözleşmesinin şekle bağlı olmadığı, taraflar arasındaki hisse devir sözleşmesinin geçerli bir sözleşme olduğu ve bu sözleşme ile birlikte kooperatif hissesinin devrinin gerçekleştiği, üyeliğin tescili için yapılacak işlemlerin sözleşmenin geçerlilik şartı olmadığı, kooperatif üyeliğinin tespiti davalarında, kooperatifin de davalı olarak davada yer alması zorunlu olmasına rağmen, kooperatife husumetin yöneltilmediği, davacının kooperatife başvurusunun bulunmadığı, bu başvuru dahi olmadan üyeliğinin tespitini talep ettiği, kaldı ki sözleşmede, davacının açık olarak üyelik hakkını kendi adına kayıt ve tescil ettireceğini beyan ettiği halde işlem yapmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.1-Dava, kooperatif üyeliğinin tespit ve tescili, olmadığı takdirde tazminat istemine ilişkindir. Davacı yanın dava dilekçesindeki öncelikli talebi, davalı ile yapılan hisse devir sözleşmesi gereği kooperatif hissesinin davacı adına tescili istemidir. Bu taleple ilgili verilecek karar dava dışı kooperatifin hukukunu etkileyeceğinden, ...'ne karşı dava açması için davacı yana süre verilerek, dava açılması halinde eldeki işbu davayla birleştirilmesinin sağlanması, tarafların iddia, savunma ve delillerin birlikte değerlendirilerek, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, bu yön gözden kaçırılarak işin esası incelenip yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.Kabule göre ise; yargılama sırasında davalı yanın, davacıdan aldığı ödemeyi iade etmeye hazır olduğunu beyan ettiği dikkate alınarak, davacının öncelikli talebinin reddine karar verilerek, terditli talebi yönünden, davalı yanın kabul beyanı gözetilerek, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken bu talebin de reddine dair hüküm kurulması doğru olmamıştır.2-Bozma nedenine göre, davacı vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle hükmün re'sen BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 14.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.