Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3555 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 7953 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Davacı vekili, müvekkili şirketin davalı şirket ile ticari ilişkisinden kaynaklanan fatura ve cari hesapta yer alan 4145,00 TL alacağının tahsili amacıyla davalı şirket aleyhine .... İcra Müdürlüğü'nün 2012/1417 esas sayılı dosyasında yapılan takibin itiraz üzerine durdurulduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ve tazminata karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacı ile müvekkili .....'nin 30.07.2009 tarihli gümrükleme hizmet sözleşmesini imzalayarak çalışmaya başlatıklarını, müvekkili şirket unvanının sonra .... olarak değiştirdiğini, davacıdaki hızlı elaman değişimi yüzenden müvekkili şirket çalışanlarının aynı malı tekrar tekrar yeni başlayan elamanlara anlatmak zorunda kalındığını, davacı yeni şirket elamanlarının yanlışı yüzünden, müvekili şirketin itibar kaybı ile muhtemel diğer zararların yanında, 4.144,00 TL fazladan para cezası ödediğini, bu durumun davacı şirkete ihtar edildiğini, davacının müvekkili şirketin bu tür hataları kapsayan sigortası olduğu ve kendilerinden kaynaklanan bir kusur bulunmadığı gerekçesiyle, ödeme yapmayacaklarını bildirdiğini, sözleşmemin 9. maddesine göre davacının kendi kusuru ile müvekkiline zarar verdiğini, davacının müvekkili şirketten alacağının da bulunmadığını savunarak, davanın reddiyle kötüniyet tazminatı istemiştir. Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davacının müşavirlik görevini özenle yerine getirmediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.Kararı davacı vekili temyiz etmiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş ise de; davacının, kusurlu olup olmadığı, konusunda uzman bilirkişiler marifetiyle kayıtlar üzerinde yapılacak inceleme sonucunda belli olacağından ve yapılan bilirkişi incelemesinde de davalının sorumlu olduğunu belirtildiği iş bu rapora itiraz edilmesine rağmen itiraz karşılanmadığı gibi, sözleşmenin 9. maddesinde belirtildiği gibi, davacının kusur ve ihmalinin olduğuna dair alınan bilirkişi raporunda da böyle bir ibareye yer verilmediği halde, mahkemece; nedenleri de gösterilmeksizin bilirkişi raporundan ayrılarak yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır. Bu itibarla, yukarıda belitrilen ilkeler doğrultusunda itirazları karşılayacak nedenleri de gösterecek şekilde açıklamalar ve denetime elverişle şekilde ek rapor alınarak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceğinden bu hususlar gözardı edilerek yukarıdaki şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.