Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3488 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 878 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Akhisar İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 20/11/2013NUMARASI : 2013/185-2013/287Taraflar arasındaki sıra cetveline şikayetin bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde şikayet olunan V.. E.. ve A.. B.. vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R-Şikayetçi vekili, şikayet olunan borçlu İ.. K..'nun hem şahsi mükellefiyeti, hem de dava dışı A... Gıda Ltd. Şti. 'nin %10 hissesine sahip şirket müdürü olması nedeniyle müvekkili kuruma vergi borcu bulunduğunu, şikayet olunana ait taşınmazların satışından sonra Akhisar 1. İcra Müdürlüğü'nün 2012/2691 Esas sayılı dosyasında düzenlenen sıra cetvelinde, şikayet olunanın kendi mükellefiyetinden kaynaklanan vergi alacaklarına yer verildiği halde, A...Gıda Ltd. Şti. isimli şirketin vergi borcundan kaynaklanan kurum alacağına, şirket borçlarından şirket müdürünün şahsi malvarlığı ile sorumlu tutulmayacağı gerekçesiyle yer verilmediğini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptali ile şikayet olunanın %10 hissesine isabet eden 5.576,00 TL alacağın da ilaveten müvekkile intikal etmesine karar verilmesini talep etmiştir.Şikayet olunanlardan İbrahim Kındırıoğlu, şikayetin kabulüne karar verilmesini istemiştir.Mahkemece, uyuşmazlığın alacağın miktarına ilişkin olduğu, yargılama yapma görevinin genel mahkemelere ait olduğu gerekçesiyle, şikayetin reddine dair karar, şikayetçi vekilince temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 25.04.2013 tarih ve 2435 E., 2689 K.sayılı ilamıyla, şikayetin, şikayet edene göre sıra cetvelinde öncelikli olan ya da aynı derecede hacze iştirak eden alacaklılara yöneltilmesi gerektiğinden, sonunda hukuki durumları etkilenecek olan sıra cetvelinin ikinci ve üçüncü sırasında bulunan alacaklılar yönünden husumet tamamlandıktan sonra vergi dairesinin alacağının, 6183 sayılı Yasa'nın 10, 35 ve mükerrer 35. maddeleri ile Vergi Usul Kanunu'nun 10. maddesindeki koşulları taşıyıp taşımadığı araştırılarak, sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği belirtilerek bozulmuştur.Mahkemece bozma ilamına uyularak V.. E.. ve A.. B..'na tebligat yapılmıştır.Şikayet olunan V.. E.. vekili, mahkemenin görevsiz olduğunu savunmuş, Belediye Başkanlığı vekili ise aleyhe olan hususları kabul etmediğini bildirmiştir.Mahkemece dosya kapsamına göre; dava dışı A.. Gıda Ltd. Şirketi aleyhine vergi borcu nedeniyle başlatılan icra takibi ve 26.03.2008 tarihinde yapılan haciz sonrasında şirketin aciz halinde olduğu, bu nedenle şirketin ortağı ve müdürü olan İ.. K.. aleyhine icra takibi yapıldığı, Vergi Dairesi'nin alacağının 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun'un 10,35 ve mükerrer 35. maddeleri ile Vergi Usul Kanunu'nun 10. maddesindeki şartları taşıdığı, şikayet olunanın şirketteki %10 payına isabet eden 5.576,00 TL'nin şikayetçi alacağına eklenmesi gerektiği belirtilerek, şikayetin kabulüne karar verilmiştir.Kararı, şikayet olunan V.. E.. ve Belediye Başkanlığı vekilleri temyiz etmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve V.. E.. vekilinin süre tutum dilekçesi ile yetinip, bu dilekçede de herhangi bir temyiz nedeni göstermemiş bulunmasına göre, şikayet olunan V.. E.. vekilinin tüm, şikayet olunan A.. B.. vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.2-Şikayet, haciz sıra cetvelinde sıraya ilişkindir.Şikayet tarihi itibariyle yürürlükte olan TBK'nın 162 maddesi; "Birden çok borçludan herbiri, alakcaklıya karşı borcun tamamından sorumlu olmayı kabul ettiğini bildirirse, müteselsil borçluluk doğar. Böyle bir bildirim yoksa, müteselsil borçluluk ancak kanunda öngörülen hallerde doğar." hükmünü içermektedir.Şikayet olunanlar ile şikayetçi arasında, şikayet olunanların müşterek ve müteselsil sorumluluğu öngören bir sözleşmeden ya da yasadan kaynaklanan bir hukuki ilişki ve neden bulunmadığı ve gerekçede dayanılan HUMK'nın 326/son madde hükmünün, koşulları varsa müteselsil sorumluluğa hükmedilebileceği anlamında düzenleme içerdiği gözetilmeden, mahkemece, şikayet olunan A.. B..'nın da yargılama giderleri ve vekalet ücretinden müştereken ve müteselsilen sorumlu olmasına karar verilmesi doğru olmamış, hükmün bu şikayet olunan yararına bozulması gerekmiş, 31.12.2012 olan dava tarihinin gerekçeli karar başlığında 15.07.2013 olarak yazılması da hatalı ise de, başlığın ilgili bölümünün aşağıdaki şekilde düzeltilmesi ve yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamaya gereksinim göstermediğinden, hükmün, HUMK'nın 438/7. maddesi gereğince aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, şikayet olunan V.. E.. vekilinin tüm, Belediye Başkanlığı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, şikayet olunan Belediye Başkanlığı vekilinin temyiz itirazının kabulü ile kararın hüküm fıkrasının 3. bendinde yer alan "müştereken ve müteselsilen davalılardan" ibaresi ile 4 ve 5. bentlerinde yer alan, "müştereken ve müteselsilen karşı taraflardan" ibaresinin hüküm fıkrasından çıkartılarak, yerine "şikayet olunanlardan İ.. K.. ile V.. E..'den müştereken ve müteselsilen, şikayet olunan A.. B..'ndan ise 1/3 oranında ve tahsilde tekerrür olmamak üzere " ibarelerinin yazılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, gerekçeli karar başlığındaki dava tarihinin 31.12.2012 olarak düzeltilmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz eden şikayet olunanın V.. E..'den alınmasına, şikayet olunanın A.. B..'ndan peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06.05.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.