Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3450 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 6045 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiŞİKAYETÇİ : ... Vek. Av. İlkay AdakŞİKAYET OLUNAN : ... Vek. Av. ...Taraflar arasındaki sıra cetveline şikayetin yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Şikayetçi vekili, müvekkili vergi dairesinin mükellefi takip borçlusu .... plakalı araç nedeniyle ...alacağının bulunduğunu, aracın aynından doğan ...alacağı ödenmeden, araç satışından elde edilen paranın öncelikli olduğundan bahisle şikayet olunan hapis hakkı sahibine ödendiğini ileri sürerek, 25.02.2015 tarihli derece kararının iptalini talep etmiştir.Mahkemece, iddia ve tüm dosya kapsamına göre, alacaklının alacağını (alacağının asıl mahiyetinden bağımsız olarak) paraya çevirme masrafı olarak talep etmeyip rehinli alacak olarak talep ettiği, İİK'nın 206/1. maddesine göre satışa konu malın aynından doğan vergiler ödendikten sonra rehinli alacaklılara ödeme yapılacağının belirtildiği, yine...nin aracın aynından doğan bir vergi olduğu, bu durumda öncelikle ... ödendikten sonra kalan paranın tasfiyesi sıra cetveli tanzimi suretiyle yapılacağı, icra dosyasında şikayetçinin sıra cetvelinin iptalini talep etmiş olmasına rağmen bir sıra cetveli yapılmadığı, burada...'nin ödenmesinden sonra satılan menkul üzerinde başka rehin veya haciz hakkının varlığı halinde kalan miktar için sıra cetveli düzenlenmesi gerektiği, şikayetçinin talebine uygun olarak sıra cetveli düzenlenmesine karar vermek de gerekmediği gerekçesiyle, şikayetin kabulü ile .....plakalı aracın satışından öncelikle ....'nin ödenmesine karar verilmiştir.Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.1- Şikayet, sıra cetvelinde sıraya ilişkindir.Ülkemizin de tarafı olduğu ve Anayasa'nın 90. maddesi gereği iç hukukun bir parçası olan.... Anayasası'nın 36. maddesinde adil yargılanma hakkına yer verilmiştir. 1086 sayılı HUMK'nın 73. maddesi "Kanunun gösterdiği istisnalar haricinde hakim her iki tarafı istima veyahut iddia ve müdafaalarını beyan etmeleri için kanuni şekillere tevfikan davet etmedikçe hükmünü veremez" hükmünü içermektedir. 6100 sayılı HMK'nın 27. maddesinde ise adil yargılanma hakkının en önemli unsuru olarak hukuki dinlenilme hakkı düzenlenmiş, bu hakkın, yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, açıklama ve ispat hakkını, mahkemenin, açıklamaları dikkate alarak değerlendirme yapmasını da içerdiği belirtilmiştir.İİK'nın 18/3. maddesinde "Aksine hüküm bulunmayan hallerde icra mahkemesi, şikayet konusu işlemi yapan icra dairesinin açıklama yapmasına ve duruşma yapılmasına gerek olup olmadığını takdir eder; duruşma yapılmasını uygun gördüğü takdirde ilgilileri en .../...S.2kısa zamanda duruşmaya çağırır ve gelmeseler bile gereken kararı verir." hükmüne yer verilmiştir. Kanunda açıklık bulunmayan hallerde, duruşma yapılıp yapılmayacağı hakimin takdirine bırakılmış ise de; öngörülen takdir hakkı mutlak bir seçimlik hak olmayıp, halin icabına göre değerlendirilmesi gereken bir takdir hakkıdır. Sıra cetveline karşı şikayette bulunulması halinde bu takdir hakkının duruşma yapılarak kullanılması kanunun amacına uygun düşer. Mahkemenin takdirine göre duruşma açılmasının gerekli görüldüğü hallerde ilgililerin duruşmaya çağrılması yasal bir gerekliliktir. Şikayet sonunda hakları haleldar olabilecek alacaklıların savunma haklarını kullanabilmeleri ve adalet dengesinin sağlanabilmesi bakımından takdir hakkı, duruşma açılması yönünde kullanılmalıdır.Bu durumda mahkemece, icra müdürlüğünün borçluya ait aracın satış bedelinin paylaşımı ile ilgili kararının sıra cetveli niteliğinde olduğu gözetilerek şikayet tarihinde yürürlükte olan HMK'nın basit yargılama usulüne ilişkin 316. vd. madde hükümleri uyarınca yargılamanın yürütülmesi, şikayet olunan ...'a şikayet dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilip, taraf teşkilinin sağlanması; İİK'nın 18. maddesi uyarınca duruşma açılması, tahkikatın duruşmalı olarak yapılması gerekirken, mahkemece, şikayetin icra memur işlemini şikayete yönelik olduğunun kabulü ile, taraf teşkili sağlanmadan ve duruşma açılmadan karar verilmesi doğru olmamıştır.2-Bozma nedenine göre, taraf vekillerinin temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir. 3-Kabule göre, HMK'nın 326/1. maddesi gereğince "Yargılama giderlerinin, aleyhine hüküm verilen taraftan alınmasına karar verilir." Sıra cetveline şikayetlerde İİK'nın 142. maddesi uyarınca sıra cetvelinde üst sırada ya da aynı sırada yer alan ve kendisine pay ayrılan alacaklılara husumet yöneltilmesi gerektiğine göre, aynı hüküm geçerli olup, somut olayda, şikayetçinin haklı çıkmasına ve HMK'nın 312/2. madde koşullarının da oluşmamış bulunmasına rağmen yazılı gerekçelerle şikayetçi lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi doğru olmamıştır. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, hükmün re'sen BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde şikayet olunana iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 06.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.