MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R-Davacı vekili, müvekkilinin borçlu...dan olan alacağı nedeniyle... 4. İcra Müdürlüğü'nün 2010/27707 sayılı dosyası ile takip başlattığını, borçluya ait ... plakalı aracın satış bedelinin paylaştırılmasına dair .. 2. İcra Müdürlüğü'nün 2010/25572 sayılı dosyasından düzenlenen sıra cetvelinin 08.04.2011 tarihinde tebliğ edildiğini, taraflar arasında gerçek bir borç ilişkisinin bulunmadığını, üçüncü kişilere zarar verme kastı ile hareket edildiğini ve alacağın muvazaalı olduğunu, davalının alacağını ispatlamak zorunda olduğunu ileri sürerek,... 2. İcra Müdürlüğü'nün 2010/25572 sayılı dosyasına konu davalı alacağının sıra cetvelinden çıkartılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, müvekkilinin, bedeli paylaşıma konu ... plakalı aracı dava dışı ...'den satın aldığını, bedeli ödediğini, daha sonra bu aracı 25.600,00 TL bedelle borçlu .... sattığını, 8.000,00 TL'nin peşin alındığını, kalan 17.600,00 TL için 11.12.2011 tarihinden başlayan 880,00 TL bedelli 20 adet senet düzenlendiğini, alacağın teminatı olarak da araç kaydına haciz konulması konusunda borçlu ile anlaştıklarını, bunun aracın 3.kişiye satışı halinde alacağın tehlikeye girmemesi için yapıldığını, müvekkili tarafından başlatılan takip üzerine alacağın kabul edilerek araç kaydına 11.11.2010 tarihinde haciz konulduğunu, aracın kayıt maliki tarafından 10.11.2010 tarihinde kayden satıldığını, müvekkili tarafından daha önce takip başlatıldığını, davacı alacağının dayanağı bonoların tanzim ve vade tarihlerinde aracın borçluya ait olmadığını, alacağın araç satış bedelinden kaynaklandığını, ilk haczin müvekkiline ait olması nedeniyle sıra cetvelinde ilk sırada gösterilmesinde yasaya aykırılık bulunmadığını savunarak, davanın reddi istenmiştir. Mahkemece, tarafların iddia ve savunmaları, toplanan kanıtlar, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; ödeme emri, borçlu vekiline tebliği ve haciz tarihlerinin aynı olduğu, davalı takibinin senetlere dayandırılmadığı, ilamsız takip yolunun seçildiği, takip tarihinde senetlerin vadesinin henüz gelmediği, davalı ile borçlunun davacının alacağının tahsilini imkansızlaştırmak için hareket ettikleri gerekçesiyle, davanın kabulüne ve davalının alacağının sıra cetvelinden silinmesine karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir.2-Dava; İcra İflâs Kanunu'nun 142. maddesine dayalı olarak sıra cetveline itiraza ilişkin olup, yapılan yargılama sonucunda, davanın kabulüne ve davalı alacağının sıra cetvelinden silinmesine karar verilmiştir. Bu tür davalarda davacının haklı bulunması halinde, sıra cetvelinin iptaline değil, davalıya isabet eden payın davacıya alacağı nispetinde verilmesi ve varsa artan kısmın davalıya bırakılması yönünde hüküm kurulmalıdır. Alacaklısının davalı olduğu ..2. İcra Müdürlüğü'nün 2010/25572 sayılı dosyasında düzenlenen sıra cetveli incelendiğinde, paylaşıma konu bedelin 14.344,69 TL, davacının alacağının ise 9.490,00 TL olduğu anlaşılmaktadır. Bu durumda, mahkemece, davacıya ayrılan paydan öncelikle davacı alacağı ödendikten sonra kalan miktarın davalıya ödenmesi şeklinde hüküm kurulması gerekirken, davalı alacaklının sıra cetvelinden silinmesi şeklinde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 14.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.