MAHKEMESİ : Kahramanmaraş 3. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 04/09/2013NUMARASI : 2012/682-2013/540Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın davalı A.. K.. yönünden husumet nedeniyle reddine, davalı D.. P.. yönünden kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı D.. P.. vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R-Davacı vekili, müvekkili olan yüklenici ile davalılardan arsa sahibi A.. K.. arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlendiğini, sözleşmeye göre davalı arsa sahibine birinci katta bulunan iki dairenin verilmesinin kararlaştırıldığını, inşaatın 2007 yılında bitirilerek, iki adet dairenin davalı arsa sahibine teslim edildiğini, sözleşme gereği teslimden yaklaşık bir yıl önce 25.02.2006 tarihinde binada kat irtifakı kurulduğunu, davalı A.. K..'ın sözleşmeye aykırı olarak, kendisine ait olan iki daire ile birlikte kendisine ait olmayan 3. kat 9 nolu bağımsız bölümü de kendi adına kaydettirdiğini, bu durum davalıdan sorulduğunda, binanın bitirilip, kendi payının teslimi halinde, sözkonusu dairenin tapusunun devredileceğini, ihtiyaten böyle yapıldığını söylediğini, bu sırada dava konusu dairenin müvekkili tarafından B.O... isimli kişiye haricen satılıp teslim edildiğini, davalı A.. K..'ın sürekli olarak tapuyu devredeceğini söyleyerek, kendilerini oyaladığını, süreç bu şekilde devam ederken, davalı D.. P..'ın Bilal Okumuş'a tahliye istemini içerir ihtarname gönderdiğini, davalı A.. K..'ın hakkı bulunmamasına rağmen uhtesinde görünen 9 nolu bağımsız bölümü gelinleri olan diğer davalı D.. P..'a muvazaalı bir şekilde satmış gibi göstererek, bu daireyi resmen mal edinmek istediğini ileri sürerek, 9 nolu bağımsız bölümün tapusunun iptali ile davacı adına veya onun bildireceği başka bir şahıs adına tescilini, talebin uygun görülmemesi halinde dairenin satış tarihindeki gerçek değerinin tespitiyle, bu bedelin satış tarihinden itibaren faizi ile birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalılar vekili, davacı ile müvekkili A.. K.. arasında iki daire karşılığı arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlendiğini, bu dairelerin birinde müvekkilinin, diğerinde müvekkilinin büyük kızının oturduğunu, müvekilinin Almanya'da ikamet eden diğer kızının da aynı binada daire sahibi olması için, davacıyla 3. kat 9 nolu daire için 45.000,00 TL karşılığında anlaştığını, bu anlaşma karşılığında müvekkili A.. K.. tarafından davacıya 38.000,00 TL verildiğini, kalan 7.000,00 TL'nin daha sonra verilmesinin kararlaştırıldığını, sözleşmede bulunmasına rağmen teslim edilen iki dairenin kalorifer tesisatının davacı tarafından yapılmaması nedeniyle müvekkili tarafından 6.000,00 TL bedelle yapıldığını, davacı tarafından ödenmesi gereken 832,00 TL su parasının müvekkili tarafından ödenmek zorunda kalındığını, masraflarla 6.832,00 TL'nin davacıya ödendiğini, davacının da bu hususu teyit edip kabul ettiğini, 9 nolu dairenin tapusunun da müvekkili adına çıkarıldığını, bu dairenin tüm emlak vergilerinin müvekkili tarafından ödendiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; taraflar arasındaki sözleşmeye göre, davalı arsa sahibi A.. K..'a 1. katta 2 dairenin düştüğü, ancak, sözleşmeye aykırı olarak 3. kat 9 nolu daireyi de kendi üzerine aldığı ve adına tapu çıkardığı, bu daireyi 07.06.2012 tarihinde 51.000.00 TL bedelle diğer davalı D.. P..'a sattığı, bilirkişi raporuna göre, dava konusu dairenin değerinin 82.245.00 TL olduğu, her ne kadar davalı A.. K.. tarafından bu dairenin Almanya'da oturan kızı için davacıdan 45.000.00 TL bedelle alınıldığı savunulsa da, bu savunmasını ispata yarayacak herhangi bir yazılı delil ve tanık beyanını mahkemeye sunamadığı, dolayısıyla davalı A.. K..'ın davalı D.. P..'a yapmış olduğu devrin muavazaalı olduğu ve davalı D.. P..'ın tapuya güven prensibinden yararlanmasının mümkün olmadığı, davacı tarafın talebinin terditli olması sebebi ile ilk önce tapu iptal talebi hakkında karar verilmesi nedeniyle tazminat talebi konusunda karar verilmesine gerek olmadığı, ancak, tapudaki hak sahibi D.. P.. olması sebebi ile A.. K..'ın tapu iptali talebi yönünden taraf sıfatının bulunmadığı gerekçesiyle, tapu iptal ve tescil talebi yönünden A.. K.. yönünden açılan davanın husumet yönünden reddine, D.. P.. açısından açılan davanın kabulü ile 3. kat 9 nolu bağımsız bölümün davalı D.. P.. adına olan tapu kaydının iptali ile davacı H.. İ.. adına tapu siciline kayıt ve tesciline karar verilmiştir.Kararı, davalı D.. P.. vekili temyiz etmiştir.Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı D.. P.. vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı D.. P.. vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.