Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3275 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 8290 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonucunda verilen hükmün bozulmasına ilişkin Dairemizin 21.03.2014 gün ve 2013/9149 Esas, 2014/2193 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davacı vekilince istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü.- KARAR -Davacı vekili, davalılardan ... ve ...'ın davacı kooperatifin ortakları olduklarını, diğer davalılar ..., ... ve ...'in ise davacı kooperatifin ortaklarından olan ...'ün mirasçıları olduğunu, kooperatifin kuruluş aşamasında yönetim kurulunun 02.12.1992 tarih ve 26 sayılı kararıyla ortaklara verilecek arsa miktarlarının tahmini olarak belirlendiğini, bu çerçevede öncelikle tapu kayıtlarının 08.12.2002 tarihinde kooperatif üzerine alındığını ve 2 adet ticari adanın bedelsiz olarak belediye üzerine bırakıldığını, bilahare arsa dağıtımı amacıyla kur'a çekimi yapılabilmesi için mahkemeye müracaat edilerek değer tespitinin talep edildiğini, bilirkişi heyetince işyerlerinin arsa payı ile değerlerinin tepit edildiğini, kur'a çekimi sonrası 558 no'lu adada oluşturulacak parsellerin davalılara isabet ettiğini, bilahare 18.06.2004 tarihli genel kurulun oyçokluğuyla kabul ettiği 9. madde ile; kat irtifakı tapularının müstakil tapulara çevrilmesi için tevhit ve ifraz işlemlerinin hızlı bir şekilde yapılmasına ve bu amaçla ortaklar tarafından kooperatife noter aracılığıyla vekaletname verilmesine, bu işlemler sonucu oluşturulacak artık parsellerin tapularının kooperatif üzerine çıkarılmasına karar verildiğini, davalılara isabet eden 558 ada dışındaki kooperatif ortaklarının ifrazın gereklerini yerine getirdiğini, artık parsellerin de genel kurul kararında belirtildiği üzere kooperatif üzerine geçirildiğini, ifraz sonucunda 558 ada 2 no'lu parselin ..., 3 parselin ..., ... ve ... adlarına müşterek, 4 no'lu parselin davalılardan ..., 5 no'lu parselin ..., 6 no'lu parselin davalılardan ... ve 7 no'lu parselin davalılardan ... adına 1058,73 m² yüzölçümü ile adlarına tapuya kaydedildiğini, bu tapu kayıtlarına göre davalılardan ...'a isabet eden 7 no'lu parselin normal şartlara göre kendisine isabet etmesi gereken 920 m²'den 138,73 m² fazla olduğunu, ...'ın diğer davalıların muvafakati ile bu fazlalığı kendisine ait 7 parsele kattığını ileri sürerek, ... ilçesi ... Mahallesi 558 ada 7 parsel no'lu taşınmazın içine katılan ve bu taşınmazın batı hududunda bulunan 138,73 m²'lik kısmın tapusunun iptali ile ayrı bir parsel numarası ile davacı adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı ... vekili, müvekkilinin taşınmazın bedelini ödediğini, arsa bedeli ödenirken şerefiye parası adı altında 370,00 TL fazla para ödediğini, artık parsele ilişkin karara uymak zorunda olmadıklarını, ifraz işlemleri sırasında belediyenin yapmış bulunduğu krokiye göre inşaat alanın boyunun 63, eninin 46 metre olarak gösterildiğini, arsalar içinde dükkanların boylarının 21 metre, enlerinin de 24 metre görünmesine rağmen kooperatifin inşaatta dükkanının boyunu 20 metre düşürüp enini 23 metreden 24'e çıkardığını, böylece kapalı alanın daha fazla göründüğünü, bütün masrafları karşılamak suretiyle müstakil tapularını aldıklarını, müvekkilinin taşınmazının 1058,73 m² olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.Davalı ..., ... ve ... ile kendisinin yeşil alan yapılmak kaydıyla taşınmazlardaki fazla miktarı kooperatife vermeyi kararlaştırdıklarını, kooperatifin yeşil alan garantisi vermeyince taşınmazdaki fazlalığı ...'a devrettiklerini savunarak, davanın reddini istemiştir.Davalı ..., dava konusu taşınmazın eşi ...'ten kendisine kaldığını, eşinin sağken burayı yeşil alan yapmak üzere kooperatife vermeyi düşündüğünü, ancak daha sonra ...'ın kendisinin masrafları çekerek tapu çıkartacağını söylediğini, ancak tapu masrafını karşılamadığını savunmuştur.Diğer davalılar, cevap vermemiştir.Mahkemece, davanın kabulü ile bilirkişi raporunda gösterilen 138,27 m²'lik kısmın tapu kaydının iptali ile ayrı bir parsel numarası ile davacı kooperatif adına tesciline dair verilen karar, davalı ... vekili temyiz istemi üzerine Dairemizin 21.03.2014 tarih ve 2013/9149 E., 2014/2193 K. sayılı ilamıyla, davacı kooperatifin, 19.06.2004 tarihli genel kurulunun 9. gündem maddesinde “Parsel artıklarının kooperatif üzerine tapusunun çıkarılması ve ayrıca tapu işlemi tevhit ve ifraz işlemlerinin hızlı şekilde yapılabilmesi için ortaklar tarafından noter aracılığıyla vekalet verilmesi hususunun” oy çokluğuyla karar altına alındığı, 02.12.1992 tarihli yönetim kurulu kararında ise davalı ...'a 960 m² arsa tahsis edileceğinin düzenlendiği, 02.12.1992 tarihli kararın mahkemenin tespitinin aksine yönetim kurulu kararı olup; bu yönetim kurulu kararının dayanağı olan bir genel kurul kararı bulunduğunun ileri sürüldüğü, 19.06.2004 tarihli genel kurulda ise ortaklara tahsis edilecek arsaların miktarıyla ilgili hiçbir açıklık bulunmadığı, ayrıca dava konusu taşınmaz, kooperatife ait iken; 26.11.2002 tarihinde kooperatif tarafından kurulan kat irtifakının şu anda tapuda yazılı miktar üzerinden kurulduğunun anlaşıldığı, mahkemece, davacı kooperatif vekilinden 02.12.1992 tarihli yönetim kurulu kararının dayanağı olan ve üyelere verilecek arsaların yüzölçümleriyle ilgili bir genel kurul kararı olup olmadığı sorularak varsa sunulmasının temini ve genel kurul kararı değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi, böyle bir genel kurul kararının varlığının ispat edilememesi halinde ise davanın kanıtlanamadığı gerekçesiyle reddine karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye ve yanılgılı gerekçeye dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulmasının doğru olmadığı belirtilerek, davalı ... yararına bozulmuştur.Bu kez, davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.Yargıtay ilamında belirtilen gerektirici sebeplere göre, HUMK'nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin karar düzeltme isteminin REDDİNE, 5,20 TL harç ve takdiren 248,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak Hazine'ye gelir kaydedilmesine, 05.05.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.