##########MAHKEMESİ :##########Asliye Hukuk Mahkemesi##############################Vek. Av. .... ... ##########Taraflar arasındaki tapu iptali tescil, tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Davacı vekili, taraflar arasında imzalanan İzmir .... ... ... 13.01.2010 tarih ve 1143 yevmiye sayılı Arsa Payı Karşılığı İnşaat Sözleşmesi gereğince müvekkili tarafından davalıya ait arsa üzerine yapılan inşaatlar tamamlanıp, teslim aşamasına gelmiş olmasına rağmen davalının müvekkiline isabet eden 8 adet dairenin tapu ferağlarını vermediğini, müvekkilince teknik şartnamedeki 6 kişilik asansör yerine 8 kişilik asansör yapıldığını, mal sahibinin önerisi ile imal edilen sosyal alan için mefruşat malzemeleri ile davacıya isabet eden daireler ve ortak yerler için ekstra imalatlar yapıldığını ileri sürerek, Karşıyaka ilçesi, Şemikler Mahallesi, 25052 ada 2 parselde kayıtlı taşınmazda 2,3,7,8,9,10,11 ve 12 no'lu bağımsız bölümlerin müvekkili şirket veya göstereceği 3. şahıs adına tescili ile davalının arsa payına düşen 40.475,00 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, davacının imalatlarını sözleşme ve teknik şartnameye uygun olarak yapmadığını, Karşıyaka ..... .... .... 2013/16 D.iş sayılı dosyası ile yaptırılan tespitte kusurlu ve noksan imalatlar bulunduğunun saptandığını, müvekkilinin bir daire dışında diğer dairelerin teslimine hazır olduğunu, bir dairenin de noksan imalatlar nedeniyle ferağını vermemekte haklı olduğunu, faydalı ve zaruri masraflar yönünden talep edilen alacakların ise müvekkilinin bilgisi dışında yapıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacı yüklenicinin sözleşme gereği inşaatı tamamlayarak teslime hazır duruma getirdiği, mal sahibinin isteği dışında ancak sözleşme dışı faydalı imalatlar kapsamında toplam 71.881,40 TL harcama yaptığı, sosyal tesise yapılan ekstra yer döşemesi masrafı 4.850,00 TL'den davalının sorumlu olmayacağı, bu miktarın mahsubu ile 67.031,40 TL kabul edilebilir imalattan davalının arsa payına düşen 24.175,25 TL'nin davalıdan tahsili gerektiği, davalı arsa sahibine verilecek dairelerde toplam 32.384,26 TL bedelli noksan ve ayıplı imalat bulunduğu, bu durumda davalının tapu devirlerini yapmamakta haklı olduğu, davacı taraf noksan ve ayıplı imalat bedelini depo ettiğinden tescile karar verilmesi gerektiği, ancak davalı tarafın tapu iptali tescil talebi yönünden yargılama giderlerinden sorumlu tutulmayacağı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarının iptaline, iptal edilen bağımsız bölümlerin davacı adına tesciline, faydalı ve zorunlu imalatlar yönünden 24.175,25 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve temyiz edenin sıfatına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.2-Davacı vekilinin tapu iptali tescil hükmüne ilişkin yargılama giderleri ve vekalet ücretine yönelik temyiz itirazları yönünden;Dosya kapsamından, davacı vekilince 13.03.2013 tarih 05738 yevmiye sayılı ihtar ile yükleniciye isabet eden toplam sekiz adet dairenin tapusunun üç gün içinde devri istenmiş olup, ihtarnamenin tebliğine ilişkin hehangi bir belge bulunmamakla birlikte, davalı vekilinin 21.03.2013 tarih 04238 sayılı cevabi ihtarnamesinde 15.03.2013 tarihinde ihtarnamenin tebliğ alındığı bildirilmiştir.Davacı yüklenicinin ihtarnamesi ile verilen sürede tapu devri sağlanmadığından, davalının yedi daire yönünden davanın açılmasına sebebiyet verdiğinin kabulü gerekir. Davalı vekilince ön inceleme aşamasında ve süresinde sunulan cevap dilekçesinde, yedi daire yönünden davanın kabul edildiği açıklanmıştır.6100 sayılı HMK'nın 312. maddesi, " (1) Feragat veya kabul beyanında bulunan taraf, davada aleyhine hüküm verilmiş gibi yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilir. Feragat ve kabul, talep sonucunun sadece bir kısmına ilişkin ise yargılama giderlerine mahkûmiyet, ona göre belirlenir. (2) Davalı, davanın açılmasına kendi hâl ve davranışıyla sebebiyet vermemiş ve yargılamanın ilk duruşmasında da davacının talep sonucunu kabul etmiş ise yargılama giderlerini ödemeye mahkûm edilmez." hükmünü içermektedir.Bu durumda mahkemece, HMK'nın 312/2. madde hükmü koşulları oluşmadığına göre, HMK'nın 312/1. madde hükmü uyarınca davalı aleyhine hüküm verilmiş gibi yedi daire yönünden yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinden Harçlar Kanunu'nun 22. ve karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Genel Hükümleri'nin 6. maddesi de dikkate alınarak davalının sorumlu tutulması gerekirken, teminat olarak elde tutulan bir daire yönünden doğru olan gerekçe ile diğer yedi daire yönünden de davalının yargılama giderleri, harç ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmaması doğru olmamıştır.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.