Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3146 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 4864 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı vekili avukat .... ile davacı vekili avukat ... gelmiş olup, duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - KARAR -Davacı vekili, taraflar arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, davacı yüklenicinin edimlerini yerine getirdiğini ileri sürerek, davacıya isabet eden bağımsız bölümlere düşen arsa payının iptali ile davacı adına tescilini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili,davacının süresinde edimlerini yerine getirmediğini savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, tüm dosya kapsamı ve bilirkişi raporu dikkate alınarak,davacının edimlerini yerine getirdiği, eksik işler bedelinin düşük miktarlı olduğu gerekçesiyle, eksik işler bedelinin depo edilmesi karşılığında davanın kabulüne karar verilmiştir. Karar, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.2) Taraflar arasındaki 22.03.2013 günlü arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde, yüklenicinin inşaatı yapı kullanma izin belgesi de alarak anahtar teslim tamamlayıp teslim etmesi kararlaştırılmıştır. Dosya kapsamına göre, yüklenicinin henüz yapı kullanma izni belgesini almadığı anlaşılmaktadır. Keza, davalı cevap dilekçesinde, aynı sözleşmeden kaynaklanan alacakları için 1. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2014/522 esas sayılı dava açtığını bildirmiştir. Bu durumda gerek .... boçları, belediyeye ödenmesi gereken bedeller, vergi vs. dahil yapı kullanma izin belgesi alınması için gereken tüm masraflar , gerekse de az yukarıda belirtilen dava dosyasının sonucunun kesinleşmesi beklenerek, arsa sahibinin varsa muhtemel alacakları ve eldeki dosyada hesaplanacak eksik işler bedeli de gözden kaçırılmadan, davalının tüm alacaklarını karşılayacak değerde arsa payının, davalı arsa sahibinde tutularak, diğer payların tesciline karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olmuştur.Bununla birlikte, davanın açılmasına davalı tarafın sebep olduğuna dair herhangi bir kanıt bulunmadığından yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılması gerekirken, davalıdan tahsiline karar verilmesi de yerinde görülmemiştir.Kabule göre de, yargılama sırasında tespit edilen eksik ve kusurlu işler bedelinin davacı yana depo ettirilerek karar kesinleştiğinde davacıya ödenmesi suretiyle birlikte ifa yoluyla tapu iptal ve tescile karar verilmesi gerekirken, eksik ve kusurlu işler bedelinin ödenmesi kaydıyla tescile karar verilerek infazda tereddüt yaratacak şekilde hüküm tesisi de hatalı olmuştur.İzah edilen sebeplerle kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davalıya verilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.