Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3105 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 1757 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki sıra cetveline şikayetin yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde şikayetçi vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Şikayetçi vekili, müvekkili kurum tarafından şikayet dışı borçlunun yetkilisi olduğu ..... A.Ş.'nin prim borçları nedeniyle ....ı adına kayıtlı taşınmaz üzerine haciz konulduğunu, hacizli taşınmazın .... İcra Müdürlüğü'nün 2009/24209 Esas sayılı takip dosyasından satılması neticesinde düzenlenen sıra cetvelinde kurum alacağının 6183 sayılı Yasa'nın 21. maddesine aykırı olarak 4. sırada gösterildiğini ve yapılan garameten paylaşıma iştirak ettirilmediğini ileri sürerek, 01.12.2014 tarihli sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir.Şikayet olunanlar ... ve ... vekilleri, şikayetin reddini istemişlerdir.Şikayet olunan .... vekili, şikayete cevap vermemiştir.Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, sıra cetvelinde ikinci sırada bulunan ...'nün alacak miktarının 91.499,76 TL olduğu, sıra cetveli ile yapılan paylaştırmada 10.517,49 TL isabet ettiği, henüz toplam alacağının ödenmediği, 6183 sayılı Yasa'nın 69. maddesi gereğince ihale bedelinden ikinci sıradaki ...'nün alacağının ödenmesi gerektiği, arta kalan paranın diğer kurumlara ödenmesi gerektiği ancak artan para bulunmadığı gibi, ...'nün alacağının tamamının ödenmediği, sıra cetvelinin bu nedenle usul ve yasaya uygun bulunduğu gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmiştir.Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir.1-Şikayetçi vekilinin şikayet olunan ....'ye yönelik temyiz itirazları yönünden;İİK'nın 142/1. maddesine göre, "Cetvel suretinin tebliğinden yedi gün içinde her alacaklı takibin icra edildiği mahal mahkemesinde alakadarlar aleyhine dava etmek suretiyle cetvel münderecatına itiraz edebilir." Anılan hükümde yer alan "alakadarlar" ifadesi, kural olarak borçluyu değil, şikayet eden alacaklıdan sıra itibariyle önce olan ve pay ayrılan alacaklıları ifade eder. Şikayet, kural olarak şikayet edene göre sıra cetvelinde öncelikli olan ya da aynı derecede hacze iştirak eden alacaklılara, diğer bir deyişle, kendisine pay ayrılan ve şikayet sonucundan etkilenecek olan alacaklılara yöneltilmelidir. Bu durumda mahkemece, sıra cetvelinde kendisine pay ayrılmayan şikayet olunan .... yönünden şikayette hukuki yarar bulunmadığı gerekçesiyle, HMK'nın 114/1-h ve 115/2 maddeleri uyarınca şikayetin usulden reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamış ise de, karar sonucu itibariyle doğru olduğundan şikayet olunan .... Yönünden hükmün gerekçesi değiştirilerek ve hüküm fıkrasında yapılan yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden HUMK' nın 438/7. maddesi uyarınca hükmün, aşağıda yazılı olduğu şekilde düzeltilerek onanması gerekmiştir.2-Şikayetçi vekilinin şikayet olunanlar ... ve ...'ne ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarına gelince;Şikayet, sıra cetvelinde sıraya ilişkindir.İİK'nın 206. maddesi, anılan Yasa'nın “İflasın hukuki neticeleri” başlıklı yedinci babında yer almaktadır. Bu madde hükmü, iflas tasfiyesi sırasında düzenlenen sıra cetvelindeki imtiyazları düzenlemekte olup, hacze iştirak hali dışında haciz yolu ile ilgili takiplerde uygulanmaz. Haciz yolu ile takiplerde bedeli paylaşıma konu malın satış tutarı bütün alacaklıların alacaklarını karşılamaya yetmezse, bir sıra cetveli düzenlenir. Haciz yolu ile takiplerde düzenlenen sıra cetvelinde kural, alacaklıların haciz tarihlerine göre sıralanmasıdır. Bunun için ilk kesin haciz sahibi alacaklı ve buna iştirak edebilecek diğer alacaklılar belirlenerek hacze iştirak dereceleri oluşturulur. İlk haciz kamu alacağı için konulmuş olan haciz ise, bu alacağa kamu alacağı sahibi olmayan alacaklıların iştiraki İİK'nın 268/1. madde hükmünde yer alan istisna dışında mümkün değildir. 6183 sayılı Kanun'un 69. maddesindeki koşullar varsa kamu alacağı sahibi olan bir alacaklı başka bir kamu idaresi tarafından konulan kamu alacağının haczine iştirak edebilir. Zira, İİK'nın 100. maddesi, anılan istisna dışında, ancak bu kanuna göre yapılan icra takipleri bakımından uygulanabilir. Diğer bir anlatımla, kamu alacaklarının takip ve tahsili için 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkındaki Kanun hükümlerine göre konulan hacizlere iştirak, anılan 100. maddedeki düzenleme uyarınca kural olarak mümkün değildir. İlk haciz kamu alacağı için konulmuş bir haciz değil, diğer anlatımla 3. kişinin haczi ise bu hacze kamu alacağı, koşulları oluşmuş ise iştirak edebilir. Zira, 6183 sayılı Kanun'un 21/1. maddesinde; üçüncü şahıslar tarafından haczedilen malların paraya çevrilmesinden önce o mal üzerine kamu alacağı için haciz konulması halinde kamu alacağının hacze iştirak edeceği ve satış bedelinin garameten paylaştırılacağı hükme bağlanmıştır. Bu hüküm kamu alacaklarının ilk hacze iştirakleri yönünden özel bir düzenleme olduğundan, İİK'nın 206. maddesi kamu alacaklarının hacze iştirak etmesinde uygulanmaz. Kamu alacağının hacze iştiraki açısından kamu alacağının niteliği ve ilk haczin dayandığı alacağın niteliği ile ilgili bir ayrım yapılmadığından, kamu alacağının ve ilk haczin dayandığı alacak hangi sebepten doğarsa doğsun kamu alacağı için satıştan önce haciz konulmuşsa ilk hacze iştirak eder. İİK'nın 140. maddesinin ikinci fıkrasında 206. maddeye atıf yapılmış ise de, bu maddedeki imtiyazların sadece aynı derecede hacze iştirak eden ve kamu alacağı sahibi olmayan alacaklılara karşı ileri sürülmesi mümkündür. Diğer bir deyişle, İİK'nın 206. maddesindeki imtiyazlar, (hacze iştirak hali hariç, İİK.m.100-101) haciz yolu ile takiplerde düzenlenen sıra cetvellerinde, sonraki tarihli haciz sahibi alacaklıyı önceki tarihli haciz sahibi alacaklının önüne geçiremez. Dairemizin 29.11.2013 tarih ve 6030 E., 7584 K., 10.09.2014 tarih ve 6198 E., 5482 K. sayılı ilamları bu yöndedir.Somut olayda, şikayete konu sıra cetvelinin 1. sırasında yer alan şikayet olunan ...'ın haczinin ilk haciz olduğu, şikayetçi ....'nın satış tarihi olan 06.05.2014 tarihinden önce 27.01.2012 tarihinde bedeli paylaşıma konu taşınmaz üzerine haciz koyduğundan 6183 sayılı Kanun'un 21/1. maddesi uyarınca ...'ın ilk haczine iştirak hakkı bulunduğu anlaşılmaktadır.Bu durumda mahkemece, şikayet olunanlar ... ve ... yönünden şikayetin kabulüne karar vermesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile ilk haciz kamu haczi olmamasına rağmen 6183 sayılı Kanun'un 69. maddesinden bahisle şikayetin reddi doğru olmamıştır.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenle, şikayetçi vekilinin şikayet olunan ....'ye yönelik temyiz itirazının kabulü ile kararın gerekçesi değiştirilerek ve (HÜKÜM) bölümünün 1 nolu bendi çıkarılarak yerine 1. bent olarak "Şikayet olunan .... yönünden HMK'nın 114/1-h ve 115/2 maddeleri uyarınca şikayetin usulden, diğer şikayet olunanlar yönünden esastan reddine" ibaresi yazılmak suretiyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenle, şikayetçi vekilinin şikayet olunanlar ... ve ...'ne yönelik temyiz itirazının kabulü ile hükmün, şikayetçi yararına BOZULMASINA, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.