Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 286 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 4629 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki tapu iptali ve tescil olmazsa emsal bedel davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı birleşen davada davalı kooperatife yönelik davanın kabulüne diğer davaların reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen davada davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R-Davacılar vekili asıl ve birleşen davada, dava devam ederken vefat etmiş olan davacılar murisinin davalı kooperatifin ortağı olduğunu, halen davalı ... adına kayıtlı olan konutun murise tahsis ve teslim edildiğini, konutta davacıların oturuyor olmasına rağmen tapusunun dava dışı arsa sahibi tarafından kooperatif yöneticisi olan davalı ...’ın vekilliğiyle davalı ...’e, ondan da kooperatifin çaycısı davalı ...’a, dava devam ederken de davalı ...’a devredildiğini, bu şahsın müvekkilinin oturmakta olduğu konutu görmeden tapuda devraldığını, bütün bu devirlerin muvazaalı olduğunu ileri sürerek, konutun tapusunun iptali ile davacılar adına tesciline, bu talebin kabul edilmemesi durumunda şimdilik 5.000,00 TL tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, dava devam ederken HUMK’nın 186. maddesi gereğince davalı ... hakkındaki taleplerinden sarfınazar ettiklerini, taleplerini konutu kayden devralan ...’a yönelttiklerini beyan etmiştir.Davalılar ..., ..., ... ve kooperatif vekili asıl ve birleşen davada, devir işlemlerinin muvazaalı olmadığını, murisinin ödemelerinin eksik olması nedeniyle kendisine daire tahsis edilmediğini savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Davalı ... vekili, müvekkilinin dava devam ederken taşınmazı iyiniyetli olarak tapu maliki ...’dan satın almış olduğunu ve satın almadan önce konutu görmek gibi bir mecburiyetinin olmadığını savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Mahkemece, bir kısım davalılara yönelik tazminat talebinin kabulüne dair verilen kararın davacılar vekilinin kararı temyizi üzerine, Dairemizce; tahsis ve muvazaa hukuksal nedenine dayalı tapu iptal tescil, olmadığı takdirde tazminat isteminin, muvazaa iddiası hakkında objektif ve sübjektif unsurlar araştırılarak bir sonuca varılmaması nedeniyle bozulması sonrası bozma ilamına uyularak yapılan yargılama, iddia, savunma, toplanan deliller ile tüm dosya kapsamına göre, taşınmaz satın alınırken satın alan kişinin taşınmazı görme yükümlülüğünün bulunmadığı, ancak hayatın olağan akışına göre satın alınan şeyin görülmesi ve araştırılması gerektiği, davalı tanıklarının beyanlarından dahili davalının kaba inşaat halinde iken inşaatı gezdiği ve konum olarak daireyi beğendiğinin anlaşıldığı, davacı tarafın tanık beyanlarının aksini kanıtlar nitelikte bir delil sunmadığı, davalı ...’ın kötüniyetli olduğunun ispat edilemediği, davalı ... hakkındaki talebin atiye bırakıldığı gerekçesiyle, 5.000,00 TL tazminatın davalılar kooperatif, ... ve ...’dan tahsiline, davalı ... açısından davanın reddine ve davalı ... hakkında karar verilmesine yer olmadığına, karar verilmiştir. Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir.Dava, tahsis ve muvazaa hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tesc,il istemine ilişkindir. Dava konusu C Blok 10 nolu bağımsız bölümde 1999 yılından itibaren nizasız ve fasılasız davacı tarafın oturduğu ve davacılar murisinin davalılardan kooperatifin üyesi olduğu tartışmasızdır. Davacının oturmuş bulunduğu bağımsız bölümün arsa sahibi ... adına tapuya kayıtlı iken, kooperatif başkanı olan davalılardan ...'ı vekil tayin ederek taşınmazın devrinin kooperatif başkan yardımcısı davalı ...'e 27.02.2003 tarihinde yapıldığı, ...'in de 24.10.2003 tarihinde 5 Milyar TL bedelle kooperatif çalışanı davalı ...'a devredilmiştir. Mahkemece davaya konu taşınmaz üzerine 02.12.2003 tarihinde konulan ihtiyati tedbirin davalı vekilinin talebi üzerine 11.11.2004 tarihinde kaldırıldığı, bu tarihten sonra da, dahili davalı ...'ın kooperatif başkanı davalı ...'ın oğlu ...'a verdiği 30.09.2003 tarihli vekaletnameyle ve 6 Milyar TL bedelle davalı ... adına iken 21.12.2004 tarihinde ... adına tapuya kayıt ve tescil edilmiştir. Tüm bu satışların yapıldığı tarihler itibariyle taşınmazın davacı tarafça kullanıldığı, hatta tanıklardan ..... ile dahili davalı tanığı ...'in beyanlarının da bu hususu doğruladığı anlaşılmıştır. Tapu kaydındaki satış tarihleri, satış bedelleri, satış işlemleri için vekaletname verilenlerin davalı ... ve oğlu olması, dinlenen tanıkların beyanları ile hayatın olağan akışı gözönünde bulundurulduğunda, somut olayda muvazaanın objektif ve subjektif unsurları birlikte oluştuğu halde, tapu iptal ve tescil talebinin reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir. . SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.