MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki satışa izin davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalılar ..., ... ve ... vekili ile katılma yoluyla davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca davalı yüklenici şirketin sözleşmede üzerine düşen edimlerini gereği gibi yerine getirmediğini, müvekkili arsa sahibine teslim edilmediğini, eksik ve ayıplı ifa ve kira kaybından doğan alacaktan dolayı ... İcra Müdürlüğü'nün 2011/4470 sayılı icra takip dosyası ile davalı şirket aleyhine icra takibi yapıldığını, davalı şirket yetkililerinin sözleşme konusu taşınmazları şirket ortaklarına 2011 yılında tapu müdürlüğünde muvazaalı şekilde satış yoluyla devrettiğini, borçlu şirket yetkililerince yapılan bu devir işleminin muvazaalı olduğunu ileri sürerek, davalılara ait ... blok ... kat ... ve ... no'lu iş yeri niteliğine haiz taşınmaz ile ... blok ... . Kat ... ve ... no'lu taşınmaz ve ... Blok ... kat ... no'lu bağımsız bölüm sayılı taşınmazların İİK'nın 283/1. maddesi gereğince ... İcra Müdürlüğü'nün 2011/4470 sayılı takip dosyasından haciz ve satışlarına izin verilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamından; davalı şirketin sözleşmeye konu gayrimenkul üzerine inşa ettiği taşınmazları şirket ortaklarına satış göstererek muvazaalı olarak devrettiği gerekçesiyle, davanın kabulü ile davaya konu bağımsız bölümlerin haciz ve satışına izin verilmesine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili ile bir kısım davalılar vekili temyiz etmiştir. 1-Dava dosyası temyiz aşamasında iken, davacı vekilince dosyaya sunulan, 20.12.2016 havale tarihli dilekçe ve eki protokolden davacı ve davalılardan ... ... Ltd. Şti. ile bila tarihli sulh protokolü imzalandığı anlaşılmıştır. Sulh, 6100 sayılı HMK'nın 313. maddesi uyarınca, görülmekte olan bir davada, tarafların aralarındaki uyuşmazlığı kısmen veya tamamen sona erdirmek amacıyla, mahkeme huzurunda yapmış oldukları bir sözleşme olup, aynı Yasa'nın 315. madde hükmü uyarınca, ilgili bulunduğu davayı sona erdirir ve kesin hüküm sonuçlarını doğurur. Aynı Kanun'un 314. maddesi uyarınca sulh, karar kesinleşinceye kadar her aşamada mümkündür. Bu itibarla, davacı ile davalılardan ... ... Ltd. Şti. arasında yapılan bila tarihli protokolün mahkemece değerlendirilmesi ve bir karar verilmesi gerektiğinden, bunun sağlanabilmesi için hükmün öncelikle bu nedenle bozulması gerekmiştir.2-Bozma nedenine göre, davacı vekili ile bir kısım davalılar vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, hükmün BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekili ile bir kısım davalılar vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harçların istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.