MAHKEMESİ :İcra Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki sıra cetveline şikayetin yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde şikayet olunan vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Şikayetçi vekili, ... İcra Müdürlüğü'nün 2011/1996 esas sayılı dosyasından yapılan 21.03.2014 tarihli sıra cetvelini 01.04.2014 tarihinde tebliğ aldıklarını, sıra cetvelinin yapıldığı dosyada müvekkilin alacaklı olup, birinci sırada yer verildiğini, ancak dosya borcunun eksik hesaplandığını ve satışın dayanağı olan ... 5. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2008/407 esas 2010/257 karar sayılı ilamından kaynaklanan dosya masrafı ve yargılama giderlerinden olan ücreti vekaletin borç hesabına dahil edilmediğini, ilgili taşınmazın bu tasarrufun iptali kararına dayanılarak satılması, nedeniyle borç hesabına eklenmesi gerektiğini, ayrıca satış tarihindeki borç hesabı yapıldıktan sonra bu paranın nemasının da dosyaya verilmesi gerektiği hususunda yanlışlık yapıldığını, satış tarihi itibariyle dosyanın borç hesabının satış miktarı olan 136.100,00 TL'den fazla olduğunu, bu paranın tüm nemasının da dosyaya ait olduğunu ileri sürerek, sıra cetvelindeki dosya borcunun hesabının iptalini talep ve şikayet etmiştir.Şikayet olunan, şikayete cevap vermemiştir.Mahkemece, iddia, savunma ve bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; bir alacaklının açmış olduğu iptal davasında verilen iptal kararından iptal davası açmamış olan diğer alacaklılar yararlanamayacaklarından dağıtıma konu bakiye ihale bedeli 130.494,36 TL'nin İİK'nın 134/5. maddesi uyarınca alacağını geç alan alacaklının nema gelirinden yararlandırılması zorunlu olup, ... İcra Müdürlüğü'nün 2011/1996 esas sayılı takip dosyası alacaklısına ödenmesi gerektiğinden bahisle şikayetin kabulü ile ... İcra Müdürlüğü'nün 2011/1996 esas sayılı takip dosyasında satış tarihi olan 05.08.2011 tarihi itibariyle İİK'nın 138. maddesi gereğince sıra cetveline tabi tutulmadan tercihen ödenecek 2.795,64 TL satış giderlerinin tenzilinden sonra esas alınacak alacak miktarının 141.947,00 TL olarak düzeltilmesine, 21.03.2014 tarihli sıra cetvelinin 1. sırasında gösterilen dosya alacaklısına dağıtıma konu bakiye ihale bedeli olan 130.494,36 TL'nin ödenmesine, İİK'nın 134/5. maddesi gereğince nema gelirinin ... İcra Müdürlüğü'nün 2011/1996 esas sayılı takip dosyası alacaklısına ödenmesine, karar verilmiştir.Kararı, şikayet olunan vekili temyiz etmiştir.1-Şikayet, 21.03.2014 tarihli sıra cetveline ilişkindir.Ülkemizin de tarafı olduğu ve Anayasa'nın 90. maddesi gereği iç hukukun bir parçası olan Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6, 1982 Anayasası'nın 36. maddesinde adil yargılanma hakkına yer verilmiştir. 6100 sayılı HMK'nın 27. maddesinde, adil yargılanma hakkının en önemli unsuru olarak hukuki dinlenilme hakkı düzenlenmiş, bu hakkın, yargılama ile ilgili olarak bilgi sahibi olunmasını, açıklama ve ispat hakkını, mahkemenin, açıklamaları dikkate alarak değerlendirme yapmasını da içerdiği belirtilmiştir.İİK'nın 18/3. maddesinde "Aksine hüküm bulunmayan hallerde icra mahkemesi, şikayet konusu işlemi yapan icra dairesinin açıklama yapmasına ve duruşma yapılmasına gerek olup olmadığını takdir eder; duruşma yapılmasını uygun gördüğü takdirde ilgilileri en kısa zamanda duruşmaya çağırır ve gelmeseler bile gereken kararı verir." hükmüne yer verilmiştir. Kanunda açıklık bulunmayan hallerde, duruşma yapılıp yapılmayacağı hakimin takdirine bırakılmış ise de; öngörülen takdir hakkı mutlak bir seçimlik hak olmayıp, halin icabına göre değerlendirilmesi gereken bir takdir hakkıdır. Sıra cetveline karşı şikayette bulunulması halinde bu takdir hakkının duruşma yapılarak kullanılması kanunun amacına uygun düşer. Mahkemenin takdirine göre duruşma açılmasının gerekli görüldüğü hallerde ilgililerin duruşmaya çağrılması yasal bir gerekliliktir. Şikayet sonunda hakları haleldar olabilecek alacaklıların savunma haklarını kullanabilmeleri ve adalet dengesinin sağlanabilmesi bakımından takdir hakkı, duruşma açılması yönünde kullanılmalıdır.Bu durumda, mahkemece, şikayet tarihinde yürürlükte olan HMK'nın basit yargılama usulüne ilişkin 316. vd. madde hükümleri uyarınca yargılamanın yürütülmesi, şikayet olunana şikayet dilekçesi usulüne uygun olarak tebliğ edilip, taraf teşkilinin sağlanması; İİK'nın 18. maddesi uyarınca duruşma açılması, tahkikatın duruşmalı olarak yapılması gerekirken, şikayet olunana şikayet dilekçesi tebliğ edilmeksizin dosya üzerinden yargılama yapılarak karar verilmesi doğru olmamıştır.Öte yandan, bir sıra cetveli için muhtelif alacaklılar tarafından farklı tarihlerde, farklı alacaklılara husumet yöneltilerek şikayette bulunulmuş olsa dahi, tüm şikayetlerin birlikte incelenerek varılacak uygun sonuç çerçevesinde tek bir kararla sonuçlandırılması; birbiriyle çelişik hükümlerin engellenmesi, bir dosyada verilen kararın diğer dosyanın sonucunu etkileme olasılığından ve sıra cetveline ilişkin özel usul hükümlerinden kaynaklanan bir zorunluluktur. Aynı sıra cetveline yönelik farklı şikayetler hakkında ayrı ayrı hüküm kurulması, kararların infazında da şüphe ve tereddütlere neden olarak uyuşmazlıkların uzun süre devam etmesi ihtimali doğurabilir. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu'nun 14.02.1992 tarih ve 1991/3 E., 1992/2 K. sayılı kararında, bir yargı çevresinde aynı düzeyde bulunan birden fazla mahkemenin, davaların birleştirilmesi açısından aynı mahkeme sayılacağı belirtilmiştir. Somut olayda, aynı sıra cetveline ilişkin mahkemenin 2014/238 esasına kayıtlı şikayette, şikayetçi ... A.Ş. tarafından şikayet olunan ... hasım gösterilerek şikayette bulunulduğu, mahkemece her iki şikayetle ilgili yargılamanın ayrı ayrı yapılarak, birbirini takip eden karar numaraları ile karar verildiği anlaşılmış olup, mahkemece her iki dosyanın HMK'nın 166/4. maddesi uyarınca birbiri ile bağlantılı olduğunun kabulü ile önce esas kaydı yapıldığı anlaşılan işbu dosya üzerinde diğer şikayetin birleştirilmesinin sağlanması ve sonucuna göre her iki dosya yönünden karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır.2-Bozma nedenine göre, şikayet olunan vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, şikayet olunan vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, şikayet olunan yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, şikayet olunan vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.05.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.