Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2604 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 8179 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki alacak davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında düzenlenen 13.03.2008 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca yüklenici olan müvekkilinin edimlerini eksiksiz yerine getirdiği halde arsa sahibi olan davalının 17.04.2008 tarihinde sözleşmeyi haksız olarak feshettiğini ileri sürerek, müvekkilinin sözleşmenin ifa edileceğine güvenerek yapmış olduğu 62.887,88 TL masraf ve ayrıca fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL mahrum kalınan kâr ile sözleşme gereği 10.000,00 TL cezai şart alacağının davalının akdi fesih tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, taraflar arasında 13.03.2008 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin düzenlendiğini, sözleşme içeriğinin çıkarlarına uygun olmadığını düşünen müvekkilinin davacı şirketle görüşerek sözleşmenin feshinde mutabık kalındığını, daha sonra da noter aracılığı ile sözleşmenin feshedildiğini savunarak, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, Dairemizin 11.12.2012 tarih ve 4454 E., 7314 K. sayılı ilamıyla; 19.01.2012 tarihli bilirkişi raporunda zemin etüdü ve kadastro çalışması işlerinin yapılmış olduğu, ancak miktarı 8.000,00 TL'yi aşan ödemelerin ticari defter ve muhasebe kayıtlarının incelenmesi suretiyle belirlenebileceği belirtildiği halde, gerekçe gösterilmeksizin bu kalemlere ait taleplerin reddine karar verildiği, davacı tarafın tacir olduğu da nazara alınarak, davacı tarafın ticari defter ve kayıtları incelenerek, davacının talep ettiği zemin etüdü masrafları ile kadastro uygulama çalışmalarına yapılan harcamalara dair ek rapor alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği, ayrıca, davacının maddi zararları ile ilgili harcı yatan dava değerine göre davanın reddine karar verilen kısmın tamamı üzerinden, davalı taraf lehine nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği belirtilerek bozulmuştur. Bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, kasadan ödenen 120,00 TL, kadastro çalışmaları masrafı da eklendiğinde 2.601,56 TL masraf ve mahrum kalınan karın 2 katı (10 katın fahiş olması nedeniyle indirime gidilerek) 5.203,12 TL zarar ortaya çıktığı, davalı sözleşmeyi haksız yere feshettiğinden davacının bu zararlarını karşılamakla sorumlu olduğu gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.