MAHKEMESİ Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Davacılar vekili, müvekkillerinin hissedarı oldukları... İlçesi 28848 ada 8 parselde kayıtlı arsa hissedarları ile davalı şirket arasında 28848 ada, 1, 2 ve 7 parsellerde bulunan arsalarla birleştirmek suretiyle inşaat yapılması için haricen gayrimenkul satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapıldığını, 8 no’lu parselin diğer paydaşları ve diğer parsellerin malikleriyle anlaşma sağlanamadığını, sözleşmenin geçersiz olduğunu, ifa imkansızlığı bulunduğunu ve süresi içerisinde yüklenici tarafından inşaata başlanmadığını ileri sürerek, davalıya devredilen tapu kayıtlarının iptali ile müvekkilleri adına tescilini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, sözleşmenin geçerli olduğunu, davacıların müvekkilinin gerekli işlemleri yapması için belirlediği vekilleri azlettiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; davalı şirket tarafından dava konusu taşınmazlar üzerinde herhangi bir inşaat faaliyetinin yapılmadığı, inşaat ruhsatının alınmadığı, sözleşmenin adi yazılı olması nedeniyle geçersiz olduğu, davalının tapu devri tarihinden itibaren 3 ay içerisinde inşaat ruhsatı almayı taahhüt ettiği, inşaat ruhsatının alınması için davacıların davalıyı usulüne uygun vekil olarak tayin ettikleri, davaya konu taşınmazların mülkiyetinin Haziran 2012 tarihinde davalı şirkete devredilmesine rağmen devir tarihi üzerinden 6 ay geçmesine rağmen davalının inşaat ruhsatı almadığı ve inşaat ruhsatı almak üzere herhangi bir girişimde bulunmadığı, bunun üzerine davacılar tarafından noter aracılığıyla uyarılmalarına rağmen sözleşmenin bu hükmünün yerine getirilmediği ve yerine getirilmemesi için hukuken geçerli bir sebep gösterilmediği gerekçesiyle, davanın kabulüne karar verilmiştir.Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir. Taraflar arasında, tarihsiz, adi yazılı ve bu haliyle, kural olarak, resmi şekle uygun yapılmadığından, geçersiz arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin varlığı çekişmesizdir. Ancak, sözleşme uyarınca, 28848 Ada 8 parsel numaralı taşınmazda paydaş olan davacılar tarafından tapuda bir kısım paylar davalı yükleniciye devredilmiş olmakla, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulu'nun 30.09.1988 tarih ve 1987/2 E., 1988/2 K. sayılı ilamı gereğince, artık, sözleşmenin şeklen geçersiz olduğunun ileri sürülmesi, iyiniyetli olarak kabul edilemez..../...S.2Anılan sözleşmede de kayıt altına alındığı gibi, taraflar açıkça, sözleşme konusu parselin, diğer paydaşları ve komşu parsel malikleri ile de, anlaşma yapılması gerektiğini bilmektedirler. Keza, sözleşmede, işin süresi de, bu doğrultuda, diğer paydaş ve komşu parsel malikleri ile sözleşmeler imzalandıktan sonra, 3 ay içinde ruhsat alınıp, bunu takiben 3 yıl içinde inşaatın tamamlanıp teslim edileceği şeklinde kararlaştırılmıştır. Dosya kapsamına göre, davacılar paylarını, 19.06.2012 ile 29.06.2012 tarihleri arasında tapuda davalıya devretmişlerdir. Ne var ki, davacılar, sözleşme uyarınca 8 numaralı parsel ile tevhid edilecek 1, 2 ve 7 numaralı parsel sayılı taşınmazların paydaşlarıyla da sözleşme yapması için gereken makul süreyi davalı yükleniciye tanımadan, 25.01.2013 günü eldeki davayı açmışlardır. Aynı dönemde, yüklenicinin, önemli sayıda paydaşla sözleşme yaptığı ve bunları dosyaya ibraz ettiği, yani, anılan süreyi de boş geçirmediği anlaşılmıştır.Hal böyle iken, davacıların da bildiği ve dürüstlük kurallarına göre tahammül etmeleri gereken uygun süreyi beklemeden açtıkları davanın reddi yerine, hatalı yorumla yazılı şekilde kabul edilmesi usul ve yasaya aykırı olmuştur.Açıklanan nedenlerle, mahkeme kararının bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.