Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2454 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 7321 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. Davacı vekili, davalının müvekkili kooperatifin üyesi olduğunu, ödenmeyen 5 aylık aidatın ve 2008 yılı kooperatif genel kurulunun 17. maddesinde alınan bütçe oluşturulmasına ilişkin karar gereği ödenmesi kararlaştırılan 16.600,00 TL'nin ödenmemesi üzerine davalı hakkında başlatılan icra takibine karşı davalının itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek, davalının icra takibine karşı itirazının iptali ile % 20 icra inkâr tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, davaya cevap vermemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davalının 18.06.2009 tarihinde davacı kooperatiften istifa ettiğine ilişkin ihtarnameyi davacı kooperatife göndermiş ve bu istifa 25.06.2009 tarihinde kooperatif adresinde kimse bulunamadığı için aynı tarihte mahalle muhtarına bırakılmak suretiyle tebliğ edilmiş ise de, davalının istifa tarihinden önce doğan parasal yükümlülüklerden dolayı sorumlu olmaması hali işlevini sürdüren kooperatifler için geçerli olup, tasfiye halinde olan kooperatifler için bu durum geçerli olmadığı, Kooperatifler Kanunu'nun 81/2. maddesi gereği eski ortaklar tasfiye masraflarına katlanmak zorunda olduğundan, davacı kooperatifin taşınmazları yaptıktan ve ferdileşme yoluna giderek ortaklara tapusunu devrettikten sonra davalının üyelikten istifası meydana geldiğinden ve kooperatif tarafından alınan kararlar ve masraflar tasfiyeye yönelik olduğundan, davalının tasfiye masraflarından sorumlu olduğu, icra takibinin 10.09.2012 tarihinde başlaması nedeni ile 2012 yılı Ağustos ve Eylül ayı aidatları muaccel olmadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile icra takibinin 24.226,81 TL üzerinden devamına karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. 2-Dava, aidat alacağına dayalı icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalının üyelikten istifa iradesini içeren...Noterliği'nin 18.06.2009 tarih ve 22007 yevmiye numaralı ihtarnamesinin 25.06.2009 tarihinde davacı kooperatife tebliğ edildiği anlaşılmıştır. Kooperatifler Kanunu'nun 13. maddesi "Yönetim kurulu, anasözleşmeye uygun olarak yapılacak isteğe rağmen, bir ortağın kooperatiften istifasını kabulden kaçınacak olursa, ortak çıkma dileğini noter aracılığı ile kooperatife bildirir. Bildiri tarihinden itibaren .../...çıkma gerçekleşir." hükmünü içermektedir. Ortağın istifa bildirimi yenilik doğurucu nitelikte olup, kooperatife ulaştığı anda sonuç doğurur. Yukarıda anılan 13. maddenin yazılış biçimi ortağın istifasının kooperatifçe kabulünü gerekli kıldığı izlenimi yaratmakla beraber noter aracılığı ile yapılan bildirime özel önem verilmek suretiyle, noter aracılığı ile yapılan bildirimin kabulünün gerekli bulunmadığı vurgulanmıştır. Bu durumda ortağın yenilik doğurucu nitelikteki istifa iradesini ilk olarak noter vasıtasıyla kooperatife duyurması ortaklıktan çıkmanın gerçekleşmesi için yeterlidir. Bu açıklamalara göre, davalının üyelikten istifasını içerir noter bildiriminin davacı kooperatife tebliğ edildiği tarihe kadar davalının üyelik aidatları ile tasfiye giderlerinden sorumlu olacağı, 25.06.2009 tarihi itibariyle üyelik durumu sona ermiş olduğundan bu tarihten sonraki aidat ve tasfiye giderlerinden sorumlu olmayacağı hususu düşünülmeden yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.