MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat, tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın davalı ... yönünden usulden reddine, davalı kooperatif yönünden kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. Davacılar vekili, müvekkillerinin kooperatif üyesi olan muris ...'in mirasçıları olduğunu, murisin ortaklığa bağlı bütün yükümlülüklerini yerine getirmesine karşın kooperatif tarafından murise herhangi bir arsa tahsisi yapılmadığını ve hisseye isabet eden 27843 ada 66 ve 67 parsellerde yer alan taşınmazların davalı kooperatif üyesi ...'a muvazaalı olarak satılıp davalı adına tapuya kaydedildiğini ileri sürerek, murisin hissesine isabet eden arsa tapularının iptali ile hisseleri oranında mirasçıları adına tapuya kaydedilmesine, olmadığı taktirde diğer üyelere verilen arsa bedelinin rayiç değerinin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalı ..., davanın reddini istemiştir.Davalı kooperatif temsilcileri, kooperatif üyesi olan murisin kooperatife borcu bulunduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; davacıların murisi...in davalı kooperatifin üyesi olduğu, kendisi hakkında alınmış bir ihraç kararı bulunmadığı, ortaklık payı karşılığı tahsis edilecek bir arsanın kalmadığı, bu sebeplerle davacı mirasçıların, murisin ortaklık payına tekabül eden arsanın dava tarihindeki rayiç değerini tazminat olarak talep etme hakkı bulunduğu, ancak dava tarihi itibariyle murisin 3.450,47 TL aidat ve TBK'nın 120. maddesine göre hesaplanan 12.747,26 TL gecikme faizi olmak üzere toplam 16.197,73 TL borcu bulunduğundan, bu miktarın tespit edilen rayiç değerden mahsubu ile belirlenen 3.133,07 TL'nin davacılara ödenmesi gerektiği, tapu iptali ve tescil isteminin ise davalı ...'un pasif dava ehliyeti bulunmadığından ötürü yerine olmadığı gerekçesiyle, tapu iptali ve tescil istemiyle açılan davanın reddine, tahsis edilmeyen arsa nedeniyle tazminat talebinin ise kısmen kabulüne karar verilmiştir.Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.2-Dava, kooperatif üyesi olan murisin mirasçıları tarafından açılan tapu iptali ve tescil, olmadığı taktirde tahsis edilemeyen arsa nedeniyle tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, hükme esas alınan bilirkişi raporu, yeterli inceleme ve araştırma içermemektedir.Bir arsa ve yapı kooperatifinin ana amacı, ortakların akçalı yükümlülüklerini yerine getirmeleri karşılığında anasözleşmeye uygun arsa edinmek ve oturmaya elverişli konut teslim etmektir. Kooperatif ortağının kooperatiften arsa karşılığı tazminat isteyebilmesi için, tüm ortaklar bakımından arsa tahsis aşamasına gelindiği ve diğer üyelere tahsis yapıldığı halde davacıya arsa tahsis edilmemesi gerekir. Çeşitli nedenlerle arsa tahsisi imkansızlığı ortaya çıktığında ortağın, uygun bir tazminat isteme hakkı bulunmaktadır. Davalı kooperatifin elinde arsa veya konut kalmaması halinde üyesine ödenecek tazminatın hesaplanması şekli, Dairemizin yerleşik uygulamasına göre aşağıdaki şekilde formüle edilmiştir.1-Önce, ortaklara tahsis edilen konut veya arsanın dava tarihi itibariyle rayiç değeri saptanmalıdır. 2-Davalı kooperatife normal ödentilerini gerçekleştiren bir ortağın ödemelerinin, ödeme yaptıkları tarihler itibariyle toplam ödemeleri dava tarihine kadar (Toptan Eşya Fiyat Endeksi Artış ortalama rakamları esas alınarak) taşınarak, güncel değeri bulunmalıdır. 3-Bundan sonra, yukarıda (1) numaralı bentte bulunan değerden (2) numaralı bentte bulunan değer çıkarılarak kooperatife normal ödeme yapan bir ortağın, bu ödemelerine karşı ne miktarda yararlanma elde ettikleri ortaya çıkarılmalıdır.4-Bunu takiben, davacı eksik ödeme yapan ortağın ödentileri (2) numaralı bentteki ilkelere göre dava tarihine taşınarak eksik ödeme miktarı da güncelleştirilmelidir.5-Bu hesaplamalardan sonra, normal ödentilerini gerçekleştiren bir ortağın yukarıda (2) numaralı bentte bulunan ödemelerinin güncel değeri karşılığı, yine yukarıda (3) numaralı bentte bulunan bir yararlanmayı sağladığına göre, davacının (4) numaralı bentte eksik ödemelerinin güncel değerinin ne miktarda yarar sağlaması gerektiği, orantı kurallarına göre belirlenmelidir. Yani sonuç olarak, (4) numaralı bentte bulunan miktar, (3) numaralı bentte bulunan değerle çarpıldıktan sonra bulunan miktarın (2) numaralı bentte bulunan miktara bölünmesi sonucu bulunacak miktara (4) numaralı bentte bulunan davacı ödemelerinin güncel değerinin ilave edilmesi sonucu bulunacak miktar, davacı ortağın bu davada kooperatiften talep etmesi mümkün olan zarar miktarını belirleyecek ve mahkemece tespit edilecek miktara hükmedilecektir. Somut olayda, mahkemece yukarıdaki ilke ve açıklamalar çerçevesinde davacıların kazanılmış hakları ile davacılar vekilinin 04.01.2013 tarihli dilekçesi de dikkate alınarak kooperatif uzmanı bir bilirkişiden ayrıntılı, gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınarak hüküm kurulması gerekirken, eksik incelemeye ve yanılgılı gerekçeye dayalı olarak karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacılar vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacılar yararına BOZULMASINA, peşin harçların istek halinde iadelerine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 10.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.