Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2419 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 8254 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Gaziantep 3. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 20/06/2013NUMARASI : 2012/161-2013/325Taraflar arasındaki asıl ve birleşen dosyada sıra cetveline şikayetin bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde şikayetçi T.. B.. ve şikayet olunan Ş.. D.. vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R-Asıl davada, şikayetçi T. Kalkınma Bankası AŞ. vekili, dava dışı borçluya ait 666 parsel sayılı taşınmazın satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinin, ilk haczin konulduğu takip dosyasında düzenlenmesi gerektiğini, davalı Ş.. D..'nin alacağının zamanaşımına uğradığını, öte yandan bu alacağın miktarının da denetlenmediğini, 4389 sayılı Bankalar Kanunu’nun ek 5. maddesi ile alacaklarının kamu alacağı vasfı kazanmasına rağmen bu hususun dikkate alınmadığını ve 3.992,79 TL olarak belirlenen ipotek alacaklarının limiti aşan kısmı bakımından 150/c şerhi tarihi olarak tapuda görünen 14.10.1994 tarihinin haciz tarihi olarak kabulü gerektiğini ileri sürerek, bu parselin satış bedeli için düzenlenen sıra cetvelinin iptaline; borçluya ait 711 ve 712 parsel sayılı taşınmazlar için düzenlenen sıra cetveline yönelik itirazında da, aynı iddialara ek olarak, sonraki tarihli işçi alacaklarının müvekkili banka alacaklarının önüne geçirilmesinin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek, heriki sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.Birleşen davada, şikayetçi şirket vekili ise, işçi alacaklarına öncelik verilmemesinin hatalı olduğunu ileri sürerek, sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Şikâyet olunanlar vekilleri, sıra cetvelinin usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak, şikâyetin reddini istemiştir.Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, sıra cetvelinde Ş.. D..ne ayrılması gereken payın 112.476,34 TL olduğu, diğer taleplerle ilgili verilen hükümlerin bozma kapsamı dışında kalarak kesinleştiği gerekçesiyle, şikayetçi T. Kalkınma Bankası'nın şikayetinin kısmen kabulüne, şikayet olunanlardan H.. G..'e ayrılan pay ile vergi dairesi alacağının 112.476,34 TL olarak kabul edilerek fazla ayrılan bu payın da şikayetçiye ödenmesine karar verilmiştir. Kararı, şikayetçi T.. B.. ve şikayet olunan Ş.. D.. vekilleri temyiz etmiştir.1-Dosyadaki yazılara, İcra Mahkemesince uyulan bozma ilamı doğrultusunda inceleme yapılıp karar verilmiş olmasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, şikayet olunan Ş.. D.. vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir.2-Şikayetçi T.. B.. A.Ş. Vekilinin Temyiz İtirazları Yönünden:Mahkemece, bozma ilamına uyulmuş, fakat gerekleri tam olarak yerine getirilmeden hüküm tesis edilmiştir. Daire'mizin 15.09.2011 tarih, 2011/394-350 esas ve karar sayılı bozma ilamında, sıra cetveli düzenlenirken haciz tarihinden sonra tahakkuk eden alacakların dikkate alınamayacağı, haciz tarihindeki vergi alacağı aslı belirlenerek satış tarihine kadar işlemiş faizinin hesaplamaya dahil edilebileceği ve ayrıca 6183 sayılı Kanunun 102 ve devamı maddelerine göre zamanaşımının gerçekleşip gerçekleşmediğinin hususu üzerinde durulması gerektiği belirtilmiştir. Uyulan bozma ilamının gereklerine uygun şekilde, vergi alacağının hangi tarihte doğduğu tereddüte yer vermeyecek şekilde saptanıp, yukarıda anılan yasa hükümlerine göre zamanaşımının gerçekleşip gerçekleşmediğinin belirlenmesi gerekirken, bu husus üzerinde hiç durulmadan hüküm tesis edilmiştir. Öte yandan, alınan her iki bilirkişi raporunda hesaplanan vergi alacağı arasında fahiş fark olup, raporlara yapılan itirazlar karşılanmamış ve çelişki giderilmemiştir.Bu durumda mahkemece, konusunda uzman bir bilirkişi heyeti seçilerek bozma ilamında değinilen ve yukarıda izah edilen hususlar doğrultusunda açıklamalı, gerekçeli ve denetime elverişli bir rapor alındıktan sonra oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, bozma ilamı gerekleri tam olarak yerine getirilmeden, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ:Yukarıda (1) no'lu bentte açıklanan nedenlerle şikayet olunan Ş.. D.. vekilinin temyiz itirazlarının reddine, (2) no'lu bentte açıklanan nedenlerle şikayetçi T.. B.. A.Ş. vekilinin diğer temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, bu şikayetçi yararına BOZULMASINA, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 31.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.