MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki alacak davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R-Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi iken üyelikten ayrıldığını, bunun mahkeme kararı ile belirlenmiş olduğunu, müvekkilinin doğrudan kooperatife yaptığı aidat ödemeleri dışında kooperatin borcu nedeni ile icra dairesine ve kullanılan kredi nedeni ile de bankaya ödeme yaptığını, ayrıca PTT havalesi yolu ile de ödeme yaptığını ileri sürerek, yaptığı ödemelerin ödeme tarihlerinden itibaren yasal faizi ile bunun kabul edilmemesi halinde 11.09.2008 tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsilini talep ve dava etmiştir.Davalı kooperatif vekili, alacağın muaccel olmadığını, ayrılan ortaklarla ilgili ödemelerin ertelenmesine karar verildiğini, davacının iddia ettiği kadar ödeme yapmadığını, üçüncü kişilere yapılan ödemelerin aidattan sayılamayacağını, konut kredisinin davacının tercihi olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece yapılan yargılama sonunda, davanın kısmen kabulü ile 17.000,00 TL'nin 11.09.2008 tarihinden itibaren yasal faizi ile tahsiline karar verilmiş, davalı vekilinin temyizi üzerine,Dairemizin 17.04.2012 gün ve 1174 E., 2900 K. sayılı ilamı ile mahkeme kararı bozulmuştur.Mahkemece Dairemizin bozma ilamına uyularak bilirkişi kurulundan ek raporlar alınmış ve yapılan yargılama sonunda, davacının davalı kooperatifin üyesi iken 2007 yılında ortaklıktan istifa ettiği, kooperatifin 2007 yılı bilançosunun 10.08.2008 tarihli genel kurulda görüşülüp 10.09.2008 tarihinde kesinleştiği 17.01.2004 tarihinde yapılan genel kurulda ortaklara yapılacak ödemelerin 3 yıl ertelenmesi kararı alındığı, ancak daha sonraki genel kurullarda bu hususta bir karar alınmadığı, erteleme kararının 17.01.2007 tarihine kadar geçerli olduğu, davacının ortaklıktan ayrılma tarihine kadar gerek doğrudan ve gerekse icra dosyalarına yaptığı toplam ödemenin 26.154,00 TL olduğu, bu ödemelerin içinde kullanılan kredi nedeni ile bankaya yapılan geri ödemelerin bulunmadığı, zira kredinin davacının kişisel borcu olduğu ve tefrik edilmesi gerektiği, davacının davalıdan genel gider payıda tenkis edilince taleple bağlı kalınarak davacının alacağının 25.652,00 TL olduğu gerekçesiyle davanın kabulü ile bu miktarın 17.000,00 TL'sine 11.09.2008 tarihinden, bakiye kısmına ise 08.11.2013 tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmek suretiyle davalı kooperatiften tahsiline, bankaya yapılan ödemelerle ilgili alacak talebinin tefrik edilerek ayrı bir esasa kaydedilmesine karar verilmiştir.Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.1)Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı doğrultusunda inceleme yapılıp hüküm verilmiş olmasına, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, bozmanın kapsamı dışında kesinleşmiş olan yönlere ilişkin temyiz itirazları incelenemeyeceğine göre, davalı kooperatif vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.2)Mahkemece 22.12.2011 gün ve 2010/358 E., 2011/497 K. sayılı kararla davanın kabulüne karar verilmiş, davalı vekilinin temyiz talebi üzerine Dairemizin 17.04.2012 gün ve 2012/1174 E., 2012/2900 K. sayılı ilamı ile mahkeme kararı bozulmuştur. Bozma kararından sonra davacı vekili 06.09.2013 tarihinde davasını toplam 32.500,00 TL olarak ıslah etmiştir. 04.02.1948 gün ve 1944/10, 1948/3 K. sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme kararı uyarınca ıslahın HMK'nın 177/1. (HUMK-84) maddesi, gereğince bozmadan sonra yapılması mümkün değildir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16.03.2005 gün ve 2005/13-97 E., 2005/150 K. sayılı karar da aynı yöndedir.Hal böyle olunca Mahkemece açıklanan hususlar dikkate alınıp, değerlendirilerek uygun sonuç dairesince bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı düşüncelerle yazılı şekilde karar verilmede isabet görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.