Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2321 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 8482 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki genel kurul kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. Davacı vekili, müvekkillerinin davalı kooperatifin üyesi olduklarını, davalı kooperatifin 298 üyesi olduğunu ve ... olmak üzere iki ayrı arazisi bulunduğunu, müvekkilleri dışındaki üyelere 2 adet konut verilmesine rağmen müvekkillerine...deki araziden konut verilmek istenilmediğini, 2005 yılında konutlar için kur'a çekildiğini fakat müvekkillerinin kur'a ya dahil edilmediğini ve bu kur'a işleminin iptali için dava açıldığını, davalı kooperatifin 21.06.2008 tarihli genel kurulu'nun 8. maddesi ile müvekkillerine... arazisinde konut yerine tazminat verilmesine karar verildiğini, müvekkillerinden şimdiye kadar ... için aidat alınmadığı için tazminat miktarının çok düşük çıkacağını, bu durumunun üyeler arasında eşitiszliğe yol açacağını savunarak, davalı kooperatifin 21.06.2006 tarihli genel kurulunun 8. maddesinin iptali ile 2005 yılında yapılan kur'a çekiminin müvekilleri için de iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davacılar, ... ve ...ın 09.09.2013 havale tarihli dilekçeleri ile davalarının feragat etmişlerdir.Davalı vekili, davacıların bir kısmının muhalefet şerhi vermediğini, davanın haksız olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacıların bir kısmının 18.06.2005 tarihli kura çekiminin iptali için açtıkları davanın...Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2005/471 esas 2008/671 karar sayılı kararı ile davacıların da dahil olduğu 37 ortağa Sarıyer'de konut tahsis edilip edilmeyeceğine ilişkin uyuşmazlığın kesin bir sonuca bağlanmamış olmasına rağmen bu grubun dışlanarak kura çekilmesinin eşitlik ilkesine aykırı görüldüğü, ayrıca ...arsasında da hak sahibi bulundukları belirlenen 37 üyeye kuraya katılmama imkanı verilmemesi nedeni ile 18.06.2005 tarihli kura çekim ve tahsis işleminin iptaline karar verildiği ve kararın kesinleştiği, kooperatifin 21.06.2008 tarihli genel kurulun toplantı gündeminin 8. maddesinde '' .... 'de konut tahsis edilemeyen 37 üyeye Yargıtay'ın 06.11.2003 tarih ve 2005/3950 E, 2003/10496 K sayılı hükmüne göre hesaplanacak meblağın tazminat olarak ödenmesi için yönetim kuruluna yetki verilmesinin" kabul edildiği, davacılar dışındakilere 2. konut verilmesine rağmen davacılara bu hakkın tanınmamasının, /bunun yerine konut bulunmadığından bahisle tazminat verilmesine karar verilmesinin, eşitlik kuralına aykırı olduğu, davacılardan ..... ve....yılı Kooperatfiler Kanunu'nun 53. maddesi gereğince iptali talep edilen toplantıda hazır bulunmadıkları, hazır bulunan davacılardan ...'ün ise muhalefet dilekçesinde imzası bulunmadığı, davacılar ... ve ...'ın davalarından feragat ettiği gerekçesiyle, adı geçen davacılar yönünden davanın reddine, diğer davacılar yönünden ise 21.06.2008 tarihli genel kurulda alınan 8 no'lu kararın iptaline karar verilmiştir.Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.2) Davacı vekili dava dilekçesinde, genel kurul kararının iptali ile birlikte 18.06.2005 tarihinde yapılan kur'a çekiminin de iptalini istemiştir. 6100 sayılı HMK'nın 297/2 maddesinde "Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir" hükmü düzenlenmiştir. Mahkemece, adı geçen hüküm gereğince davacı vekilinin kur'a ile ilgili talebi hakkında olumlu ya da olumsuz bir karar verilmesi gerekirken, bu konuda hüküm kurulmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06.04.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.