Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2237 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 6490 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Gölcük 2. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 18/06/2013NUMARASI : 2013/53-2013/401Taraflar arasındaki tazminat davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R-Davacı arsa sahibi vekili, davalı yükleniciyle müvekkili arasında tarihsiz bir arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, buna göre davacıya ait Kocaeli İli, Bölük İlçesi, 249 ada, 93 parselde kayıtlı taşınmaza inşaat yapılacağını ve binadan 2. normal kat ve çatı arasının 14.05.2009 tarihine kadar teslim edileceğini, ancak davalının bağımsız bölümleri halen dahi teslim etmediğini, yaptırılan tespitte eksik ve kusurlu işlerin bedelinin 16.450,00 TL olarak saptandığını ileri sürerek, şimdilik 10.000,00 TL eksik ve kusurlu işler bedeli ile davaya kadar oluşan gecikme tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiş, 13.10.2010 tarihli dilekçesinde, talebini 9.680,00 TL arttırarak 19.680,00 TL olarak ıslah etmiştir.Davalı, davacıya bağımsız bölümlerini 12.05.2009 tarihinde teslim ettiğini, davacının 7 m²'lik kömürlüğünü inşaat ruhsatı olmadığı için yapamadığını, yaptığı 2 adet kömürlükten davacıya ait olanını 6.000,00 TL'ye kendisinin satın aldığını, bu konudaki talebin mükerrer olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davacı vekili ve davalının temyizi üzerine Dairemizin 21.09.2012 tarih ve 3384 E.,5349 K. sayılı ilamıyla, mahkemece alınan iki adet bilirkişi raporu dışında, davacının yaptırmış olduğu tespit sonucu alınan raporun da dosya arasında mevcut olduğu, mahkemece ilk bilirkişi raporunun karara dayanak yapıldığı, bu rapora vaki itirazlar üzerine, mahkemece ek rapor alındığı, sonrasında ise yeniden keşif yapılarak ikinci bilirkişi raporu düzenlendiği, birinci rapor ile ikinci bilirkişi raporunun farklı sonuçlara ulaştığı ve tüm raporların birbirleriyle çelişkili olduğu, bu haliyle dosya arasındaki üç rapor da birbiriyle çeliştiği ve bu çelişkiler giderilmediği gibi, itiraza uğrayan ilk bilirkişi raporunun, gerekçesi de yeterince açıklanmadan hükme esas alınmasının usul ve yasaya aykırı olduğu, mahkemece gerektiğinde mahallinde yeniden keşif icra olunarak seçilecek konusunda uzman bilirkişi heyetinden önceki raporlar arasındaki çelişkinin dayanakları da gösterilerek giderilmesi ve raporlara vaki itirazları da karşılayan açıklamalı, gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınarak oluşacak uygun sonuç dairesinde karar verilmesi gerektiği belirtilerek taraflar yararına bozulmuştur.Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda, yapılan keşif sonucu düzenlenen bilirkişi raporuna göre, dava konusu binada bazı imalat kusurları ile eksik yapılan işlerin bulunduğu, davaya konu taşınmazın davacıya verilmesi gereken bölümlerinin davacıya geç teslim edildiği, bu sebeple sözleşmede belirtilen teslim tarihi ile dava tarihi arasında kira kaybı hakkı doğduğu, 14.05.2009 tarihi ile dava tarihi arası kira alacağı olan 6.697,50 TL ve 12.982,50 TL eksik işler olmak üzere toplam 20.197,50 TL alacağın bulunduğu, bilirkişi raporunun denetime imkan verir şekilde açık ve eski raporlar arasındaki çelişkiyi giderir şekilde tanzim edilmiş olduğu, önceki ilamda ıslah tarihinden itibaren faize hükmedilmesi, buna ilişkin temyiz ve bozma olmaması nedeni ile alacak miktarı bakımından ıslah tarihinden itibaren faiz uygulanmasına karar verildiği gerekçesiyle, davanın kabulü ile 6.697,50 TL gecikme tazminatı bedeli ve 12.982,50 TL eksik iş bedeli olmak üzere toplam 19.680,00 TL'nin ıslah tarihi olan 13.10.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir.2- Davalı vekilinin kömürlük bedeli ile ilgili temyiz itirazlarına gelince; davacı vekili dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 10.000,00 TL üzerinden gecikme tazminatı ve eksik işler bedeli talebinde bulunmuş, dayanak olarak da tespit raporunu esas almıştır. Kömürlük bedeli, anılan tespit raporunda 1.100,00 TL olarak belirlenmiş, 11.05.2010 tarihli birinci ve 23.09.2010 tarihli ek raporda kömürlük için 800,00 TL değer belirlenmiş olup, davacı tarafça kömürlük için belirlenen bu miktarlar esas alınarak dava ıslah edilmiştir. Bu durumda mahkemece, kömürlük yapımıyla ilgili olarak, davacının kabulünde olan 800,00 TL üzerinden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, talebi aşar nitelikte, kömürlüğü bulunan daire ile kömürlüğü bulunmayan daire arasındaki değer farkı üzerinden hesaplanan 6.000,00 TL'nin kabülüne karar verilmesi doğru olmamıştır.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 24.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.