MAHKEMESİ : Ankara 7. İcra Hukuk MahkemesiTARİHİ : 12/02/2013NUMARASI : 2011/575-2013/112Taraflar arasındaki asıl ve birleşen dosyalarda sıra cetveline şikayetin yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen 2011/590 E. dosyada şikayetin reddine, birleşen 2011/602 E. dosyada şikayetin kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl dosyada şikayetçi vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R-Asıl dosyada şikayetçi A.. E.. vekili, müvekkilinin icra dosyalarından, dava dışı borçlu firmanın Ziraat Bankası Genel Müdürlüğü'nde bulunan doğmuş ve doğacak hak ediş alacakları üzerine haciz koymak amacıyla göndermek istedikleri 89/1. haciz ihbarnamelerinin İcra Müdürlüğü'nce doğacak alacaklara haciz konamayacağı gerekçesiyle reddedilmesi üzerine, sadece doğmuş alacaklara haciz konulması talebiyle dört ayrı tarihte haciz ihbarnamesi gönderdiklerini, alacak doğduktan sonra gönderdikleri 06.01.2009 tarihli haciz ihbarnameleri dikkate alınarak sıra cetvelinin üç ve dördüncü sırasında yer aldıklarını, oysa sıra cetvelinin ilk iki sırasında yer alan şikayet olunanların dosyasından, henüz alacak doğmadan, doğacak alacaklara haciz konması talebini içeren 89/1 haciz ihbarnamesi gönderildiğini, 89/1 haciz ihbarnamesi ile henüz doğmamış alacaklara haciz konulamayacağını, bu sebeple şikayet olunanların hacizlerinin geçersiz olduğunu ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir. Birleşen 2011/590 E. Sayılı dosyasında şikayetçi A.. Kardeşler Ltd. Şti.vekili, müvekkilinin dosyasından konulan haciz tarihinin, şikayet olunan alacaklıların haciz tarihinden önce kesinleştiğini, birinci sırada yer alan şikayet olunanın K.. Ltd. Şti'nin 89/1. haciz ihbarnamesi ile koyduğu haciz kapsamında alacağı 11.900,00 TL olduğu halde, sıra cetvelinde kendisine 17.390,30 TL pay ayrıldığını, üçüncü ve dördüncü sırada yer alan ve garameye girdiği belirtilen dosyalara ne miktar para isabet ettiğinin sıra cetvelinde belirtilmediğini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir. Birleşen 2011/602 E sayılı dosyada şikayetçi G... Yapı Ltd Şti vekili, müvekkiline ait Ankara 29.İcra Müdürlüğü'nün 2008/11495 ve11496 E. sayılı dosyalarından aynı tarihte haciz konulmasına rağmen, 2008 /11496 Esas sayılı dosyasına sıra cetvelinin ikinci sırasında yer verildiği halde diğer dosyasının sıra cetveline alınmadığını, bu dosyanın da üçüncü sırada yer alması gerektiğini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir. Asıl ve birleşen 2011/590 E.sayılı dosyada şikayet olunan K.. Ltd. Şti vekili, müvekkilinin haczinin ilk ve kesin haciz olduğunu, ayrıca satım bedelinin icra veznesine girdiği tarih itibariyle müvekkilinin dosya kapak hesabının çıkartıldığını ve bu tarih itibariyle alacaklarının 17.390,30 TL olduğunu savunarak, şikayetlerin reddini istemiştir. Asıl ve birleşen 2011/590 Esas sayılı dosyalarda şikayet olunan G.. Yapı Ltd Şti vekili ile birleşen 2011/602 Esas sayılı dosyadaki şikayet olunan A.. E.. vekili, şikayetin reddini istemiştir. Birleşen 2011/590 E. sayılı dosyadaki diğer şikayet olunanlar H. H. B. ile T... Ltd. Şti, şikayete cevap vermemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, asıl şikayet yönünden, şikayetçinin İcra Müdürlüğü'nden doğacak alacakları da kapsayacak şekilde haciz müzekkeresi gönderilmesini istediği, bu talebin kabul görmemesi üzerine İcra Mahkemesi'ne şikayette bulunulduğu ancak Ankara 3. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2008/1008 Esas, 939 Karar sayılı kararı ile şikayetin reddine karar verildiği, buna göre bu konudaki uyuşmazlık daha evvel değerlendirilmiş olduğundan, gönderilen haciz ihbarnamelerinin sadece doğmuş alacaklar ile sınırlı olarak gönderilmiş sayılması gerektiği, doğacak alacakları kapsayan herhangi bir haciz ihbarnamesinin mevcut olmadığı, bu sebeple şikayetçinin haciz tarihinin her iki dosyası için 12.01.2009 olduğu; birleşen 2011/590 E. sayılı dosya yönünden, İİK'nun 138. maddesi gereğince paranın icra veznesine girdiği tarih itibariyle dosya kapak hesabı çıkartılarak ulaşılan alacak miktarının sıraya alınması gerektiği, ihtiyati hacizler yönünden her dosyada ihtiyati hacze karar verilen ana para miktarı esas alınarak takibe geçildiği, takiplerde ihtiyati hacze konu olmayan bir ana para tutarının bulunmadığı; birleşen 2011/602 esas sayılı dosya yönünden ise, şikayetçi G... Yapı Malzemeleri Tic Ltd Şti'nin Ankara 29. İcra Müdürlüğü'nün 2008/11495, 2008/11496, 2008/13696 ve 2008/15165 sayılı dosyalarında alacaklı olarak yer aldığı, bunlardan 2008/11496 ve 2008/13696 sayılı dosyalara sıra cetvelinde yer verildiği, diğer iki dosyaya yer verilmediği ancak, haciz tarihleri 24.10.2008 ve 05.01.2009 tarihleri itibariyle belirtilerek, 2008/11495 ve 2008/15165 sayılı takip dosyalarının da sıra cetvelinde yer alması gerektiği, asıl ve birleşen 2011/590 E., sayılı dosyalardaki şikayetlerin reddine, birleşen 2011/602 E. sayılı dosyadaki şikayetin kabulü ile sıra cetvelinin iptaline karar verilmiştir.Kararı, asıl dosyada şikayetçi vekili temyiz etmiştir.Asıl dosyada şikayet, sıra cetveline ilişkindir. Borçlunun üçüncü kişilerdeki mal, alacak ve diğer haklarının haczi İİK’nın 89. maddesi çerçevesinde mümkün kılınmıştır. Bu hükümle, üçüncü kişiye haciz ihbarnamesi tebliğ edilmek suretiyle söz konusu mal, alacak ve hakların haczine imkân tanınmış, tebliğ edilen haciz ihbarnamelerine üçüncü kişinin itiraz yolu açık tutulmuştur. Kendisine birinci haciz ihbarnamesi gönderilen kimsenin, bu haciz ihbarnamesine itiraz etmemesi halinde, mal yedinde ve borç zimmetinde sayılır. Üçüncü kişinin ihbarnameye süresi içinde itiraz etmesi halinde, usulüne uygun bir haczin varlığından bahsedilemez. Elinde borçluya verilmesi gereken bir mal ya da para bulunan üçüncü kişinin, gerçeğe aykırı itirazı halinde dahi hacizden söz edilemez ve alacaklının hakları ancak aynı yasanın 89/4 ve 120/2. maddeleri çerçevesinde korunabilir. Borçlunun üçüncü kişi ile arasındaki bir hukuki ilişkiye dayanan henüz doğmamış olmakla beraber doğması muhtemel alacakları için İİK.nın 89. maddesine göre haciz ihbarnamesi gönderilebilir. Üçüncü kişilerde hak ve alacakların ne şekilde haczedilebileceği anılan maddede gösterilmiştir. Bu yola tevessül etmeden, sadece haciz tezkeresi ile konulan haciz aynı Yasa'nın 88. maddesi kapsamında menkul haczi olarak nitelendirilebilir ve ancak mevcut bir hak ve alacak üzerine konulabilir; bir diğer ifade ile üçüncü kişi nezdinde doğacak (beklenen) alacakların tezkere yazılması suretiyle haczi mümkün değildir. Öte yandan bu yöntemde üçüncü kişinin itirazına ilişkin bir düzenleme de bulunmamaktadır. Haciz ihbarnameleri ile borçlunun borçlusu konumundaki üçüncü kişinin elinde o anda bulunan mal, alacak ve diğer hakların haczedilmesi mümkün olduğu gibi, borcun tamamen ödenmesine kadar geçecek sürede (aylık kira bedeli, emekli ikramiyesi ve yüklenici lehine tahakkuk eden hak edişler vb. gibi) üçüncü kişi nezdinde oluşacak alacakların da haczine olanak tanınmıştır. Anılan yasa hükümlerinin uygulanmasından vazgeçilerek, bir diğer ifade ile haciz ihbarnamesi göndermek yerine müzekkere ile alacak üzerine haciz konulması aynı Yasa'nın 88. maddesinde düzenlenen menkul haczi hükümlerine tabidir. Diğer yandan, üçüncü kişi nezdinde bulunan alacak için haciz talebi halinde, haciz tarihi belirlenirken gözetilecek tarih, haciz yazısının yazıldığı tarih değil, üçüncü kişiye ulaşıp, kayda işlendiği tarihtir. Para ya da alacak hacizlerine ilişkin işlemler, kural olarak İİK'nın 88. maddesi hükmü uyarınca menkul mal haczini düzenleyen hükümlere göre yapılır. Borçluya ait nakit parayla karşılaşan icra memuru, İİK'nın 88. maddesi hükmü çerçevesinde bu parayı haczedebilir. Üçüncü kişinin elindeki bir paranın İİK’nın 89. maddesine göre değil de, taşınır hacizlerine ilişkin 88. maddesine göre haczedilmesinde, tıpkı taşınırlarda olduğu gibi, paranın somut olarak üçüncü kişi elinde mevcut olması gerekir. Henüz mevcut olmayan bir paranın taşınır hükümlerine göre haczine yasal olanak bulunmamaktadır. Bu bakımdan üçüncü şahıstaki para alacağının da anılan 110. madde hükmüne kıyasen hacizden itibaren bir yıllık süre içerisinde icra dosyasına celbinin istenmesi gerekir. Aksi halde haciz düşer (Satış talebi, para hacizlerinde dosya celbinin istenmesi suretiyle yapılır.)Somut olayda, asıl dosyada şikayetçinin alacaklı olduğu Ankara 30. İcra Müdürlüğü'nün 2008/8007 ve 8008 E. sayılı dosyalarında, şikayetçi alacaklı vekilinin 17.09.2008 tarihinde doğmuş ya da doğacak alacak ayrımı yapmaksızın İİK'nın 89/1. maddesi uyarınca T.C. Ziraat Bankası A.Ş.'ne 1. haciz ihbarnamesi gönderilmesini talep ettiği, bu doğrultuda İİK'nın 89/1. maddesine uygun haciz ihbarnamesinin anılan bankaya gönderildiği ve 18.09.2008 tarihinde tebliğ edildiği, Ziraat Bankası A.Ş tarafından ise borçlunun her hangi bir hak ve alacağına rastlanmadığı gerekçesiyle haczin tatbikinin mümkün olmadığının bildirildiği, bankaca bu hacizlerin de sıraya alındığı, ancak hataen haciz ihbarnamesinin doğmuş alacaklar için gönderilmiş olduğunun kabulü ile, karşısına "doğmuş" açıklamasının yapıldığı, bankaca 04.12.2008 tarihinde tahakkuk eden hak ediş alacağının ilk haczi koyan dosya olduğu düşüncesiyle şikayet olunan K.. Elk. Pano Tabl. İmly. Tic. San. Ltd. Şti.'nin alacaklı olduğu Ankara 28. İcra Müdürlüğü'nün 2008/13176 E. sayılı dosyasına gönderildiği anlaşılmıştır. Yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda, doğacak alacaklar yönünden İİK'nın 89. maddesi uyarınca, haciz konulması mümkün olduğundan, haciz ihbarnamelerini sadece doğmuş alacaklarla sınırlı olarak gönderilmiş sayılması gerektiği yolundaki mahkeme gerekçesinde isabet bulunmamaktadır. Bu durumda mahkemece asıl dosyada şikayetçinin alacaklı olduğu 2008/8007 ve 8008 E. sayılı icra dosyalarındaki 18.09.2009 tarihinde konulan haczin ilk haciz olarak kabulü ile şikayetin kabulüne ve sıra cetvelinin iptaline karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçeyle yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olamıştır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, asıl dosyada şikayetçi vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, asıl dosyada şikayetçi yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine 21.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.