Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2134 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 1281 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTEMLİK ALAN : ... Vek. Av. ... DAVALILAR : 1-... Vek. Av. ...2-... Mirasçıları a- ...b- ... ve ...'a velayeten ...Vek. Av. ... Taraflar arasında görülen sıra cetveline itiraz davası sonucunda verilen hükmün bozulmasına ilişkin Dairemizin 16.06.2014 gün .... sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davacı vekili ile temlik alan vekilince istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü.- KARAR -Davacı vekili, görevsiz İcra Hukuk Mahkemesine sunduğu dava dilekçesinde,.... dosyasında düzenlenen 29.01.2007 tarihli derece kararının hatalı olduğunu, 1. sıradaki davalı ...'un alacaklı olduğu ..... dosyasında alacağın muvazaalı olduğunu, bir yıl işlem yapılmadığından dosyanın işlemden kaldırılması nedeniyle tüm hacizlerin düşmesi gerektiğini, 2. sıradaki yine davalı ...'un alacaklı olduğu .....sayılı dosyasında alacağın muvazaalı olduğunu, taşınmaza 03.02.2003 tarihinde haciz konulduktan sonra 6 ay işlem yapılmadığından .... 726. maddesi gereğince çek ile girişilen takip dosyasının zamanaşımına uğradığını, hacizlerin düşmüş sayılmasının gerektiğini, garame hesabında usul ve esasa uyulmadığını, vergi alacağı ile diğer ilk üç sıradaki alacağın garameye girmesi gerekirken, ilk iki sıradaki alacağın paylaştırılması sonrasında 3. sıradaki müvekkili alacağı ile 4. sıradaki vergi dairesi alacağının garame yapılmasının hatalı olduğunu, müvekkilinin alacağının, sıra cetvelinin düzenlendiği 29.07.2007 tarihinde 1.181.393,97 TL olduğunu ve bu miktar üzerinden yapılacak garamede 4. sıradaki Vergi Dairesi'ne 10.000,00 TL düşmesi gerekirken, 36.632,89 TL düştüğünü ileri sürerek, 29.01.2007 tarihli sıra cetvelinin iptaline ve 170.000,00 TL'nin müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Temlik alan ..., 18.01.2011 tarihli dilekçesi ile; temlikname gereğince, görülmekte olan davada davacının tüm dava ve talep haklarını temlik aldığını belirterek, bu aşamadan sonra davaya davacı-temlik alacaklısı sıfatıyla katılmasına karar verilmesine ve davanın kabulüne karar verilmesini istemiştir.Davalı ... ve davalı ... vekilleri, davanın reddini istemiştir.İcra Hukuk Mahkemesi'nce muvazaa nedenine dayalı sıra cetveline itiraz davalarında genel mahkemelerin görevli olduğu gerekçesiyle mahkemenin görevsizliğine karar verilmesi üzerine dosyanın gönderildiği mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve .../...S.2dosya kapsamına göre; ......... sayılı dosyasında dosya hesabının 13.04.2006 tarihi itibariyle 1.054.230,00 TL olarak yapıldığı ve sıra cetvelinde bu miktarın esas alındığı, oysaki, satış tarihi itibariyle hesaplamanın yapılması gerektiği, satış tarihi olan 17.02.2005 tarihi itibariyle dosya borcunun 802.436,48 TL olduğu, sıra cetvelinde satış masraflarının hesaplanmasında hataya düşüldüğü, satış masraflarının, 2.763,00 TL olduğu, sıra cetvelinde bu miktarın esas alınması gerektiği, sıra cetvelinde yer alan alacaklara satış tarihine kadar faiz yürütülerek bulunacak meblağın garameye tabi tutulması gerektiği, sıra cetvelinin haczi devam eden ilk kesin haciz dosyasından yapılmasının zorunlu olduğu, sıra cetvelinin ..... sayılı dosyasında düzenlendiği ve bu dosyada konan 21.01.2003 tarihli haczin, devam eden hacizlere göre 3. sırada olduğu,.... sayılı dosyasından yapılması gerektiği, davacı tarafın ikinci iddiasının, sıra cetvelinde ihale bedelinin sıra cetvelinin 1, 2, 3. sırasındaki alacaklar ile .... dosyalarının yer aldığı, oysaki, haciz tarihleri gözönüne alınarak sıralama yapıldığında ....sayılı dosyalarının sıralanması gerektiği, sıralama sırasında haciz tarih ve yevmiyelerine dikkat edilmediği, her ne kadar ilk devam eden haciz, ....s sayılı dosyasında konulmuş ise de bu dosya alacaklısı ile 2. ve 3. sıradaki haciz alacaklılarının sıra cetveline itiraz etmediği, sıra cetveline sadece....s sayılı dosyası alacaklısı vekilinin itiraz ettiği, sıra cetveline itiraz etmeyenler açısından sıra cetvelinin kesinleştiği, .... sayılı dosyası hesabı satış tarihi itibariyle değil daha sonraki bir tarih itibariyle yapılmış olduğundan muvazaanın kabul edilmesi gerektiği, ihale bedelinden artan 186.371,91 TL'nin, sıra cetveline itiraz eden ..... sayılı dosyası alacağı ile .... alacağı arasında garameten paylaştırılması gerektiği, yapılan garame hesabına göre ..... 23.690,33 TL, .... sayılı icra takip dosyasına 162.681,58 TL ödeme yapılması gerektiği belirtilerek, davanın kısmen kabulüne, sıra cetvelinin iptali ile ihale bedelinden artan 186.371,91 TL'nin sıra cetveline itiraz eden .... sayılı dosya alacağı ile ..... alacağı arasında garameten paylaştırılarak, yapılan garame hesabına göre ....i'ne 23.690,33 TL, .....sayılı takip dosyasına 162.681,58 TL ödeme yapılmasına, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine dair verilen karar, davalı ... vekilinin temyiz istemi üzerine Dairemizin 16.06.2014 tarih ve ..... sayılı ilamıyla diğer temyiz itirazlarının reddiyle, davalı ... vekilinin, sıra cetvelinin 1. sırasında yer alan ..... sayılı dosyası dosya kapsamından, haczin 22.01.2003 tarihinde konulduğu, ödeme emrinin 29.01.2003 tarihinde tebliğ edildiği, davalı tarafça 13.01.2005 tarihinde avansı yatırılarak, satış talep edildiği, bedeli paylaşıma konu taşınmazların 17.02.2005 tarihinde satıldığı anlaşıldığından davacı vekilinin icra .../...S.3müdürlüğünce 29.07.2005 tarihli eksik satış avansının verilen 7 günlük sürede yatırılmasına dair ihtara uyulmadığı yönündeki iddiasının sonuca etkili olmadığı, ..... Karar sayılı ilamı ile 28.02.2007 tarihinden sonra 1 yıldan fazla süre işlemde bulunulmadığı gerekçesiyle İİK'nın 78/4. maddesi gereğince.... sayılı dosyasında konulan hacizlerin kaldırılmasına karar verildiğinin anlaşıldığı, İİK'nın 78/4. maddesi, "haciz talebi kanuni müddet içinde yapılmaz veya geri alındıktan sonra bu müddet içinde yenilenmezse dosya muameleden kaldırılır." hükmünü, aynı Kanun'un 110. maddesi, "Bir malın satılması kanuni müddet içinde istenmez veya talep geri alınıpta bu müddet içinde yenilenmezse o mal üzerindeki haciz kalkar." hükmünü içermekte olduğu, buna göre kanuni müddet içinde haciz istenildikten sonra süresinde satış istenmemesi halinde takip düşmeyip sadece haczin düştüğü, İİK'nın 78/son madde hükmü gereğince yenileme ve yeniden harç yatırılmasının, takibin düşmesi hali için zorunlu olduğu, somut olayda, davalının ihtiyati haczi kesin hacze dönüşmüş olup, yukarıda açıklandığı gibi, haciz sonrasında süresinde satış istenip, avans yatırıldığından haczinin ayakta olduğu, Mahkemenin, aksi yöndeki kabulünde isabet bulunmadığı, öte yandan, muvazaa nedenine dayalı sıra cetveline itiraz davalarında iddia, kural olarak, borçlu ile davalı alacaklının anlaşmalı (muvazaalı) biçimde borç ilişkisi oluşturarak, diğer alacaklılardan mal kaçırma amacı güttükleri noktasında olduğu, bunun için muvazaalı muamelenin borçlandırıcı işleme göre yapıldığı tarih önem taşıdığı, muvazaadan söz edilebilmesi için, kural olarak, muvazaalı tasarrufun, diğer alacaklı lehine yapılan borçlandırıcı işlemden sonraki tarihi taşıması gerektiği, diğer anlatımla, muvazaadan söz edilebilmesi için, kural olarak, muvazaalı olduğu ileri sürülen alacağın, kendisinden mal kaçırıldığı iddia edilen alacaktan daha sonra veya yakın tarihlerde doğmuş olması, diğer anlatımla kural olarak muvazaalı tasarrufun, diğer alacaklı lehine yapılan borçlandırıcı işlemden sonraki tarihi taşıması gerektiği, takip işlemlerinin hızlandırılması, İİK’nın 20. maddesi uyarınca sürelerden feragat ve haczin borçlunun beyanı üzerine konulmasının tek başına muvazaayı gösteren vakıalar olmadığı, muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz davalarında ispat yükünün, davalı alacaklıda olduğu, davalı alacaklının alacağının varlığını ve miktarını, takipten önce düzenlenmiş ve üçüncü kişilere karşı da ileri sürülebilecek nitelikte olan usulüne uygun, birbirini doğrulayan yazılı delillerle kanıtlaması gerektiği, her zaman düzenlenmesi mümkün olan çek ve bononun, alacağın varlığını ispatlamaya tek başına yeterli olmadığı, senetler, faturalar ve çeklerin ancak tarafları ve onların cüz'i ve külli halefleri yönünden kesin delil niteliğinde olup, temel ilişkinin ve kambiyo ilişkisinin dışında kalan davacı üçüncü kişi bakımından bu nitelikte bir ispat vasıtası olarak kabul edilemeyeceği, öte yandan, alacağın miktarına göre diğer tarafın açık muvafatı bulunmadığı sürece tanık dinlenemeyeceği ve tanık beyanını dayalı olarak hüküm kurulamayacağı, davalı alacaklının savunma ve delilleri çerçevesinde alacağın gerçek olup olmadığının tartışılması, davalı ile borçlu arasındaki hukuki ilişkinin ve davalının alacağının doğum tarihinin değerlendirilmesi, sonucuna göre karar verilmesi gerektiği, hem sıraya ve hem de alacağın esas ve miktarına yönelik itirazların birlikte ileri sürülmesi halinde kural olarak, önce sıraya yönelik uyuşmazlığın çözülmesi, bu itirazın yerinde olmadığının anlaşılması halinde ise davalı alacağının varlığının ve miktarının incelenmesi gerektiği, buna göre mahkemece, açıklanan ilkeler çerçevesinde davalının 1. sıradaki alacağına ilişkin davacının sıraya yönelik şikayetinin reddi ile davacının muvazaa iddiası üzerinde durulup, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçeyle sonuca ulaşılmasının doğru olmadığı belirtilerek davalı ... yararına bozulmuştur..../...S.4Bu kez, davacı şirket vekili ile temlik alan ... vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.1-Temlik eden davacı vekilinin karar düzeltme istemi yönünden;Dosya kapsamından, davacının tüm dava ve talep haklarını, ...'na temlik ettiği anlaşılmıştır.Davacı şirketin, artık dava konusu ile ilgili tüm haklarını, bu arada karar düzeltme hakkını kullanmakta hukuki yararının bulunmadığı anlaşıldığından karar düzeltme isteminin reddine karar vermek gerekmiştir.2-Temlik alan ... vekilinin karar düzeltme istemine gelince;Yargıtay ilamında belirtilen gerektirici sebeplere göre, HUMK'nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temlik eden davacı vekilinin karar düzeltme isteminin, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temlik alan ... vekilinin karar düzeltme isteminin REDDİNE, 08,40'ar TL harç ve takdiren 261,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyen ...'ndan alınarak Hazine'ye gelir kaydedilmesine, davacı şirketçe yatırılan harcın iadesine, 05.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.