Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 2005 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 4989 - Esas Yıl 2015
Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki sıra cetveline itiraz davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Davacı vekili, İstanbul 9. İcra Müdürlüğü'nün 2010/19272 esas sayılı dosyasında düzenlenen 13.09.2011 tarihli sıra cetvelinde, müvekkilinin birinci sırada yer alması gerekirken davalının yazıldığını, ayrıca davalının alacağının esasına itiraz ettiklerini, davalının alacağını ispat etmesi gerektiği ileri sürerek müvekkilinin birinci sıraya yazılıp, payın müvekkiline ödenemesini istemiştir.Davalı vekili, müvekkilinin alacağının borçlu ile ticari ilişkiden kaynaklanadığını savunarak davanın istemişlerdir.Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; davalı alacağının, dava dışı borçlu ile yapılan satım sözleşmesinden kaynaklandığı, bu hususun usulüne uygun tutulan davalı defterlerinden ve vergi dairesinin yazısından da anlaşıldığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.Davada, davacı sıra cetvelindeki davalı alacağının hem sırasına hem esasına itiraz etmiştir. Bu tür davalarda öncelikle sıraya ilişkin şikayet hususu değerlendirilip daha sonra esasa ilişkin itiraz değerlendirilmelidir.(Dairemizin 2011/836 E - 2614 K sayılı kararı). Bununla birlikte sıra cetveli diğer alacaklılar tarafından haklarının kullanılmasını sağlayacak açıklıkta da olmalıdır. (Yargıtay 19. Hukuk Dairesi'nin 2009/9994 E - 11463 K sayılı kararı). Mahkemece, bu ilkelere aykırı olarak değerlendirme yapılıp davanın reddine karar verilmişse de; dava konusu İstanbul 9. İcra Müdürlüğü'nün 2010/19272 esas sayılı dosyasında düzenlenen 13.09.2011 tarihli sıra cetvelinde, davalının icra dosyasının esas numarası 2010/19272 olmasına rağmen davalı dosyası için sıra cetvelinde 2009/19272 yazıldığı, davalının icra dosyasında 02.09.2010 tarihli takip talebinde 19.537,38 USD ve 223,65 TL talep edilmiş olmasına rağmen sıra cetvelinde davalı alacağı için, fahiş artış sebebi anlaşılamayan şekilde 4.447.070,05 TL yazıldığı, davacı icra dosyasının esas numarası 2010/29015 olmasına rağmen davalı dosyası için sıra cetvelinde 2010/19272 yazıldığı, haciz tarihi 25.11.2010 olmasına rağmen 22.11.2010 yazıldığı tespit edilmiştir. Sıra cetveli bu hali ile gerekli açıklıkta olmadığı gibi denetime de elverişli değildir. Bununla birlikte, dava konusu sıra cetveli borçluya ait iki ayrı makinanın satışı sonrası elde edilen paranın dağıtımı için düzenlenmiştir. Her iki taşınır için de hacizler ayrı ayrı değerlendirilip buna göre sıra oluşturulması gerekeceğinden, her iki makina için ayrı ayrı sıra cetveli yerine tek sıra cetveli düzenlenmesi de yerinde olmamıştır. Mahkemece, değinilen husular nazara alınmadan aksi yönde hüküm tesisi yerinde olmamış, bozmayı gerektirmiştir.../..2)Bozma nedenine göre, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, diğer temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına,, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 30.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.