Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1848 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 8276 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : İstanbul 24. Asliye Ticaret MahkemesiTARİHİ : 03/10/2012NUMARASI : 2011/256-2012/200Taraflar arasında görülen tazminat davası sonucunda verilen hükmün bozulmasına ilişkin Dairemizin 03.06.2013 gün ve 2013/3109 esas, 2013/3722 karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü.- KARAR - Davacı vekili, taraflar arasındaki hizmet sözleşmesinin davalı tarafça sebepsiz olarak feshedildiğini ileri sürerek, sözleşmenin yerine getirileceği inancı ile yapılan giderler için 5.000,00 TL, mahrum kalınan kâr için 5.000,00 TL olmak üzere toplam 10.000,00 TL maddi ve 10.000,00 TL manevi tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, sözleşmeye göre müvekkilinin üç ay önceden bildirme koşulu ile fesih hakkının bulunduğunu, olumsuz zarar ile yoksun kalınan kârın bir arada istenemeyeceğini ve manevi tazminat koşullarının oluşmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, taraflar arasındaki sözleşmeye göre; üç ay önceden bildirimde bulunmak koşuluyla davalı tarafa sözleşmede sayılmayan nedenlerle de fesih hakkı tanındığı, davalı tarafın sözleşmenin 9/b maddesine dayanarak ve süre koşuluna uyarak sözleşmeyi feshettiği, haklı bir neden koşulu öngörülmediği gerekçesiyle davanın reddine dair verilen karar davacı vekili tarafından temyiz istemi üzerine Dairemizin 03.06.2013 tarih ve 2013/3109 E. -3722 K. sayılı ilamıyla bozulmuştur.Bu kez, davalı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur. 1-Yargıtay ilamında belirtilen gerektirici sebeplere göre, HUMK'nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir. 2-Dava, taraflar arasında düzenlenen hizmet sözleşmenin haksız feshi nedeniyle davacının uğradığı maddi ve manevi zararın tazmini istemine ilişkindir. Taraflar arasındaki sözleşmenin 9/b maddesi “Müşteri, işbu sözleşmede belirtilmeyen bir gerekçeyi ileri sürerek sözleşmeyi sona erdirmek istediği takdirde, asgari 3 ay önceden noter marifetiyle feshi ihbar yapabilir…” hükmünü haizdir. Sözleşmenin feshe ilişkin diğer hükmüyle birlikte konu ele alındığında, sözleşmede bazı fesih nedenlerinin ayrıca belirtildiği, 9/b maddesinde ise fesih nedenlerinin bunlarla sınırlı olmadığı, başka bir gerekçe ile de fesih yoluna gidebileceğinin bazı koşullar getirilerek kararlaştırıldığı görülmektedir. Bu itibarla anılan hükümde, deyim yerindeyse ilgili tarafa keyfi fesih hakkının tanındığını kabule imkan bulunmamaktadır.O halde diğer durumlarda olduğu gibi somut olayda da davalının fesih için fesih ihbarının yapıldığı tarihte doğmuş olmak kaydıyla bir sebep göstermesi ve tazminatla sorumlu olmaması için de bu sebebin haklı olması gerekmektedir.Hükme esas alınan bilirkişi raporunda davalı tarafından yargılama aşamasında usulüne uygun olarak ileri sürülen fesih nedeniyle ilgili yeterli bir incelemenin yapılmadığı anlaşılmıştır. Bu durumda mahkemece, yargılama aşamasında davalı tarafından fesih ihtarında belirtilmeyen ancak yargılama aşamasında usulüne uygun olarak sürülen fesih sebebini açıklatmak, bunu kanıtlayıcı delilleri ibraz ettirerek konusunda uzman birilirkişi kurulu seçilerek davalının fesih ihtarı ve sonradan ileri sürdüğü fesih nedeni ve taraflar arasındaki sözleşme maddeleri kapsamı da birlikte değerlendirilerek, öncelikle davalı tarafından sözleşmenin feshinin haklı olup olmadığı, haklı ise tazminat talepleriyle ilgili şartların oluşup oluşmadığı üzerinde durularak açıklamalı, gerekçeli ve denetime elverişli rapor alınarak oluşacak uygun sonuca göre bir karar verilmesi gerekir.Kararın anılan nedenlerle bozulması gerekirken, yazılı şekilde bozulmasına karar verilmesi doğru görülmediğinden Dairemizin 03.06.2013 tarih ve 2013/ 3109 esas 2013/3722 karar sayılı bozma ilamının kaldırılarak kararın izah edilen değişik gerekçeyle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer karar düzeltme istemlerinin reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 03.06.2013 tarih, 2013/ 3109 esas ve 2013/3722 karar sayılı bozma kararının kaldırılarak mahkeme kararının (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 12.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.