Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 176 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 4764 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin üyesi olduğunu, davalı kooperatifçe hiçbir ihtar yapılmaksızın 2001 yılından başlayacak şekilde geriye dönük olarak gecikme cezası tahakkuk ettirildiğini, davalı tarafından müvekkiline 31.12.2004 tarihine kadar aidat borcu ve gecikme cezası olmadığına dair belge verildiğini, müvekkilinin 25.12.2007 tarihinde tüm borçlarını ödediğini, 11.03.2007 tarihli genel kurulda söz konusu tarihten sonra aidatlarını geç yatıran üyelerin gecikme cezalarının ana para borcundan tahsil edileceği yönünde karar alındığını, ancak davalı kooperatif tarafından bu karara aykırı olarak geçmişe dönük gecikme cezası tahakkuk ettirildiğini, davalı tarafından müvekkiline 01.03.2008 tarihi itibariyle 7.160,00 TL aidat, 2.580,00 TL gecikme cezası olmak üzere toplam 9.740,00 TL borcu olduğunun bildirildiğini, müvekkilinin 02.04.2008 tarihinde 5.170,00 TL gecikme cezasını ödediğini, ihtarname ile gönderilen borcu kabul etmediği hususunda davalı tarafa ihtarname gönderildiğini ileri sürerek, müvekkilinin davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde, davacının kooperatife olan aidat borçlarını düzenli ödemediğini, davacının 2008 yılı sonu itibariyle 7.681,00 TL anapara, 3.692,09 TL gecikme cezası borcu olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; 11.03.2007 tarihli genel kurul kararının davacı yönünden ileriye yönelik olarak geçerli olacağı dikkate alındığında davacının davalı kooperatife 5.566,64 TL aidat anapara ve 11.286,22 TL işlemiş faiz borcu olduğu, davacı tarafça dosyaya sunulan 31.12.2004 tarihi itibariyle davacının gecikme cezası ve ana para borcu bulunmadığına ilişkin belgenin davacının 2004 yılı cari hesap dökümüne ilişkin bilgi içerdiği, belgenin ibra koşullarından borçluyu asıl ve ferileriyle birlikte borçtan kurtarma iradesinin bulunmadığı bu nedenle dikkate alınmadığı gerekçesiyle, davacının davalı kooperatife 5.566,64 TL aidat anapara ve 11.286,22 TL işlemiş faiz borcu olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Hükme esas alınan bilirkişi raporu hüküm kurmaya ve denetime elverişli değildir. Öncelikle bilirkişi raporunda ibraz edilmediği için incelenmediği belirtilen davalı kooperatifin 1998 ve 2006 yıllarına ait defterlerinin de celp edilerek, ayrıca davacı tarafından yapılan ödemelere ilişkin banka dekontları da gözetilerek, konusunda uzman yeni bir bilirkişi heyetinden ayrıntılı, açıklamalı, denetime elverişli yeni bir rapor alınması gerekmektedir. Ayrıca gecikme faizi hesabı açısından 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 88. ve 120. maddeleri ile 6101 sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun Yürürlüğü ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanun'un 7. maddesi gözetilerek gecikme faizinin buna göre yeniden hesaplanması hususu dikkate alınarak, varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeye dayalı, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir.SONUÇ:Yukarıda açıkalanan nedenlerle, davacı vekilinin temyizi itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.01.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.