Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1726 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 7130 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : İstanbul 31. Asliye Ticaret MahkemesiTARİHİ : 28/11/2012NUMARASI : 2011/12-2012/251Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R-Davacı vekili, müvekkil fırma ile davalılar arasında 11.11.1997 tarihinde İstanbul Büyükşehir Belediyesi nezdinde İstanbul katı yakıt yönetimi (kurtarma ve atıklardan gübre yapımı) ve inşaat işleri konusunda müşavirlik ve asistanlık sözleşmesi adı altında bir sözleşme yapıldığını, davalıların halihazırda İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kompost Çöp Arıtma Tesisleri'nde faaliyetlerine devam ettiğini, sözleşmenin 1. maddesinin İngilizce metninde "M../B... Konsorsiyumu M...ya ihalenin alınarak mukavele yapılması ve işbu sözleşmenin konusu olan projenin gerçekleştirilmesi söz konusu olduğu taktirde 2.000.000 DM tutarında bir meblağı müşavirlik ve koordinasyon ücreti olarak ödemeyi kabul ve beyan eder." hükmünün kabul edildiğini, Konsorsiyumun bu ücretin tamamını veya bir bölümünü belirtilmiş olan para birimi üzerinden veya bu meblağa eşdeğer bir başka para birimi üzerinden ödeyebilmesi için adı geçen ihaleyi müşteri ile sonuçlandırarak almış olması veya ihale kapsamında kendisine yapılacak olan mukabil ödemeyi müşteriden almış olması gerektiğini, kararlaştırılan bu hususların hepsinin de gerçekleştiğini, yine sözleşme ile davacı ile bir taşeronluk sözleşmesi yapılacağı ve ödemelerin talep tarihinden itibaren 30 gün içinde yapılmasınin kararlaştırıldığını, konsorsiyumun ihaleyi almasından sonra müvekkili ile taşeronluk sözleşmesi yapılması gerekirken bu sözleşmenin yapılmadığını, davalıların sözleşmedeki edimlerini yerine getirmediğini ileri sürerek, sözleşmenin feshiyle, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 50.000. DEM karşılığı 32.000.000.000 TL'nin ticari reeskont faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı B.. İnş. San. ve Tic. A.Ş. vekili, davacı M.. A.Ş.'nın geçersiz ve kurulmamış olan 11.11.1997 tarihli "Müşavirlik ve Asistanlık Sözleşmesine" dayanarak talepte bulunduğunu, bu sözleşmenin tarafların tamamının imzası taşımayan görüşme aşamasında kalmış bir sözleşme olduğunu, Alman firma olan davalı ML'in sözleşmeyi imzalamadığını, sözleşmeyi kabul etmediğinin taraflarca bilindiğini, ML'nin tek başına ihaleye girdiğini, ihaleyi aldığı halde müvekkili ile konsorsiyuma dair bir görüşmesi olmadığını, M...'nin aldığı bu ihalenin daha sonra idare tarafından iptal edildiğini, tarafların bir daha bu bağlamda bir görüşme yapmadıklarını, önsözleşmenin geçerlilik koşulları gerçekleşmediğinden işbu sözleşmenin ifasının imkânsız hale geldiğini, ML'nin tek başına girdiği 14.10.1997 tarihli ihale iptal edildiği için davacı M. A.Ş. ile bir taşeronluk sözleşmesinin yapılamadığını, davacının edimini ifa etmediği gibi ifası için gerekli olan taşeronluk sözleşmesi yapılmasını talep dahi etmediğini, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin ikinci defa yaptığı ihaleyi Alman firma L..kazandığını, müvekkili B..A.Ş.'nin işbu firmaya konsorsiyum teklif ettiğini, Alman firma L.... ikili konsorsiyumu kabul etmediğini, Avusturya firması L... ile birlikte üçlü konsorsiyum anlaşması yapıldığını, bu konsorsiyumun sağlanmasında davacının bir yardımının olmadığını, sözleşme kapsamında hiçbir hizmet vermediğini savunarak, davanın reddini istemiştir.Davalı L.... E... AG (Eski Unvanları: M..... GMBH ve L....... GMBH ) vekili cevap dilekçesinde, İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından 14.10.1997 tarihli "Katı Atık Yönetimi ve İnşaat İşleri İhalesi" düzenlendiğini, ihaleye M...H ve B...A.Ş. tarafından birlikte teklif verildiğini, ihalenin bu iki şirket tarafından alınması halinde kendileri ile bir taşeronluk sözleşmesi yapılması ve müşavirlik hizmeti alınması hususunda sözleşme imzalandığını, davacının talebine dayanak yaptığı sözleşmenin hiç kurulmadığını, geçersiz olduğunu, müvekkili şirketin de sözleşmenin M.... şirketinin yetkili kişileri tarafından imzalandığı hususunda bir malumatının bulunmadığını, dava tarihi itibarı ile davaya dayanak sözleşmede davacı şirketin bizzat kendisinin dahi imzası olmadığı hususunun da tartışmasız olduğunu, ihale tarihinden beş sene sonra taraflarca imzalanmayan hükümsüz bir sözleşmeye dayanılarak, söz konusu sözleşmenin feshi ve alacak talebinde bulunulmasının abesle iştigal olduğunu, 14.10.1997 tarihli ihalenin M../B... konsorsiyumu tarafından alınamadığını, söz konusu ihalenin yapıldıktan bir süre sonra İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından iptal edildiğini, halihazırda tarafların imzasını taşımayan ve bu nedenle batıl olan sözleşmenin, bir an için geçerli olduğu varsayılsa dahi, önkoşulları yerine gelmeyen sözleşmenin yürürlüğe girmesinin de mümkün olmadığını, sözleşmenin 8. maddesinde ihalenin konsorsiyum dışında bir üçüncü şahsa verilmesi halinde davacının hiçbir ücret talebinde bulunamayacağının hüküm altına alındığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; 11.11.1997 tarihinde İngilizce metinle hazırlanmış Müşavirlik ve Asistanlık Sözleşmesi'ndeki yabancı firmaya ait olduğu iddia edilen imzanın yabancı firma tarafından kabul edilmediği, imzanın davalı M.... G... firmasını temsil ve ilzama yetkili şahsa ait oludğuna dair bir ispata rastlanmadığı, asıl sözleşmede tarafların imzalarına rastlanmakla sözleşmenin taraflar arasında imzalanmış olması şartının gerçekleşmiş olduğu kanaatine varıldığı, 14.10.1997 tarihli ihalenin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nca iptal edilmiş olması nedeniyle sözleşmenin yürürlük şartlarından ihalenin kazanılması şartının yerine gelmediğinin anlaşıldığı, ana şartın meydana gelmemesiyle buna bağlı tali şartların gerçekleşmesinin mümkün olmayacağı, ihale M... ve B... tarafından kazanılamadığından bu iki firma arasında konsorsiyum mukavelesinin imzalanmasının da mümkün görülmediği, oluştuğu iddia edilen Konsorsiyum ile Belediye arasında ihale konusu işin yapılmasına ilişkin akdedilmiş bir mukaveleye rastlanamadığı, ihale şartlarında ihaleyi alan veya alanların ihale bedelinin %100 'ünü karşılayacak miktarda krediyi de sağlamaları gerektiğinin bulunduğu, dosyadaki Alt Komisyon Raporundan, M...'nin yeterli ve uygun maliyetli krediyi sağlayamadığı anlaşılmakta olup, bu konuda imzalanmış bir finansman sözleşmesinin de dosyaya ibraz edilmediği, davaya konu sözleşmenin yürürlüğe girebilmesi için sözleşme metninde belirtilen hiçbir şartın gerçekleşmediği, dolayısıyla sözleşmenin vücut bulmadığı kanaatine varılmakla işbu sözleşmeye dayalı olarak davacının, herhangi bir hak ve tazminat talebinin yerinde olmayacağı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.Dava, taraflar arasında hizmet alım sözleşmesinden kaynaklanan alacağın tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, hükme esas alınan bilirkişi kurulunca, taraflar arasında sözleşme hükümlerindeki şartların gerçekleşmediği görüşü bildirilmiş; davacı tarafça, davalılar arasında konsorsiyum oluştuğu ve ihaleyi aldıkları, bu hususun İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2006/576 Esas sayılı dosyasından anlaşılabileceği belirtilerek bilirkişi raporuna itiraz edilerek dosyanın incelenmesi istenmiş ise de mahkemece, ilgili dosya getirtilmesine rağmen davacı vekilinin bilirkişi raporlarına itirazlarının yerinde olmadığı gerekçesiyle yeniden rapor alınması talebi reddedilerek hüküm kurulmuştur. Bu durumda, mahkemece İstanbul 8. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2006/576 E., 2008/725 K. sayılı dosyası getirtilerek; davacının, davalılar arasında konsorsiyum oluşturarak ihaleyi aldıkları yönündeki iddialarının değerlendirilip tartışılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik incelemeye dayalı yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 07.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.