MAHKEMESİ :Ticaret MahkemesiTaraflar arasındaki genel kurul kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davacılar ... ve ... yönünden davanın açılmamış sayılmasına, diğer davacılar yönünden kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Davacılar, davalı kooperatif yönetim kurulunun 30.06.2013 tarihli olağan genel kurulda ibra edilmediğini, 10.11.2013 tarihli genel kurulda ise bilanço ile gelir gider tablosunun denetim kurulu incelemesine sunulmadan oylamaya açıldığını, hakkında kamu davası açılmış olan yönetim kurulu üyelerinin azli veya göreve devamı hakkında karar alınması için gündeme madde eklenmediğini, denetim kurulu raporu okunmadan yönetim kurulunun ibra edildiğini, olağanüstü genel kurul toplantısında üye olmayan ... ve ...'e oy kullandırıldığını, usulsüz kullandırılan oyların genel kurul kararlarını etkilediğini ileri sürerek, 10.11.2013 tarihli davalı kooperatif genel kurul kararlarının iptalini talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, davacılardan ...'ın genel kurulda kooperatif üyesi ...'ye vekaleten oy kullanması nedeniyle dava açma ehliyetinin bulunmadığını, iptal davası açılması için tüm davacıların genel kurul tutanağında muhalefet şerhinin bulunması gerektiğini, ayrıca genel kurulda oy kullanan ... ve ...'ün kooperatif üyesi olduklarını savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davacı ... ...eratif üyesi olmadığı, diğer davacı ... ile birlikte davayı takip etmedikleri, kooperatif üyelerinden ..., ... ve ...in üyeliklerini, genel kurul tarihinden önce devrettikleri, devralanların kooperatif üyeliğine kabul edilmesine rağmen devredenlerin genel kurul toplantısına katıldıkları, kooperatif ortağı olmayan ...'ün divan başkanlığına seçildiği, Kooperatifler Kanunu'nun 45/son ve anasözleşmenin 34/3. maddesinin emredici nitelikte hükmüne aykırılık oluşturan genel kurul kararlarının yok hükmünde olduğu, davayı toplantıda muhalefet şerhinin tutanağa yazdırmamış olan üyenin dahi açabileceği gözetildiğinde davacıların dava açma hakkının bulunduğu, oylamalarda hazirun cetvelinde yer alan imza sahibi ortak sayısından fazla oy kullanıldığı, Kooperatifler Kanunu'na aykırılık nedeniyle yargılamaları süren yöneticilerin görevlerine devamı ya da azilleri konusunda gündeme madde konulmadığı, kooperatif gelir gider tabloları ile bilançonun denetçi raporunun okunmasından önce onaya sunulduğu, gelir gider tabloları ile bilançonun ve kurulların ibralarının oylanmasında oy kullanamayacak kişilerin oy kullandığı, yönetim kurulunca kooperatife ait kayıt ve defterlerin denetim kuruluna sunulmaması suretiyle denetçilerin genel kurula sunmak üzere hazırlayacakları denetim kurulu raporunun engellendiği, buna rağmen bilançonun tasdiki ile yönetim kurulunun ibrası yönünde karar alındığı, kararların açıkça yasaya, anasözleşme hükümlerine ve iyiniyet kurallarına aykırı olduğu gerekçesiyle, davacılar ...ve ... tarafından açılan davanın açılmamış sayılmasına, davacılar ... ve ...'in açtığı davanın kabulü ile davalı kooperatifin 10.11.2013 tarihli olağanüstü genel kurul kararlarının iptaline karar verilmiştir.Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.1-Dava, genel kurul kararlarının iptaline ilişkindir.1163 sayılı Kooperatifler Kanunu’nun 53. maddesi uyarınca, genel kurulda alınan kararların, oyunu kullanmasına haksız yere izin verilmemesi, çağrılmama, çağrının usulsüzlüğü, gündemin gereği gibi ilan veya tebliğ edilmemesi veya toplantıya ve karara yetkili olmayan kimselerin iştirak etmesi iddiaları dışında yasa, anasözleşme ve afaki iyiniyet kurallarına aykırılık halleri ileri sürülerek iptalleri isteminde bulunabilmek için, toplantıya katılan üyenin ret oyu vermesi ve karara muhalif kalarak keyfiyeti zapta geçirmesi ve davanın bu iddiaların tümü bakımından toplantıyı izleyen bir ayın içinde açılması gerekmektedir. Aynı hüküm uyarınca, genel kurulda alınan kararların, yasaya, anasözleşmeye ve iyi niyet kurallarına aykırı olduğu iddiasıyla, toplantıda bulunan ortaklar ret oyu kullanıp, alınan kararlara muhalif kalarak, keyfiyeti tutanağa geçirdikten sonra kararın iptali için toplantıyı kovalıyan günden başlamak üzere bir ay içinde dava açabilir. Ancak, anılan hüküm uyarınca, genel kurul toplantısına katılmaya yetkili olmıyan kimselerin karara katılmış bulunmaları halinde alınan kararların yasaya, anasözleşmeye ve iyiniyet kurallarına aykırı oldukları ileri sürülerek iptalleri için açılacak davada genel kurulda muhalefette bulunmuş olma şartı aranmaz ise de bir aylık hak düşürücü süre içinde davanın açılması zorunludur. Aynı Yasa'nın 98. maddesi yollamasıyla TTK'nın 361/son maddesi hükmüne göre, oylama sonucuna etkisi olabilecek kişiler, somut olayda iddia edildiği gibi, katılmaması gerekip te katılan ve olumlu oy kullanan kimseler olup, davalı kooperatif bu iştirakin karara müessir olmadığını ispatlarsa, bu katılım sonuca etkili olmayacağından, bu halde iptal isteminin aynı madde uyarınca reddi gerekir. Diğer anlatımla, katılmaması gerekenlerin toplantıya katılması sonuca etkiler ise yokluk nedeni değil, iptal nedenidir. Somut olayda, dava süresinde açılmış olup, toplantıya katılmamaları gereken kişilerin katılımının tüm kararlara sonuca etkisi bulunduğu iddia edildiğinden, muhalefet şerhi koşulu aranmamalıdır. Genel kurul tarihinden önce üyeliğini devrettiği için kooperatif ortağı olmadığı, dosyaya sunulan 15.05.2014 havale tarihli bilirkişi raporundan anlaşılan ...'ün, 15 kabul, 14 ret oyu ile genel kurulda divan başkanlığına seçilmesi yönünde alınan karar, Yargıtay 11. Hukuk Dairesi'nin 25.12.1996 tarih ve 5943 E, 9714 K; 05.04.2010 tarih ve 3535 E, 3728 K; Dairemizin 13.06.2013 tarih ve 1429 E, 4040 K; 12.07.2013 tarih ve 3859 E, 4974 K; 12.03.2014 tarih ve 5054, 3649 K. sayılı ilamlarında da açıklandığı üzere, iptali kabil nitelikte olup mahkemenin bu konudaki kanun hükmünün emredici nitelikte olduğu ve bu hükme aykırılık oluşturan genel kurul kararının yok hükmünde olduğu yönündeki gerekçesinde isabet bulunmamakta ise de, üyeliklerini devreden 3 kişinin aksi yönde oy kullanması halinde de sonuç değişeceğinden, mahkemece alınan karar, sonucu itibariyle doğru olup, bu husus bozma nedeni yapılmamıştır.Öte yandan; bilançonun 10 ret oyuna karşılık, 17 oyla kabulüne ilişkin kararın, anılan 3 kişinin aksi yönde oy kullanması halinde de oylama sonucu değişmeyecek ise de, karar anasözleşmenin 36/2. madde hükmüne aykırı olup, kararın iptali doğru olmuştur. Diğer yandan; 13 ret, 15 kabul oyu ile gelir-gider tablosunun kabulüne ilişkin kararın, anılan 3 kişinin aksi yönde oy kullanması halinde sonucu değişeceği gibi, karar anılan 36/2. madde hükmüne de aykırı olup, bu kararın iptali de doğru olmuştur.Ayrıca, temyiz dilekçesinde 22.06.2014 tarihli sonraki genel kurulda yönetim ve denetim kurulu üyelerinin ibra edildiğine, dava konusu genel kurul kararının iptalinde bu nedenle hukuki yarar kalmadığına ve davanın dolayısıyla konusu kalmadığına ilişkin temyiz itirazı da isabetsizdir. Zira, davanın konusu sadece ibra kararı olmadığı gibi, ibra edilen ya da edilmeyen dönem, bir yıllık bilanço faaliyet dönemi ile sınırlı olup, ibra edilmemenin sonuçları da aynı dönem ile sınırlıdır.Bu açıklamalara ve gündeme madde ilavesi önerisinin reddi ile yönetim ve denetim kurulu üyelerinin seçimine ilişkin kararın dışında kalan kararlara, anılan üç kişinin katılımının sonuca etkisi bulunmasına ve dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.2- Gündeme 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 56/3, anasözleşmenin 43/son ve aynı Kanun'un 46/son, anasözleşme'nin 31/son madde hükümlerinin dayanak gösterildiği anlaşılan; ibranın görüşülmemesine, yönetim kurulunun azline ve yerine yenilerinin seçilmesine ilişkin gündeme madde ilavesi içeren önerinin 10 kabul, 17 ret oyu ile reddedilmesi kararı ile yönetim ve denetim kurulu üyelirinin (2. listenin) 17 kabul ve 10 ret oyu ile seçimine ilişkin kararında, anılan 3 kişinin aksi yönde oy kullanması halinde de sonucun değişmeyeceği, anılan 46/son ve 31/son madde hükmünde aranan 1/10 sayısına ulaşılamadığı ve esasen aynı genel kurulda yönetim kurulunun seçimine ilişkin gündemin görüşülmesi ve seçim yapılmasının azil ve yerine seçim anlamına gelmesi karşısında, 17 kabul ve 10 ret oyu ile alınan kararın azil ve seçim yönünden sonuca bir etkisinin de bulunmadığı gözetilerek, mahkemece bu maddeler ile ilgili istemin reddine karar verilmesi gerekirken, bu kararları da içerecek şekilde genel kurulda alınan tüm kararların iptaline karar verilmesi doğru olmamıştır. SONUÇ: Yukarıda (1) no'lu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) no'lu bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 16.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.