Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 1605 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 8308 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ : Silifke 2. Asliye Hukuk Mahkemesi(Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla)TARİHİ : 24/09/2013NUMARASI : 2012/220-2013/1001Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinin tespiti davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R-Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatif üyesi olduğunu yapılması gereken tüm ödemeleri yaptığını, gönderilen ihtarların geçerli olmadığını ileri sürerek, ihraç kararının usul ve yasaya aykırı olduğundan davalı kooperatif üyeliğinin tespitine, olmadığı takdirde ödedikleri 4.600,00 TL aidat karşılığı çıkma payının ödeme tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, yönetim kurulunun aldığı ve genel kurulca onaylanan karar gereği 5.400,00 TL ödeyen üyelerin bir tam hisse sahibi olabildiğini, 2009 yılı sonuna kadar davacının toplam 4.600,00 TL ödemesinin mevcut olduğunun varsayılabileceğini, ancak davalı kooperatif hesabına geçen ödeme tutarının sadece 1.000,00 TL olduğunu, davacının borcu bulunduğundan ihraç kararının yerinde olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davacının anasözleşmenin 26 ve 36. maddelerine göre üyeliğinin düşürülmesinin usulüne uygun olduğu, davacının kooperatife yaptığı ödemelerin talep edilebileceği gerekçesiyle, davanın kısmen kabulü ile 3.000,00 TL'nin 05.07.2006, 600,00 TL'nin 02.12.2008, 1.000,00 TL'nin 19.06.2006 tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, kooperatif üyeliğinin tespitine ilişkin talebin reddine karar verilmiştir. Karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.1) Dava, kooperatif üyeliğinin tespiti ile olmadığı takdirde ödenen miktarın tahsili istemine ilişkindir.Davacı vekilince kooperatif üyeliğinin tesbiti istenmiş olduğundan bu talep aynı zamanda kooperatif yönetim kurulunca verilen ihraç kararının iptali talebini de içerir. Davalı kooperatif yönetim kurulunca 18.10.2010 tarih ve 29 sayılı kararla davacının ihracına karar verildiği ancak kararın davacıya tebliğ edilmemesi sebebiyle ihraç kararının iptali talebinin süresinde olduğunun kabulü gerekir.Kooperatif tarafından anasözleşmenin 14. maddesi uyarınca gönderilen ihtarnamelerin ayrıntılı olması ve şüpheye düşürmemesi gerekir. Dosyada örneği bulunan ihtarnamelerinin bilirkişinin de kabulünde olduğu, gibi yeterli açıklıkta olmadığı, bu nedenle ihraç kararına dayanak yapılamayacağı anlaşılmaktadır. Bu nedenlerle ihraç kararının iptaline karar verilmesi gerekirken yanılgılı gerekçe ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır.2) Bozma nedenine göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan temyiz harçlarının istek halinde temyiz edenlere iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.03.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.