Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1529 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 10784 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Davacı vekili, müvekkilinin üyesi olduğu davalı birlikten, 08.06.2011 tarihli yönetim kurulu kararıyla ihraç edildiğini, kararın anasözleşmedeki toplantı nisabı sağlanmadan ve haksız şekilde ve seçim sonuçlarını etkileme amacıyla alındığını ileri sürerek, ihraç kararının yoklukla malul olduğunun tespiti, olmadığı takdirde iptaline karar verilmesini, talep ve dava etmiştir.Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamına göre, davacının ihracına gerekçe yapılan "birlik aleyhinde faaliyette bulunma" eyleminin sabit olmadığı, ihraç nedeninin bulunmadığı, birlik başkanı ve yöneticileri hakkında zimmet ve görevi kötüye kullanma suçlarından dolayı açılan davanın derdest olduğu, davacıyla birlikte ihraç edilen 27 üyenin de, olağanüstü genel kurulun yapılması için imza toplayan kişiler olduğu gerekçesiyle, 08.06.2011 tarih ve 222 sayılı ihraç kararının iptaline karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.Dava, birlik üyeliğinden yönetim kurulu kararıyla ihraç kararının iptali istemine ilişkindir. Birlik Anasözleşmesi'nin "Üyelikten Çıkarma" kenar başlıklı 10. maddesinde: "Ana sözleşmede gösterilmeyen nedenlerle üyeler üyelikten çıkarılamaz. Üyelikten çıkarılma, birlik yönetim kurulu geçici ihraç kararı şeklinde olur. Bu karar, yapılacak ilk genel kurulda kesin karara bağlanır. Üyeler, çıkarılma kararına tebliğ tarihinden itibaren 3 ay içerisinde, birliğin bulunduğu adli mercilerde iptal davası açabilirler. 3 ay içerisinde mahkemeye başvurmak üzere itiraz edilmeyen çıkarılma kararı kesinleşir. Haklarında çıkarılma kararı kesinleşmeyen üyelerin hak ve yükümlülükleri çıkarılma kararları kesinleşinceye kadar devam eder.Çıkarılma kararı gerekçeler ile birlikte tutanağa ve karar defterine geçirileceği gibi üyelik defterine de yazılır.” düzenlemesine, Islah ...Birliklerinin Kurulması ve Hizmetleri Hakkında Yönetmelik' in 38. maddesinde de benzer düzenlemeye yer verilmiştir. Buna göre, bir üye hakkında yönetim kurulunca verilen ihraç kararının, geçici ihraç niteliğinde olduğu ve genel kurul gündemine alınarak onaylanması halinde kesinleşeceği, genel kurul kararı ilgilisine tebliğ edilmeden üç aylık dava açma süresinin başlamayacağı, davanın süresinde açılması halinde davanın esasına girilmesi, ihraç kararı genel kurul gündemine alınarak onaylanmadığı takdirde ise, ihraç kararının kesinleşmeyeceği ve üyeliğin askıda kalıp devam edeceği, bu halde de yönetim kurulunun ihraç kararına karşı dava açılamayacağı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmesi gerekir. Somut olayda, 08.06.2011 tarih ve 222 sayılı yönetim kurulu kararı ile davacının ihracına karar verilmiş, bu karar genel kurulca onaylanmadığından ihraç kararı kesinleşmemiştir ve davacının üyelik hak ve yükümlülükleri devam etmektedir. Bu durumda, yönetim kurulu ihraç kararına karşı açılan davanın erken bir dava olduğu hususu gözardı edilerek, yazılı şekilde hüküm kurulmasında isabet görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.