Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1352 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 8365 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tazminat, tapu iptali ve tescil davalarının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen ve karşı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl davada taraf vekilleri ile birleşen davada davacılar vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Davacılar vekili, taraflar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi düzenlendiğini, davalılardan ...nin yüklenici, ...un ise müşterek ve müteselsil kefil olduğunu, sözleşme konusu binanın geç tamamlandığı gibi ayıplı olarak teslim edildiğini, kusurlu işlerin tespiti için ... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2010/24 D. İş sayılı dosyasında tespit yaptırıldığını ve toplam 126.000,00 TL tutarında eksik ve kusurlu iş bulunduğunun hesaplandığını, bunun haricinde davalı şirketin iskân alma yükümlülüğünü yerine getirmediğini ileri sürerek, eksik ve ayıplı işlerin düzeltilmesi ve iskân alınmasına, olmadığı takdirde davacı payları karşılığı 60.000,00 TL tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalılar vekili, sözleşmenin tarafı olan arsa sahiplerinin kendisinden talepte bulunabileceğini, bunun dışındaki kişilere karşı sorumluluğunun olmadığını, inşaatın eksiksiz olarak bitirilerek teslim edildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.Birleşen davada davacılar vekili, inşaatın bitirilerek tesliminden sonra arsa sahiplerinin bir kısım dairelerde proje dışı işler yaptığını, A bloktaki eski eserin iç ve dış kısmının değiştirilerek okul hale getirildiğini ve projenin de küçültüldüğünü, sözleşme gereğince yükleniciye verilmesi gereken A blok 2 nolu ve B blok 2 nolu bağımsız bölümlerin verilmediğini, proje harici yaptırdıkları bir kısım cihaz ve tesis masraflarını da ödemediklerini, bu fazla masrafların tutarının 34.897,00 TL olup halen ödenmediğini, yine yoldan ihdas edilen kısmın parasının dahi şirkete ödenmediğini, bu parayı belediyeye ödeyerek ancak inşaata başladığını ileri sürerek, yoldan ihdas ve tranşe bedeli toplamı .../...37.584,00 TL'nin faizi ile ödenmesine ve sözleşmede kararlaştırıldığı halde şirket adına tescil edilmeyen iki adet daire tapusunun da tesciline karar verilmesini talep etmiştir.Mahkemece, iddia, savunma ve bilirkişi raporuna göre, taraflar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince davalı yükleniciler tarafından yapılan B bloktaki ve ortak alanlardaki eksik ve ayıplı iş bedelinin 56.000,00 TL olduğu, davacılardan ..., ..., ... ve ...’nın arsa payları yönünden hak ettikleri toplam tazminatın 7.873,65 TL olduğu, bu davacılar dışındaki bir kısım davacıların ise tapu kaydında hissedar olmakla birlikte arsa maliklerinin mirasçısı olup olmadıklarının anlaşılamadığı, diğer kısmının ise sözleşmeden sonra pay satın aldıkları, ancak sözleşmeden doğan hakları temlik almadıkları gerekçesiyle tazminat talebinin reddine, iskân alınmasına ilişkin talebin reddine, birleşen davada, dava konusu bağımsız bölümlerle ilgili sözleşmede yer alan hükümlerin protokol ve kat irtifak listesine göre önceden yarı yarıya olan paylaşımın değiştirildiği, davalı müteahhittin sözleşmenin hükümlerini tadil ettiği ve A blok 2 ve B blok 2 nolu dairelerin tapularını bu kişiye irtifaklandırmakla tapuların iptalini isteyemeyeceği, tranşe bedeli ve yoldan ihdas bedelinin ise, sözleşmenin 2. maddesinde taşınmazla ilgili olarak belediye ile yürütülmesi gereken terk, satın alma işlemleri dahil kamu ve özel kuruluşlar nezdinde yürütülmesi gereken işlemlerden doğacak masraf ve giderlerin ... Şirketi tarafından karşılanacağı hükme bağlandığından bu bedellerin arsa sahiplerinden talep edilmesinin mümkün olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, asıl davada taraf vekilleri ile birleşen davada davacılar vekili temyiz etmiştir.1-Asıl dava arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı eksik ve ayıplı işler bedelinin tahsili, birleşen dava ise, aynı sözleşmeye dayalı tapu iptâli ve tescil ve alacak istemlerine ilişkindir. Birleşen davada davacılar yüklenici şirket ve müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesini imzalayan ... ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nin (eski ... Asliye Hukuk Mahkemesi) 2010/367 esas sayılı dava dosyasında, arsa sahiplerinden davalı ... ... aleyhine diğer istek kalemleri yanında birleşen davada dava konusu edilen A blok 2 nolu ve B blok 2 nolu bağımsız bölümlerin tapularının hile ve gabin nedeniyle iptal ve tescilini talep etmişlerdir. Anılan dosyanın incelenmesinde, mahkemece davanın reddine karar verildiği ve temyiz aşamasında olduğu anlaşılmıştır. Bu durumda, 2010/367 esas sayılı dava dosyası sonucunun, eldeki birleşen davada tarafların hukuki durumunu etkileyeceği açıktır. O halde, mahkemece yapılması gereken iş;... Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2010/367 esas sayılı dava dosyasının beklenmesi ve sonucunun değerlendirilerek eldeki davada buna uygun bir hüküm kurulmasından ibarettir.Açıklanan nedenle mahkeme kararının bozulması uygun görülmüştür.2-Bozma nedenine göre, asıl davada taraf vekillerinin, birleşen davada davacılar vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz isteminin kabulü ile mahkeme kararının BOZULMASINA, (2) numaralı bent uyarınca, asıl davada taraf vekilleri ile birleşen davada davacılar vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harçların istek halinde temyiz edenlere iadelerine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.