MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tapu iptali ve tescil, mümkün olmazsa tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R -Davacı vekili, müvekkili ile dava dışı arsa sahibi... arasında imzalanan 11.02.2009 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca müvekkiline ait olan 2 nolu bağımsız bölümün müvekkili yanında sigortalı olarak çalışan ... tarafından düzenlenen sahte belge ile satışı yoluna gidildiğini, arsa sahibi olarak... tarafından ferağ verilerek ...’a devredildiğinin öğrenildiğini, anılan kişilere ihtar keşide edildiğini, ancak bağımsız bölümün üçüncü kişi olan davalı adına tapuda tescilinin ... tarafından düzenlenen 10.07.2009 tarihli inşaat halinde daire satış sözleşmesi ve 24.07.2009 tarihli ödeme makbuzu ile yapıldığını, sözleşmedeki imzanın müvekkiline ait olmadığını ileri sürerek, davalı adına olan tapu kaydının iptali ile müvekkili adına tescilini, olmadığı takdirde 30.000,00 TL'nin ihtar tarihinden itibaren işleyecek en yüksek mevduat faizi ile tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, iddianın mahiyetine göre davanın ayrıca...ve ...'a da yöneltilmesi gerektiğini, esas yönünden imzası inkâr edilmeyen ödeme belgesinde yer alan bedelin alınmadığına dair bir iddia bulunmadığını, bedeli alıp sözleşmeyi inkâr etmenin samimiyetten uzak olduğunu, ödemeyi yapanın arsa sahibi olduğunu, ödeme yapılmasını gerektiren başkaca bir neden bulunmadığını, davacının tapuyu çıkartıp müvekkilinin oğluna teslim ettiğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, dosya kapsamı ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davacının kendisi adına imza atılmasını kabul etmekle resmi işlemlerin yapılmasını kabul ettiği, rapor ve tanık ...'ın beyanı ile davacının ...’ın kendisi adına imza atmasına ve işleri yürütmesine rıza gösterdiği, sözleşme davacı adına imzalandığına göre sözleşme konusu işlerle ilgili davacının çalışanı olarak dava dışı ...’ın ticari mümessil gibi davrandığı, davacının sözleşmeyi kabul etmemekle birlikte ödeme makbuzundaki çekleri aldığını kabul ettiği, ticari mümessil gibi davranan... tarafından imzalanan harici sözleşme nedeniyle yükleniciye tapu devri yapılmayarak... tarafından ...’a tapuda devir yapıldığı, harici sözleşme taşınmaz satışı için geçerli olmasa da yapılan sözleşme ivaz karşılığı alacağın temliki niteliğinde olduğundan geçerli olup sözleşmeyi davacı imzalamamış ise de davacı adına hareket ettiği anlaşılan ... tarafından imzalanmakla davacıyı da bağlayacağı, kaldı ki bu sözleşme gereğince verildiği belirtilen çekler davacı tarafından kullanılmış olup davacının da sözleşmeyi benimsediğinin kabul edildiği, davacının bu çeklerin yapılan fazla işlerin karşılığı .../... olduğuna ilişkin yazılı bir belge sunmadığı, çeklerin...’ın imzaladığı sözleşme ile verildiği, aksinin ispatlanmadığı, davalı ile arsa sahibi akraba olduklarından davacının taşınmazı devreden arsa sahibine karşı ileri sürülebileceği hususları davalıya karşı da ileri sürülebileceği, ancak arsa sahibi tarafından taşınmaza ilişkin bedel ödenmiş olup bu nedenle davalıya yaptığı devir de geçerli bir nedene dayandığından davacının davalıdan tapu iptali talebinde bulunması mümkün olmayıp, tazminat talebinin de yerinde olmadığı gerekçesiyle, sabit olmayan tapu iptali, tescil ve tazminat davasının reddine karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.1-Dava, davacı yüklenici ile dava dışı arsa sahibi arasında düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, mümkün olmazsa tazminat istemine ilişkindir.Dosya kapsamına göre, dava konusu 2 nolu bağımsız bölüm, dava dışı arsa sahibi ... adına kayıtlı olup, dava tarihinden önce 09.03.2010 tarihinde davalıya devredilmiştir.Davacı tarafça dava dışı... davaya dahil edilmek istenmiş ise de mahkemece bu istemin reddi, zorunlu dava arkadaşlığı bulunmadığından, doğru ise de, davacı yüklenici tarafından, dava dışı arsa sahibi... ile arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca hakettiğini iddia ettiği bağımsız bölümün tapu kaydının iptali ile tescil istendiğinden ve arsa sahibi sözleşmeden kaynaklanan haklarını davalıya temlik etmiş olmadığından, tapuda dava tarihi itibariyle pay sahibi olup olmadığına bakılmaksızın, sözleşmenin tarafı olan arsa sahibi ...'ın davada taraf olarak yer alması sağlanmalıdır. Yüklenici, sözleşmeden kaynaklanan tüm edimlerini arsa sahibine karşı yerine getirmeden bu dairenin tapusunu hak edemeyeceğinden arsa sahibinin HMK'nın 27. maddesi uyarınca savunma yapma ve delil ibraz etme hakkı bulunmaktadır. Bir an için bu eksikliğin, davanın ihbarı yoluyla giderilmesi düşünülebilirse de, mahkemece taraflar, taraf işlemi olan ihbar yoluna zorlanamayacağından ve ihbar olunan kişi, HMK'nın 64 ve 69. madde hükümleri uyarınca davanın tarafı haline gelmeyeceğinden, dava dışı arsa sahibinin davanın tarafı olması sağlanmalıdır. Anılan arsa sahibinin taraf olmadığı bir davada verilen kararın ona karşı infaz edilmesi olanağı bulunmamaktadır. Davada taraf olmayanın durumu tartışılarak onun leh veya aleyhinde bir karar verilemez. Bu durumda mahkemece, sözleşmenin tarafı olan arsa sahibi...'a karşı dava açması için davacıya süre verilmesi, dava açılması halinde işbu dava ile birleştirilmesinin sağlanması, bu kişinin varsa savunma ve delilleri toplanıp değerlendirildikten sonra oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken, dava dışı...'ın yokluğunda,... tarafından imzalanan adi yazılı sözleşme ve bu sözleşme uyarınca verildiği savunulan çekler tartışılarak hüküm kurulması doğru olmamıştır.2-Bozma nedenine göre, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.