Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1281 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 8590 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonucunda verilen hükmün bozulmasına ilişkin Dairemizin 23.06.2014 gün ve 2718 Esas, 4806 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davalılar ..., ..., ... vekilince istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü.- KARAR -Davacılar vekili; müvekillerinin ... Kooperatifi'nin bir kısım üyeleri olduklarını, davalılardan ... ..., ...'ın kooperatifin yönetim kurulu üyeleri, diğer davalı ...'in ise kooperatifin muhasebecisi olduğunu, kooperatife ait 5370 ada 1 parsel sayılı taşınmazın davalı yönetim kurulu üyelerince tedbir konulacak diye üyelerin hile ile kandırılması suretiyle, genel kuruldan taşınmazın satışı için yetki alarak kooperatifte çalışan davalı ...'e muvazalı olarak satıldığını, davalı ...'in de ...'ya 70.000 ... (... ve bir daire karşılığı sattığını ileri sürerek, davalılara nakit olarak verilen 70.000 ...ye karşılık 66.000,00 TL'den müvekillerinin hissesine düşen 42.000,00 TL'nin tahsili ile davalılardan ...'e verilen ..., 3378 ada 5 parseldeki 9 no'lu bağımsız bölümün tapusunun iptali ile müvekilleri adına tesciline karar verilmesini, olmadığı takdirde 9 no'lu meskenin değerine karşılık 35.000 ...'nun müvekillerinin hissesi oranında davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davalılar vekili, müvekkilinin diğer davalı ... ile gizli ortak olmadığını, davanın haksız ve dayanaksız olduğunu savunarak, davanın reddine karar verilmesini istemiştir.Davalı ... vekili, satım işleminin yasal olduğunu, müvekkilinden satış bedeli olarak alınan paranın üyelere dağıtıldığını ve kimsenin karşı çıkmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, davanın reddine dair verilen karar, bir kısım davacılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... vekilinin temyiz istemi üzerine Dairemizin 23.06.2014 tarih ve 2718 E., 4806 K. sayılı ilamıyla, dava dışı... Kooperatifi'nin 22.06.2002 tarihli genel kurulunda kooperatife ait 5370 ada 1 parsel sayılı taşınmazın asgari 10.000,00 TL bedelle ve pazarlık usulü ile satılması için yönetim kuruluna yetki verildiği, 02.10.2002 tarihinde anılan taşınmazın 10.000,00 TL bedelle davalılardan ...'e, 10.09.2003 tarihinde de yine 10.000,00 TL bedelle dava dışı ...'ya satıldığı anlaşılmakta ise de, gerek temyize konu dava dosyası gerekse de... Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2009/760 E., 2009/570 K. sayılı dosyasında yapılan yargılama sırasındaki beyanlar ve alınan bilirkişi raporları içeriğine göre taşınmazın satışlarının yapıldığı 02.10.2002 ve 10.09.2003 tarihlerinde tapuda satış bedeli olarak gösterilen miktarın taşınmazın mahalli rayiç değerlerine oranla çok düşük olduğunun tespit edildiği, öte yandan, kooperatif kayıtlarına göre alıcı ...'e satış sonrası kooperatif kasasına sadece 10.000,00 TL girdiği ve daha sonra da bu paranın ortaklara dağıtıldığının anlaşıldığı, kooperatifin 22.06.2002 tarihli genel kurulunun 9. maddesi ile alınan “kooperatife ait bulunan 5370 ada 1 parsel sayılı taşınmazın asgari 10.000,00 TL bedelle satılmasına” ilişkin kararda belirtilen asgari satış bedeli en az satış tutarını ifade ettiği, buna göre, yönetim kurulunca sergilenmesi gereken olağan ve gerekli davranış, taşınmazın satış tarihindeki mahalli rayiçlere göre satılması hususunda azamî özen ve titizlikle hareket etmek olduğu (Koop. K. 62. m.). az yukarıda izah edildiği üzere, taşınmazın gerçek satış bedeli tapudaki satış bedelinden çok fazla olduğu, satış bedelinin düşük olmasını gerektirir başka bir sebep ileri sürülüp kanıtlanmadığı, şu halde, kooperatif genel kurulunca yetkili kılınan yönetim kurulunun yetkisini titizlikle kullanmayarak ve genel kurul kararındaki miktara şeklen bağlı kalarak satışı gerçekleştirdiğinin sabit olduğu, daha sonra yapılan genel kurulda alınan ibra kararı ise, belirlenen işlem yönünden gerekli yasal koşulları taşımadığından hukuki sonuç doğurmayacağı, bu durumda, mahkemece, yeni bir bilirkişi heyeti oluşturularak, yukarıda açıklanan olgu ve ilkelerden hareketle taşınmazın satış tarihindeki gerçek piyasa değerinin, .... Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2009/760 E. sayılı dosyasında alınan raporlardan da yararlanmak ve gerektiğinde mahallinde keşif yapmak suretiyle tespit edilerek, sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği belirtilerek, temyiz eden davacılar yararına bozulmuştur. Bu kez, bir kısım davalılar ..., ..., ... vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur. Yargıtay ilamında belirtilen gerektirici sebeplere göre, HUMK'nın 440. Maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalılar ..., ..., ... vekilinin karar düzeltme isteminin REDDİNE, 5,20 TL harç ve takdiren 251,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak ...ye gelir kaydedilmesine, 02.03. 2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.