Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 1281 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 7811 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ : Ankara 5. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 09/04/2013NUMARASI : 2013/180-2013/198Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R-Davacı vekili, Batıpark Konutları'nın yüklenici davalılar tarafından inşa edilerek 2008 yılı Temmuz ayında hak sahiplerine teslim edildiğini, ancak yüklenici olan davalıların birçok imalatları hatalı ve bozuk yaparak fen ve sanat kaidelerine riayet etmediklerini, binaların çatı izolasyonunun yapılmadığını, blok zeminlerinin duvarlarında çatlamalar ve dökülmelerin başladığını, binaların yan duvarlarına bağlı pimaş borularının hatalı montaj yüzünden düşmeye başladığını, ayrıca sitenin uzun yürüyüş merdivenlerinin uygunsuz malzeme ile yapılmasından dolayı tahrip olduğunu, Ankara 11. Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2012/58 D.iş sayılı dosyası ile yapılan tespitte 281.675,00 TL zarar tespit edildiğini, müvekkili sitenin 24.02.2013 tarihinde yapılan toplu yapı olağan genel kurulunda bahse konu kusurlu iş için yüklenici firmaya dava açılması yönünde oybirliği ile karar alınarak, yönetime yetki verildiğini ileri sürerek, eksik ve kusurlu işlerin tespiti ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 281.675,00 TL'nin reeskont faizi ile birlikte davalılardan tahsilini talep ve dava etmiştir.Mahkemece, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 35. maddesine göre Kat Mülkiyeti Kurulu tarafından yetki verilmiş ise yöneticinin sadece 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'ndan doğan davaları açabileceği, yüklenicinin yapımını üstlendiği inşaatın ortak alanlarında eksik ve ayıplı işlerin giderilmesi ve alacağın tahsili için yükleniciye Kat Mülkiyeti Kanunu'nda yetki verilse dahi, açılan bu davanın 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'na göre yönetime tanınan yetkiler dahilinde yönetim tarafından açılabilecek davalardan olmadığı, ancak davacı yöneticilerin arsa sahibi veya arsa sahibinden bağımsız bölüm alanlar olmaları ve şahsi vekaletnamelerinin olması halinde yönetici davacıların payları oranında dava haklarının olduğu, dosyaya ibraz edilen vekaletnamede yöneticilerin şahsen vekalet vermedikleri gibi arsa sahibi veya arsa sahibinden daire alanlar olduklarının iddia edilmediği ve davacıların aktif husumet ehliyetlerinin bulunmadığı gerekçesiyle, dava şartı yokluğundan davanın usulden reddine karar verilmiştir.Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde değildir.2-Dava, eksik ve ayıplı iş bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, 04.04.2013 tarihinde açılan dava üzerine, dosya üzerinden yapılan incelemede 09.04.2013 tarihinde yazılı şekilde hüküm kurulmuştur.Mahkemece, davayı açan yöneticiler E.Ö..ve S. D..'ın aynı zamanda arsa sahibi veya kat maliki olup olmadığı, arsa sahibinden bağımsız bölüm satın alıp almadığı araştırılıp, şayet almış ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı kişisel hakları da ayrıca temlik almışsa bağımsız bölümler ile ortak alanlardaki eksik iş ve ayıptan doğan zararlardan dolayı arsa sahibi veya temlik alan sıfatıyla sözleşmedeki paylaşım oranında dava açmakta hukuki yararı bulunduğunun kabulü ile oluşacak uygun sonuç doğrultusunda karar vermek gerekirken, bu konularda herhangi bir inceleme ve araştırma yapılmaksızın, salt dava dilekçesindeki açıklamalara dayalı olarak, ayrıca HMK'nın 77/1. maddesince davacıların şahsi vekaletnamelerinin sunmalarının istenebileceği hususu gözardı edilerek, yazılı şekilde eksik incelemeye dayalı olarak hüküm kurulması doğru olmamıştır.SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.