MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili Av. ... ile bir kısım davalılar vekili Av. ... ve davalı ...'un gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - KARAR -Davacı vekili, müvekkili ile davalılardan ..., ... ve ...'un da arasında bulunduğu arsa sahipleri arasında 28.05.2010 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi bulunduğunu, davacının bu sözleşme uyarınca tüm edimlerini yerine getirdiğini, bu duruma rağmen davalıların davacıya verilmesi gereken 9 numaralı bağımsız bölüm tapusunu vermedikleri gibi, diğer davalı....'na sattıklarını ileri sürerek, şimdilik 9 numaralı bağımsız bölüm tapusunun iptali ile davacı adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılardan arsa sahipleri vekili, davalılar adına isabet eden 2 numaralı bağımsız bölüm ile davacı adına isabet eden 9 numaralı bağımsız bölümün, 2 numaralı bağımsız bölümün tavan yüksekliğinin standart ölçülerin altında olması nedeniyle takas edildiğini, 2 numaralı bağımsız bölüm dışında davacıya para ve otomobil verildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir.Mahkemece, iddia, savunma, tanık anlatımları ve dosya kapsamına göre, tarafların daireleri takas ettikleri, 2 numaralı bağımsız bölümün davacı yüklenicinin gösterdiği üçüncü şahsa, 9 numaralı bağımsız bölümün ise davalılarca diğer davalı ...'na satıldığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Taraflar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi, TMK'nın 706, TBK'nın 237, Tapu Kanunu'nun 26, Noterlik Kanunu'nun 60. maddeleri uyarınca resmi şekle uyularak yapılmıştır. TBK'nın 13. maddesi uyarınca, aynı geçerlilik şartı sözleşmenin tadil edilmesi halinde de aranmalıdır.Davacı yüklenici ile davalı arsa sahipleri arasında resmi şekle uygun 28.05.2010 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalanmıştır. Bu sözleşmeye göre 9 numaralı bağımsız bölüm davacı yüklenici adına, 2 numaralı bağımsız bölüm ise arsa sahipleri adına isabet etmiştir. Bu durum tarafların kabulündedir. Bağımsız bölümlerin bulunduğu konum ve maddi değerleri nazara alındığında 9 numaralı bağımsız bölümün daha kıymetli olduğu sonucuna ulaşılacaktır. Bu iki bağımsız bölümün takası halinde davacı durumu ağırlaşacağından, takasa ilişkin işlemlerin aynı resmi şekle uygun yapılması gereklidir. 2 numaralı bağımsız bölüm, kat irtifakı ile hak sahibi olarak gözüken tüm arsa sahiplerince dava dışı üçüncü kişi ...'a tapuda devredildiği gibi, davacı yüklenicinin talimatı ile devredildiğine dair yazılı delil yoktur. 9 numaralı bağımsız bölüm, kat iritifakı ile davalı arsa sahipleri adına tescil edilmiş, sonrasında davalı arsa sahiplerince diğer davalı ve davalı arsa sahiplerinin yakını olan ...'na tapuda devredilmiştir. Davalılar vekili, davacı adına isabet eden 9 numaralı bağımsız bölüm ile davalılar adına isabet eden 2 numaralı bağımsız bölümün takas edildiğini, bu takas nedeniyle davacıya para, otomobil ve 2 numaralı bağımsız bölümün ½ hissesinin verildiğini savunmuşlar ise de, bu savunmalarını ispatlamak amacıyla tanık anlatımı dışında, dava dışı kişinin otomobiline ilişkin ve yine dava dışı kişiye verilen vekaletnameye dayanmışlardır. Mahkemece, tanık anlatımları ve bu davanın taraflarının yer almadığı vekaletnameye itibar edilerek davanın reddine karar verilmiştir. Para ödemesine ilişkin tanık delili dışında delil bulunmadığı gibi, otomobil verilmesine ilişkin vekaletname de taraflar arasında olmadığından, araç satışına ilişkin senette dosyada bulunmadığından, davalı savunmasına itibar edilemeyecektir. Sunulan tanık ve vekalet delilleri yukarıda anılan taraflar arasında var olduğu kuşkusuz ve resmi şekle uygun delili tadil edecek mahiyette değildir. Bu durumda, mahkemece, davalı tarafın resmi şekle uygun 28.05.2010 tarihli arsa payı karşılığı sözleşmesinin aksini kanıtlayamaması nedeniyle, davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, tanık anlatımları ve taraflar arası olmayan vekaletnameye dayalı olarak davanın reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 1.100,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya ödenmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.