Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9672 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 17849 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığının ihlaliHÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, kararların nitelik, cezaların türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:1) Suça sürüklenen çocuk hakkında iş yeri dokunulmazlığının ihlali suçundan verilen kararın temyiz incelemesinde;Suça sürüklenen çocuğun eylemine uyan TCK’nin 116/2-4, 31/3, 62. maddelerinde düzenlenen işyeri dokunulmazlığının ihlali suçu için öngörülen cezanın üst sınırına göre aynı Kanunun 66/1-e, 66/2 ve 67/4. maddelerinde öngörülen 5 yıl 4 aylık dava zamanaşımı süresinin karar tarihinden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması,Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeyen hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan, 1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, suça sürüklenen çocuk hakkında açılan kamu davasının 5271 sayılı CMK'nın 223/8. maddesi gereğince DÜŞÜRÜLMESİNE, 2) Suça sürüklenen çocuk hakkında hırsızlık suçundan verilen kararın temyiz incelemesine gelince;a) 19/02/2007olan suç tarihinde güneşin 17.15'de batıp eylemin gece sayılan zaman dilimi içinde 24.00 sıralarında işlendiğinin anlaşılması karşısında; hırsızlık suçu nedeniyle yapılan uygulamada TCK'nin 143. maddesinin uygulanmaması,b) Suça sürüklenen çocuğun iki ayrı tarihte aynı müştekinin dükkanına girerek gerçekleştirdiği eylemleri nedeniyle, hırsızlık suçundan hakkında TCK'nin 43. maddesi gereğince uygulama yapılacağının gözetilmemesi,c) Suça sürüklenen çocuğun, müştekiye ait işyerine kilidi kırarak girip, 156 TL değerinde yiyecek ve kırtasiye malzemesi çalması şeklindeki hırsızlık suçunun işleniş şekli ve özelliklerine göre TCK'nin 145. maddesinin uygulanma şartlarının bulunmadığının gözetilmemesi, d) Müştekiye ait işyerine kilidi kırarak girip, 156 TL değerinde yiyecek ve kırtasiye malzemesi çalması şeklindeki eylemin, TCK'nin 142/1-b maddesindeki suçu oluşturduğu gözetilmeyerek, yazılı şekilde hüküm kurulması,e) Suça sürüklenen çocuk hakkında sonuç olarak 4 ay 13 gün hapis cezasına hükmedildiği ancak yukarıdaki eleştirilerde de açıklandığı gibi doğru uygulama yapılmış olsaydı hapis cezası kısa süreli olamayacağından TCK’nin 50/3. maddesinin uygulanma durumu oluşamayacaktı. Yanılgılı uygulama nedeniyle ortaya çıkan hafif sonuç cezadan ötürü ikinci kez avantajlı bir uygulamadan yararlandırılmasının adalet ve hakkaniyet ilkeleriyle bağdaşmayacağı, yanılgılı uygulama sonucunda daha az cezanın belirlenmiş olması karşısında, bu yanılgılı uygulama nedeniyle ortaya çıkan hafif sonuç cezadan dolayı, suça sürüklenen çocuğa bir kez tanınan, atıfetin genişletilmek suretiyle, hakkaniyete aykırı olarak, adalet ve eşitlik ilkelerini zedeler şekilde sonuç doğuracak biçimde, TCK'nin 50/3. maddesinin uygulanmasına olanak bulunmadığından bu husus da bozma nedeni yapılmamıştır. Müşteki beyanlarına ve emniyet tutanaklarına göre suç tarihinin saptanmasında bir isabetsizlik olmadığından bozma isteyen tebliğnamedeki görüşe katılınılmamıştır.Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle, eleştiri dışında usul ve yasaya uygun bulunan hükmün isteme aykırı olarak ONANMASINA, 06/06/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.