Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9625 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 26836 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : Hırsızlık, işyeri dokunulmazlığını ihlal, mala zarar verme HÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, kararların nitelik, cezaların türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:1)Sanıklar ... ve ... hakkında işyeri dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan hükümlere yönelik temyiz isteminin incelenmesinde; Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre sanık ... ve ... müdafiilerinin temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle, usul ve yasaya uygun olan hükümlerin ONANMASINA, 2)Sanık ... hakkında işyeri dokunulmazlığını ihlal suçundan kurulan hüküme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde; Anayasa Mahkemesi'nin karar tarihinden sonra 24.11.2015 günlü Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı TCK'nin 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararının infazda gözetilmesi olanaklı görülmüştür.Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; Sanığın tekerrüre esas alınan mahkûmiyetinin, 5237 sayılı TCK'nin 191/1. maddesi gereğince kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan 15/09/20009 tarihinde verilen 10 ay hapis cezasına ilişkin olup, 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile değişik TCK'nin 191. maddesi ile aynı Kanunla 5320 sayılı Kanun'a eklenen geçici 7/2. maddesi uyarınca koşulları oluştuğu takdirde "davanın düşmesi" ve "hükmün açıklanmasının geri bırakılması" seçeneklerine de yer verilmesi nedeniyle, lehe olan bu düzenleme ve TCK'nın 7/2. maddesi uyarınca sözü edilen hükümlülüğün tekerrüre esas alınamayacağının kabulünde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla CMUK’nin 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hükümden tekerrüre ilişkin uygulamanın çıkarılmasına karar verilmek suretiyle diğer yönleriyle usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 3)Sanıklar hakkında hırsızlık ve mala zarar verme suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyiz isteminin incelenmesinde; Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir. Ancak; a)Mağdurun 24/09/2012 tarihli ilk duruşmada "sanıklardan şikayetçi olmadığını, duruşma günü olan o günde sanıkların isimlerini verdiği akrabaları tarafından tüm zararının karşılandığını" beyan etmesi karşısında; kasadan çalındığı iddia edilen paranın tamamı sanıklar tarafından iade edilmeyen ve dükkanının kepenk kilitleri ile kapı kilidi kırılarak malına zarar verilen mağdurun tüm zararını yargılama sırasında karşılayan sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK'nin 168. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması, b)Anayasa Mahkemesi'nin karar tarihinden sonra 24.11.2015 günlü Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı TCK'nin 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararının değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, c) Sanık ...'un tekerrüre esas alınan mahkumiyetinin, 5237 sayılı TCK'nin 191/1. maddesi gereğince kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan 15/09/20009 tarihinde verilen 10 ay hapis cezasına ilişkin olup, 28/06/2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun ile değişik TCK'nin 191. maddesi ile aynı Kanunla 5320 sayılı Kanun'a eklenen geçici 7/2. maddesi uyarınca koşulları oluştuğu takdirde "davanın düşmesi" ve "hükmün açıklanmasının geri bırakılması" seçeneklerine de yer verilmesi nedeniyle, lehe olan bu düzenleme ve TCK'nin 7/2. maddesi uyarınca sözü edilen hükümlülüğün tekerrüre esas alınamayacağının kabulünde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... müdafiinin, sanık ... müdafiinin ve sanık ...'un temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı isteme uygun olarak BOZULMASINA, 06/06/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. Bilmeniz halinde fark yaratacak kararlar Ceza Mahkemesi kararlarının hukuk mahkemesinde bağlayıcılığı Taraflar arasındaki "maddi tazminat" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Bandırma 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce davanın kabulüne dair verilen 17.12.2009 gün ve 2008/252 E. 2009/308 K. sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 4. Hukuk Daires SANIĞIN DENETİM SÜRESİ İÇİNDE YENİ BİR SUÇ İŞLEMESİ - ZAMANAŞIMI Normal 0 21 false false false TR X-NONE X-NONE MicrosoftInternetExplorer4 FERAGAT EDİLEN DAVANIN TEKRAR AÇILMASI MAHKEMENİN YAPACAĞI İŞ Davacı vekili dava dilekçesi ile; davalının aleyhine, müvekkillerinin de paydaş olduğu taşınmazın haksız kullanımı nedeniyle 8.000.00 liralık ec-rimisil davası açtığını, davadan feragat edildiği gerekçesiyle davanın reddedildiğini, ancak şu andaki davanın davacıları olan müvekkillerinin, ilk ecrimis Yargıtay Yargıtay Karar Arama Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Arama Yargıtay Ceza Dairesi Kararları Arama Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır ? Yargıtay Daire Bilgileri İle Dosya Sorgulama Yargıtay Yerel Mahkeme Bilgileri İle Dosya Sorgulama Yargıtay Kanunu Yargıtay İş Bölümü Yargıtay Haberleri Karar Arama Yargıtay Kararları Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Yargıtay Ceza Dairesi Kararları BAM Kararları Danıştay Kararları Anayasa Mahkemesi Kararları Uyuşmazlık MAhkemesi Kararları Karar Arama Nasıl Yapılır? Emsal Karar ve Emsal Karar Arama Nedir? Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır? BAM Karar Arama Nasıl Yapılır? Danıştay Karar Arama Nasıl Yapılır? Anayasa Mahkemesi Karar Arama Nasıl Yapılır?