MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇ : HırsızlıkHÜKÜM : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, kararın nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:5271 sayılı CMK’nin 42. maddesinin 1. fıkrasında, “Süresi içinde usul işlemi yapılsaydı, esasa hangi mahkeme hükmedecek idiyse, eski hale getirme dilekçesi hakkında da o mahkeme karar verir” şeklindeki düzenleme karşısında, hükmün temyizi aşamasında ileri sürülen eski hale getirme istemi hakkında Dairemizce ve öncelikle karar verilmesi gerektiğinden, sanığın 10.04.2015 ve 24.06.2015 tarihli eski hale getirme ve yeniden temyiz hakkı verilmesi istemi üzerine, yerel mahkemenin 27.05.2015 ve 29.06.2015 tarihli ek kararlarının hukuken geçersiz olduğu; yokluğunda verilen hükmün sanığın sorgusunda belirttiği ancak daha önce yapılan tebligatların iade edildiği adrese 7201 sayılı Tebligat Kanununun 35. maddesi uyarınca 24.08.2009 tarihinde tebliğ edildiği, ancak tebligatın usulüne uygun olmadığının anlaşılması karşısında; eski hale getirme isteminin kabulüyle, öğrenme üzerine temyiz isteminin süresinde olduğu belirlenerek yapılan incelemede;A-Sanık hakkında müşteki Gülhan Cengiz'e karşı eylemi nedeniyle kurulan hükmün temyiz incelemesinde;Sanığın eylemine uyan 765 sayılı TCK’nin 492/7-son maddesinde belirtilen suç için öngörülen cezanın türü ve yukarı sınırına göre, aynı Kanun'un 102/4, 104/2. maddeleri ile 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK’nin aynı suça uyan 142/2-b, 66/1-e, 67/4. maddelerinin ayrı ayrı ve bir bütün olarak uygulanması sonucu, anılan Kanun'un 7/2, 5252 sayılı Kanun'un 9/3. maddeleri ışığında, dava zamanaşımı bakımından 765 sayılı Kanun hükümlerinin sanık yararına olması ve aynı Kanun'un 102/4, 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık zamanaşımının suç tarihi olan 27/09/2003 tarihinden inceleme tarihine kadar geçmiş bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'nun temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi uyarınca halen yürürlükte bulunan, 1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, sanık hakkında açılan kamu davasının DÜŞÜRÜLMESİNE, B-Sanık hakkında müşteki ...'a karşı eylemi nedeniyle kurulan hükmün temyiz incelemesinde;Kasıtlı suçtan hükümlülüğü bulunan sanık hakkında, 08.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren, 5728 sayılı Yasanın 562. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK’nun 231. maddesindeki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin hükmün uygulanma olanağı bulunmadığı anlaşılarak yapılan incelemede; Müştekinin kilitleyerek park ettiği aracının kapısını tornavidayla açıp düz kontak yaparak çalan ve aracı diğer suçlarda kullanan sanığın eylemi 765 sayılı TCY'nin 493/1, 5237 sayılı TCY'nin 142/1-b, 143. maddelerindeki suçu oluşturduğu halde, 765 sayılı TCY'nin 494/1. maddesiyle hüküm kurulması aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre sanık ...'nun temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle hükmün isteme aykırı olarak ONANMASINA, C-Sanık hakkında müştekiler ... ve ...'a karşı eylemleri nedeniyle kurulan hükümlerle ilgili olarak, UYAP sisteminden yapılan kontrolde, dosyadaki diğer sanıklar ... hakkında yağmadan hüküm kurulduğu ve dosyamız sanığının da bu suça iştirakinin olduğu ve hükümlü ... hakkında Yargıtay 6. Ceza Dairesinin 01/11/2011 tarihi ve 2010/10008 Esas, 2011/44687 Karar sayılı ilamı ile temyiz incelemesi yapıldığının anlaşılması karşısında, bu ilam da değerlendirilerek temyiz isteminin incelenmesinde;Müşteki ...'ın 10.11.2003 tarihli oturumda, “olay günü yürürken bir aracın yavaşça arkadan geldiğini hissettiğini, baktığında aracın sağ ayağının içine doğru geldiğini gördüğünü, kaldırıma yaklaşacak diye düşünüp, kenara çekilmek istediğini, ancak sanık ...'in arabadan sarkarak elindeki çantayı çektiğini, kendisinin çekiştirdiğini, sanığın da çekiştirdiğini ve çantayı koparıp aldığını” açıklaması ile müşteki ...'nun 08.12.2003 tarihli oturumda “yürürken arkadan bir araç geldiğini, bir kişinin arabanın camından sarkarak omuzundaki çantaya asıldığını, onun çekiştirdiğini, kendisinin bırakmadığını, çantanın koptuğunu alıp götürdüklerini, yere düşmediğini, sadece itme olduğunu” açıklaması karşısında; sanığın eylemlerinin sübutu halinde yağma suçunu oluşturup oluşturmadığına ilişkin kanıtları takdir ve tartışmanın üst dereceli Ağır Ceza Mahkemesine ait bulunduğu gözetilmeden görevsizlik kararı yerine duruşmaya devamla yazılı biçimde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'nun temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, başka yönleri incelenmeyen hükümlerin bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasa'nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK.nın 326/son maddesi gereğince ceza süresi bakımından sanığın kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 01/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.