Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 4415 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 10645 - Esas Yıl 2015
MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSuç : HırsızlıkHÜKÜM : MahkumiyetYerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, kararların nitelik, cezaların türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:5237 sayılı TCK'nın 141 ve 142. maddelerinde tanımlanan hırsızlık suçu ile 765 sayılı TCK'nın 493/1. maddesinde tanımlanan suçun öğelerinin farklı olduğu, olay günü geceleyin müştekiye ait evin ahşap kapısının kilit kısmının tornavida ile zorlanmak suretiyle kırılıp kapının açılması suretiyle içeri girilerek pek fahiş değerde altın ziynet eşyaları çalınması şeklindeki eylemin, 5237 sayılı TCK'nın 142/1-b ve 143. maddelerinde düzenlenen hırsızlık suçunun yanında aynı Yasanın 116/1-4, 119/1-c ve 151/1. maddelerinde tanımlanan konut dokunulmazlığının ihlali ve mala zarar verme suçlarını da oluşturduğunun anlaşıldığı; ayrıca oluşa göre 765 sayılı TCK'nın 493/1. 522. maddesinde düzenlenen hırsızlık suçunun unsurlarının tespiti bakımından ahşap kapının kilit kısmı ile kapının sağlam ve muhkem olup olmadığı hususunda bilirkişi raporu aldırılıp aynı Yasanın 522. maddesi yönünden değerlendirilmek üzere çalınan eşyaların değer tespiti de yaptırıldıktan sonra lehe yasa değerlendirmesi yapılması gerektiği gözetilmemiş ise de; müştekinin 23/03/2005 tarihli celsede ahşap kapının sağlam ve muhkem olduğuna dair beyanı ve 07/02/2005 tarihli olay yeri tespit tutanağına göre kilit kısmının kırık olduğu ve kırılırken ahşap kapının da kilitten yukarı doğru kırılmış olduğu dikkate alındığında muhkem olduğunun kabul edilmesi gerektiği düşünüldüğünde ve ayrıca mala zarar verme suçundan uzlaşma hükümleri uygulansa dahi; her iki yasa maddelerince yapılan uygulama sonucu 765 sayılı TCK'ya göre kurulan hükümlerin açıkça sanıklar lehine olması nedeniyle ve karşı temyiz olmadığından, tebliğnamedeki bu yönlerden bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.I.Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, gerekçeye, hakimin kanaat ve takdirine göre sanık ... müdafiinin temyiz itirazları yerinde olmadığından reddiyle, usul ve yasaya uygun bulunan hükmün ONANMASINA, II.Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde;Sanık hakkında 765 sayılı TCK'nın 493/1, 522/1. maddeleri uyarınca belirlenen 3 yıl 6 ay hapis cezası üzerinden, aynı Kanunun 59/2. maddesi uyarınca 1/6 oranında indirim yapılırken, sonuç cezanın ''2 yıl 11 ay'' yerine, ''2 yıl 10 ay" şeklinde yazılarak eksik ceza tayini karşı temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Ancak;Sanık hakkında düzenlenen 10/04/2006 tarihli rapora bağlı olarak ... Ruh ve Sinir Hastanesine sevkinin uygun olduğunun hekimce bildirilmiş olması karşısında, sanığın TCK'nın 32. maddesi kapsamında suç tarihine göre işlediği fiilin anlam ve sonuçlarını algılama ya da fiille ilgili olarak davranışlarını yönlendirme yeteneğinin belirlenmesine ilişkin hususlar saptanarak sonucuna göre hukuki durumunun tayini gerektiği düşünülmeden, rapordaki hususların olayla ilgili olmadığından söz edilerek uzmanlık gerektiren konuda yetersiz gerekçe ile red kararı verilerek eksik inceleme sonucu hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı BOZULMASINA, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hakkın gözetilmesine, 23/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.