MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Hırsızlık, Konut Dokunulmazlığını İhlalHÜKÜM : MahkumiyetYerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, kararların nitelik, cezaların türü, sürelerii ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:1- Müştekinin salon penceresi önünde duran ve eve giriş esnasında yeri değiştirilen saksı üzerinde elde edilen parmak izinin, 02.11.2003 tarihinde başka olay nedeniyle fotoğraflı olarak AFİS sistemine kaydı yapıldığı belirtilen sanığa ait olduğuna dair 03.09.2008 tarihli “Ekspertiz Raporu”nun incelenmesinde; sanığın kimliğine ilişkin bilgilerin nüfus kaydında yer alan bilgilerle benzer olmakla birlikte, anne-baba adı, doğum yeri ve tarihi ile nüfusa kayıtlı olduğu köy bilgileri yönünden farklılıklar içermesi, yine rapora göre kimlik kayıtlarının kişinin beyanına göre yapıldığının belirtilmesi, atılı suçların sanık tarafından işlendiğine dair tek delilin parmak izi olması ve sanığın aşamalardaki inkâra yönelik savunmaları karşısında, maddî gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi açısından; a) Hükme esas alınan 03.09.2008 tarihli raporda, “...” adlı kişinin sisteme fotoğraflı olarak kayıt edildiği bildirildiğinden, bu fotoğrafın temin edilmesi, fotoğraftaki kişi ile sanık arasında karşılaştırma yapılarak bu kişinin sanık olup olmadığının tespit edilmesi ve bu konuda sanıktan diyeceklerinin sorulması,b) Sanığın parmak izi örneği alınıp, müştekinin evinden elde edilen izler ile karşılaştırması yapılarak, tespit edilen parmak izlerinin sanığa ait olup olmadığı konusunda Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi'nden rapor alınması,Sonucuna göre tüm deliller birlikte tartışılarak sanığın hukukî durumunun belirlenmesi gerekirken, AFİS veri tabanında kayıtlı parmak izi örnekleriyle yapılan kıyaslama sonucu kolluk görevlilerince düzenlenen rapora dayanılarak, eksik araştırma ile hüküm kurulması,2- Kabule göre de;a) Suç tarihi itibariyle TCK’nın 116/1. maddesinde yazılı konut dokunulmazlığını ihlal suçunun uzlaşma kapsamında olduğu düşünülmeden ve CMUK’nın 254. maddesi uyarınca aynı Kanun'un 253. maddesinde yazılı usule göre müşteki ve sanığa uzlaşmayı kabul edip etmediği sorulmadan hüküm kurulması,../...b) Anayasa Mahkemesi'nin hüküm tarihinden sonra 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararının yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin istem gibi BOZULMASINA, 15/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.