Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3645 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 14629 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiHÜKÜMLÜ : ...SUÇA SÜRÜKLENEN ÇOCUK : ...Suç : Hırsızlık HÜKÜM : MahkumiyetYerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, kararların nitelik, cezaların türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:1) Hükümlü ... hakkında hırsızlık suçundan verilen hükmün temyiz incelemesinde;Sanıklar ... ve ... hakkında hırsızlık suçundan cezalandırılmalarına ilişkin Konya 8. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 30.12.2008 günlü kararının, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyizi üzerine Yargıtay ... Ceza Dairesinin 19.09.2012 tarihli kararı ile suça sürüklenen çocuk yararına bozulmuş ve bozmadan diğer sanık ...’in de yararlandırılmasına hükmedilmiştir. Yerel Mahkeme bozmaya uyup yargılamaya devam etmiş ve kararı temyiz etmeyen ...’in cezalandırılmasına hükmetmiştir. Mahkemenin bu hükmü suça sürüklenen çocuk ... müdafii ve sanık ... tarafından temyiz edilmiştir. Temyiz davasının açılabilmesi için bu konuda bir isteğin bulunması gerekir. Sanıklardan birinin temyiz istemi, diğerinin de istemi yerine geçmez. Kanun yoluna başvuru talebi yoksa verilen karar kesinleşerek, kesin olmanın hukuki sonuçlarını doğurur. Temyiz etmeyen sanıkların, hükmü temyiz edenlerden daha ağır bir ceza ile cezalandırılması adalete aykırı olduğundan, yasa koyucu, adli yanılgıları önleme ve adaleti sağlamak için genel kurallardan ayrılmış; temyiz isteminde bulunulmuş gibi inceleme yapılmasında yarar görmüş ve “bozmanın sirayeti” müessesesini kabul etmiştir. Sirayetin söz konusu olduğu durumlarda, bozma ilamı üzerine verilen uyma kararı ile temyiz etmemiş sanıklar duruşmaya çağrılarak (lehe bozmalarda tebligat yapılarak) haklarında kesin hüküm kaldırılıp yeniden hüküm kurulması gerekmektedir. 1412 sayılı CMUK’nın 325. maddesine göre, sanık bozma kararının sonucundan yararlandırılmaktadır. Ancak, temyiz etmişcesine faydalanmanın kabul edilmesi, bu kimsenin bozmadan sonra yeniden verilecek yeni ve son kararı da temyiz edebilmesine olanak tanımamaktadır. Çünkü, sirayet, yasa gereği kabul edilmiş bir haldir. Bu bağlamda sanık sadece bozma kararının sonucundan yararlandırılmaktadır. Sanık ... hakkında hırsızlık suçundan kurulan 30.12.2008 tarihli hüküm temyiz edilmeden kesinleştiğinden ve sirayet müessesesinin yasal sonucu gereği ... Asliye Ceza Mahkemesinin 25.02.2013 gün ve...1 sayılı kararı ile kurulan hükmü temyiz etme olanağı bulunmadığından,Hükümlü ...'in, bu konudaki isteklerinin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddesi gereğince, tebliğnameye aykırı olarak REDDİNE,2) Suça sürüklenen çocuk ... hakkında hırsızlık suçundan verilen hükmün temyiz incelemesine gelince;Suça sürüklenen çocuk hakkında daha önce hapis cezasına mahkûmiyeti bulunmadığından hırsızlık suçundan hükmolunan kısa süreli hapis cezasının, TCK’nın 50/3. maddesi uyarınca, maddenin birinci fıkrasında belirtilen seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi zorunluluğunun gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı istem gibi BOZULMASINA, 14.03.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.