MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Hırsızlık, Konut Dokunulmazlığının İhlali HÜKÜM : MahkumiyetYerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, kararların nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:1- Konut dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;Konut dokunulmazlığının ihlâli suçunun, birden fazla kişi tarafından birlikte işlendiğinin anlaşılması karşısında, TCK'nın 119/1-c maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış, Anayasa Mahkemesi'nin karar tarihinden sonra 24.11.2015 günlü Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 gün ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı TCK'nın 53. maddesinin bazı bölümlerinin iptaline ilişkin kararının infazda gözetilmesi olanaklı görülmüştür.Yapılan duruşmaya, toplanan delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine göre diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.Ancak;Sanık hakkında konut dokunulmazlığının ihlali suçundan kurulan hükümde 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesi uygulamasında (a,b,d,e) ve c bendindeki kendi altsoyu dışındaki kişiler üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından hak yoksunluğunun hükmolunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar, (c) bendindeki kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından yoksunluğun ise, koşullu salıverilmesine kadar devam edeceğine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 1412 sayılı CMUK'nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu aykırılık yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, aynı Kanun'un 322. maddesi uyarınca, hükümden hak yoksunluğuna ilişkin kısmın çıkartılarak yerine ''sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nın 53/1-c maddesinde öngörülen velayet hakkından vesayet veya kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksun bırakılma güvenlik tedbirinin aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca kendi altsoyu üzerindeki yetkileri yönünden koşullu salıvermeye; diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden ise mahkum olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar uygulanmasına'' karar verilmek suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,2- Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün temyiz itirazlarına gelince;Dosya kapsamına göre diğer temyiz sebepleri yerinde görülmemiştir. Ancak;a- Sanığın yakalandığında çaldıkları bayan çantasını sakladıkları yeri polise gösterip iadeyi sağladığının anlaşılması karşısında; sanık hakkında hırsızlık suçu nedeniyle kurulan hükümde, TCK'nın 168. maddesinde düzenlenen etkin pişmanlık hükümlerinin uygulama koşullarının tartışılarak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin gözetilmemesi,b- Kabule göre de;Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükümde 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesi uygulamasında (a,b,d,e) ve c bendindeki kendi altsoyu dışındaki kişiler üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından hak yoksunluğunun hükmolunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar, (c) bendindeki kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından yoksunluğun ise, koşullu salıverilmesine kadar devam edeceğine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...'ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı istem gibi BOZULMASINA, 23.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.