Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 163 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 252 - Esas Yıl 2015
MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Hırsızlık, Konut Dokunulmazlığını Bozma, Mala Zarar VermeHÜKÜM : MahkumiyetYerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede ;1-Sanık hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde ;Sanığa yükletilen mala zarar verme eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Yasaya uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı;Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Yasada öngörülen suç tiplerine uyduğu,Cezanın yasal bağlamda uygulandığı,Anlaşıldığından;Sanık ... savunmanının mala zarar verme suçu nedeniyle ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,2-Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde :Sanığa yükletilen hırsızlık eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Yasaya uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı; böylece olaylara ilişkin sorunlarda gerekçenin yeterli bulunduğu, 5237 sayılı TCK'nın 49/2. maddesi gereğince sonuçta hükmedilen 1 yıl 9 ay 20 gün hapis cezası “uzun süreli hapis cezası” olduğundan, anılan Yasanın 53/3. maddesi dikkate alınarak, uzun süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında, anılan Yasa maddesinin 1. fıkrasında belirtilen belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma tedbirlerinin uygulanması gerektiği gözetilmemiş ise de; hükümlülüğün yasal sonucu olan bu hususun infaz aşamasında dikkate alınması olanaklı görülmüş olması nedeniyle bozma nedeni yapılamayacağı ,Cezanın yasal bağlamda uygulandığı,Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.Ancak, 5237 sayılı TCY'nın 51/3.maddesinde ''bir yıldan az, üç yıldan fazla olmamak üzere, bir denetim süresi belirlenir. Bu sürenin alt sınırının, mahkûm olunan cezadan az olamayacağının'' öngörülmesi karşısında; cezaları ertelenen sanıklar hakkında denetim süresinin 1 yıldan az olamayacağı gözetilmeden yazılı biçimde uygulama yapılması,Bozmayı gerektirmiş, sanık savunmanının temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla CMUK’nın 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından 5237 sayılı Yasanın 51/3. ve 51/6.maddesinin uygulanmasına ilişkin kısım çıkarılarak, yerine “Sanık hakkında, TCK’nın 51/3. maddesi uyarınca 1 yıl 9 ay 20 gün süre ile yükümlülük belirlenmeksizin denetim süresi belirlenmesine” cümlesi yazılarak karar verilmesi suretiyle, eleştiri dışında diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,III-Sanık hakkında konut dokunulmazlığını bozma suçundan kurulan hükmün temyiz incelenmesine gelince ;1-Sanığa yüklenen 5237 sayılı Yasanın 116/1-4. maddesindeki konut dokunulmazlığını ihlal suçunun,suç tarihi itibariyle 5271 sayılı CMK’nın 253. ve 254. maddeleri uyarınca uzlaşma kapsamında kaldığı gözetilerek, taraflara usulünce uzlaşma önerisinde bulunularak sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,2-Kabule göre de;Konut dokunulmazlığını bozma suçu nedeniyle 5271 sayılı CMK'nun 231. maddesinde belirtilen somut zararın ne olduğu kararda açıklanıp gösterilmeden, hakkında takdiri indirim nedeni uygulanıp yeniden suç işlenemeyeceği kanaati ile cezası ertelenen sanık hakkında, " zararın giderilmediği" gibi yasal ve yeterli olmayan gerekçe ile anılan maddenin uygulanmaması;Yasaya aykırı ve sanık... savunmanının temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 20.4.2015 günü oybirliğiyle karar verildi.